Türkiye seçimlere adım adım yaklaşıyor. 14 gün, yani iki hafta sonra bugün yaklaşık 43 milyon seçmen Türkiye’yi 4-5 sene yönetecek siyasî kadrolar için seçim sandığına gidecek.
Seçim sandığı yaklaştıkça meydanlarda hayli hareketli. Zaten sıcak olan hava meydanların sıcaklığı ile iyice ısındı. Genel Başkanlar Türkiye’yi adım adım turluyorlar. Bir taraftan da milletvekili adayları illerindeki köyleri gezerek vaatlerini sıralıyorlar. Bol keseden atılan “inanılmaz” vaatlerle milletten oy istiyorlar. Tabiî millet, bundan önce olduğu gibi, yerine getiremeyecek, gerçekleştirilemeyecek vaatlere gülüp geçiyor. Çünkü birçok vaadin ayakları yere basmıyor.
Geçen seçimde “başörtüsü sorununu
çözmek namus borcumuz” sözüne karşılık bu seçimde “Ağustos ayında fındık 8, mazot 1 YTL olacak. Namus sözü, şeref sözü artık hepsi size kaldı oyları bekliyorum... Namussuzum fındık 8 lira (YTL) olacak” sözü yerini aldı.
“Vatandaş maaşı” adı altında bütün işsizlere para dağıtacağını, asgarî ücreti 2 milyara çıkaracağını, ev hanımlarına maaş vereceğini, ÖSS’yi kaldıracağını, dünyanın en ünlü sporcusunu ikinci ligde bir takıma transfer edeceğini söyleyenler olduğu gibi, obezite ile mücadele, deterjan ve kozmetiklerle ilgili düzenlemeler, yapay zekâ tekniğine kadar her şey vaat ediliyor…
En çok hayret ettiğim vaat CHP’den geldi: “Yargıda siyasallaşma önlenecek…” CHP’nin son aylardaki icraatlarına bakıldığında gülünç bir vaat değil mi?
Seçim beyannameleri, genel başkanların seçim meydanlarında, adayların il, ilçe köylerdeki gezilerde millete daha neler vaat ettiğini duyduğumuzda gülelim mi, ağlayalım mı diye düşünüyoruz.
Bariz örnek olduğu için söylemek istiyorum. Seçimlerde söylenen vaatlerde, “Çankırı’ya deniz getireceğim” vaadi eksik kaldı. Belki de yapılmıştır veya yapılacaktır, ama şu ana kadar bunu duymuş değiliz.
* * *
Bütün bu vaatleri okuduktan sonra “Millet ne istiyor?” diye kendi kendimize sorduğumuzda, aklımıza şunlar geldi. Tabiî, bunlardan bazıları bazı partilerin seçim beyannamelerinde olabilir, ancak burada milletin “seçim beyannamesi” olacak bazı istekleri sıralayabiliriz.
* Demokrasi bütün kurum ve kurallarıyla işleşin
* Türkiye’nin yönetimi halkın seçtikleri tarafından yapılsın
* Milletin iradesinin üstünde bir şey olmasın
* Her şey halkın istediği şekilde olsun
* Kanun devleti değil, hukuk devleti olsun
* Her kurum sadece görevini yapsın
* Sivil bir anayasa yapılsın
* Özgürlükler sağlansın
* İnançlara karışılmasın
* Başörtüsü yasağı hemen kaldırılsın
* İnsan hak ve hürriyetlerine saygı gösterilsin
* Düşüncenin önünde engel olan kanunlar değiştirilsin
* Yolsuzluklarla ve yoklukla mücadele edilsin
* Terör, kapkaç olmasın
* İşsizlik önlensin
* Karnımız tok, sırtımız pek olsun
* * *
Özetle, bunca olmayacak vaade karnı tok olan millet, artık kendi dediğinin olmasını ve lâf değil icraat bekliyor.
Gerisi lâf-ü güzâf…
08.07.2007
E-Posta:
[email protected]
|