İlki geçen yıl büyük fedakârlıklarla gerçekleştirilen “Geleneksel Tiyatro Günleri”ni, bir “milad” olarak sunmuştum sizlere… İstanbul Devlet Tiyatrosu ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. tarafından Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezinde gerçekleştirilen toplantıda, birbirinden önemli bildiriler sunulmuş; sahnelerdeki durumumuzun özeti olabilecek “Türkiye’de tiyatro var, ama Türk tiyatrosu yok!” yorumunu da paylaşmıştım bu sütunlardan…
Aradan geçen bir yıllık süre içinde Okday Korunan, Alpay Ekler, Savaş Aykılıç gibi geleneksel tiyatro gönüllüleri bol bol konuştular, tartıştılar, yılmadan bazı kapıları çaldılar ve sonunda “Geleneksel tiyatro Günleri”nin ikincisini de başlattılar…
Bu yıl; İstanbul Kültür Üniversitesi Öncülüğünde ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. desteğinde gerçekleşmekte olan etkinlikle ilgili olarak tertip komitesi; “2–9 Mayıs 2007 Geleneksel Türk Tiyatrosu Günleri; geçen yıl 2–5 Mayıs 2006'da gerçekleşen ‘Geleneksel Türk Tiyatrosu Günleri’nin bıraktığı noktadan yoluna devam ediyor” deniliyor.
Bu yıl; 2–3–4 Mayıs 2007 tarihlerinde Tarık Zafer Tunaya Beyoğlu/Tünel de başlayan etkinlik, 7–8–9 Mayıs 2007'de İstanbul Kültür Üniversitesi Ataköy kampusu Prof. Dr. Önder Öztunalı salonunda gerçekleştirilecek programlarla noktalanacak.
Alanlarında uzman katılımcıların Karagöz – Kukla – Köy seyirlik üzerine söyleşip örnekler sunacakları faaliyetler saat: 11.00–16.00 saatleri arası gerçekleştirilecek.
Geçtiğimiz yıl; 2–5 Mayıs 2006 da meddah-ortaoyunu ve müziğinin söyleşilip, tartışıldığı faaliyet bu yıl iki farklı mekâna yayılarak ve gün sayısı arttırılarak izleyicisi ile ücretsiz olarak buluşmakta.
Tertip komitesi amaçlarını; “Güzel sanatlar ve tiyatro okullarında hatta gündelik hayatın içinde kültürel bir yansıma olarak ‘Ulusal Tiyatro’nun temellerini akademik düzeyde genişletmek, uluslar arası alanda temsilini sağlamak düşüncesi ile çıktık yola” diyor.
Yolları açık olsun!
Başlangıç gününden bugüne kadar olanları hatırlayacak olursak…
Hafta içinde Çarşamba günü Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde açılış yapıldı. Kokteyl, müzik dinletisi ve teşekkür plâketlerinin dağıtılmasından sonra “Geleneksel Türk Tiyatrosunun görsel san’atlarımıza katkıları” konulu bir söyleşiyle sevgili Üstün İnanç Ağabeyim renk kattı açılış gününe. Perşembe günü önce Hasan Hüseyin Karabağ; “ Karagöz- Kukla ve gelenekselden evrensele yolculukta genç bakış” başlıklı bildirisini paylaştı izleyenlerle. Aynı gün daha sonra büyük usta Ünver Oral Ağabeyim; “Karagöz ve kukla üzerine bilmediklerimiz” başlıklı bildirisini sundu. Cuma günü ise önce Orhan Kurt usta; “ Karagöz- kukla ve geleneksel” başlıklı bildirisini ardından da sevgili Alpay Ekler kardeşim; “Karagöz-kukla yapımı” başlıklı bildirisini sundu.
Dün ve bugün ara verilen “Geleneksel Türk Tiyatrosu Günleri”nin ikincisi, İstanbul Kültür Üniversitesi’nin Ataköy Kampusu’ndaki “Prof. Dr. Önder Öztunalı Salonu”nda yarın yapılacak faaliyetlerle devam edecek. Önce saat 11.00’de Yönetmenliğini Yalçın Yelence’nin yaptığı “Babba” filminin gösterimi var. Filmin gösteriminden sonra, Sayın Yelence’nin katılacağı; “Sinema - Gelenek ve ‘Babba’ Filmi” üzerine bir söyleşi gerçekleştirilecek.
Aynı yerde 8 Mayıs Salı günü Saat: 11.00–13.00 arasında Haşmet Zeybek “Köy seyirlik oyun ve gelenek” konulu sunumunu gerçekleştirecek. Saat: 14.00–16.00 arasında ise Nurhan Tekerek’in “H. Zeybek’in ‘Zilli Şıh’ adlı meddah oyunu ve Köy seyirlik” konulu sunumu var.
“Geleneksel Tiyatro Günleri”nin son günü olan 9 Mayıs Çarşamba Saat: 11.00- 13.00 arasında önce Metin Özlen’in; “Karagöz ve Karagöz’ün felsefesi” başlıklı sunumu var. Aynı gün saat 14.00–16.00 arasında, programın Genel Koordinatörlüğünü de yürüten sevgili Okday Korunan kardeşimin sunacağı; “Geleneksel tiyatrodan ulusal tiyatroya yolculuk. Bir deney binlerce çaba” başlıklı sunumuyla bu yılın güzelliği de sona erecek.
Tâ ki… Gelecek yıla kadar daha bir aşkla, daha bir heyecanla hazırlanmak üzere sıvanacak kollarla…
Bu yıl ikincisi gerçekleşmekte olan bu son derece önemli ve gelecek yıldan itibaren Kültür Bakanlığı’nın da ilgi göstermesini umduğum faaliyetin genel koordinatörü olan sevgili Okday Korunan kardeşimin, benim de altına imzamı atacağım şu düşünceleriyle noktalıyorum; “Kendi öz kaynakları ile beslenmeyen bir kültürün geleceği şekillendirmesi, ulusal kimliğini sürdürmesi, uluslar arası alanda başarılı olabilmesi beklenemez.
Ulusal tiyatroya giden yolda tiyatro felsefesinin öneminin belirlenerek politika halinde gündeme taşınmasını, Ulusal Tiyatro yolunda yazar – yönetmen – oyuncu – tasarımcı - idareci’nin dayanak noktalarının neler olabileceğinin araştırılmasını da bu faaliyet çerçevesinin kapsayacağını düşünmekteyiz.”
06.05.2007
E-Posta:
[email protected]
|