Güzellikler dinidir İslâm. Mü’min inandıklarını, öğrendiklerini hayata geçirdiği; yaşadığı zaman bu gün ne kadar güçlü, önemli olurlarsa olsunlar yaşanmadıkça etki ve faydalarını gösteremezler.
İslâm yaşanmak için gelmiştir. Yaşanan İslâm hayat veren İslâmdır. Aksi halde insan mezar-ı müteharrik olmaktan kurtulamaz. Şairin dediği gibi, “Ölüler dini değil, sen de bilirsin ki bu din. Diri doğmuş dipdiri durdukça zemin.”
İslâmın yükseliş dönemleri hiç şüphesiz İslâmın yaşandığı dönemlerdi. Bu yüzden Asr-ı Saadette İslâm bütün haşmet ve heybetiyle arz-ı endam etmişti.
Resûl-i Ekrem (a.s.m.) öncelikle üzerinde durduğu konulardan biri de öğrenilenlerin yaşanmasıydı. Kur’ân-ı Kerim öğrendiklerini uygulamayanları kitaplar yüklenmiş merkeplere benzetmek. (Cuma Sûresi: 5.) ve inandıkları yaşamayanlarını “Başkalarına iyiliği emrettiği halde kendinizi unutur musunuz? (Bakara Sûresi. 44) diye kınamaktadır. Kötülüklere sessiz kalan, birbirlerini kötülükten sakındırmayan kimselerin de Hz. Davut ve Hz. İsa’nın lisanıyla lânetlediklerini belirtti. (Maide Sûresi: 78.) “Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyi niçin söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeyi söylemeniz, Allah katında pek büyük bir gazap sebebidir.” (Saf Sûresi: 2-3.)
Allah Resûlü (a.s.m.) bir gün Kuba Mescidince ilim öğrenmekle meşgul olan bir grubun yanına gitmiş. “İstediğiniz kadar ilim öğrenin, Valllâhi uygulanmadıkça hiçbir faydasını göremezsiniz” (Camiu Beyani’l-İlm, 2;3.) buyurur.
Hz. Ali öğrendikleriyle amel etmeyenlere alim demez. (A.g.e, 2:7.) Ebudderda da, “Hakîkî âlim ancak ilmiyle amel eden âlimdir” der. (Hilye, 1;214.) Kıyâmet gününde onun en çak korktuğu husus da, “Bildiklerinle neler yaptın?” sorusuna muhatap olmasıdır. (A.g.e, 1:214.)
İbni Mesud’a göre bildiklerine göre amel eden insan mutlu olur. Amel etmeyenler ise ancak kendilerine yazık etmiş olurlar. (Camiu Beyani’l-İlm, 2:6.)
Mutlu olmak kadar önemli ne var? Kendine yazık etme akıl kârı mı?
20.08.2007
E-Posta:
[email protected]
|