23 Ocak 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Yasemin YAŞAR

Günahlar ve dünyadaki etkisi


A+ | A-

İnsanın işlemiş olduğu günahlar, dünya ve ahirette derin yaralanmalar açar. Kalbe ve bedene zarar veren günahlar, manevî yaralanmalara, manevî yaralar vesvese ve şüphelere dönüşür. Şüphe ve vesvese ise, imanı zedeleyen bir hastalıktır. İnsanın manevî mekanizmasının en önemli bir parçası olan ve iman mahalli olan kalp bozulmaya başlayınca, akıl da hikmeti kaybetmeye başlar. Böyle bir bedende artık nefis hükmünü icrâ eder. Dolayısıyla günahlar insanı hakikî ilimden mahrum eden bir hastalıktır. İlim, Allah’ın kalplere attığı bir nurdur. Günahlar ise bu nuru söndürür veya zayıflatır. İmam Şafiî’ye gelen bir talebe, ezber gücünün zayıfladığından dert yanar, buna karşı İmam, günahları terke irşad eder.

İnsanların sosyal tabakalarına bakıldığında fakir insanların derd-i maişet kaygısı olduğu gibi, zengin insanların da derd-i maişet kaygısının olduğu görülür. O halde geçim sıkıntısı ile fakirlik arasında fark vardır. İnsan Allah’ın verdiğine kanaat ederse, geçim darlığı çekmez. Şayet gözü açsa, ne kadar zengin olsa da, yine derd-i maişetten kurtulamaz. Çünkü işlenen günahlar insanda manevî dinamikleri, ulvî hisleri bozar. Bir insanın maişeti iyi de olsa, iktisat ve kanaat düsturlarını bozup, tama ve hırs hastalığına yakalandığı için, bereketi kaçırır ve geçim darlığına mahkûm olur.

Demek ki, günahlar rızıktan mahrumiyete sebeptir. Bir hadis-i şerifte, “Bir kul yaptığı günahtan dolayı rızıktan mahrum edilir” buyurulur. Bir başka hadiste, “Takva rızkı celb ettiği gibi, takvayı terk de fakirliği celp eder” buyrulmuştur.

Diğer taraftan, cemiyet hayatına bakıldığında çoğu kez, günahların içerisinde olup da, maişet derdi çekmeyen, bolluk içerisinde yaşayan insanların varlığı dikkat çekmektedir. Ehl-i imanın da kafasında sorular oluşturan bu çelişkiyi yine bir hadis-i şerif çözmektedir. “Günahlarına rağmen, Allah’ın bir kula arzuladığı dünyalıkları verdiğini görürsen, (bil ki) bu bir istidraçtır, helâka doğru bir çekiştir.”

Dolayısıyla rızkı çekmede günahları terkten daha etkin bir şey yoktur. Derd-i maişetin herkesi sardığı bu zamanda belki de temelde düşünülmesi gereken önemli bir noktadır. Günahların yüzlerce vahim neticelerinden birisi de, kişinin, kalbinde kendisi ile Rabbi arasında kıyas edilmeyecek kadar bir soğukluk ve yalnızlık hissetmesidir. Böyle bir insana dünyanın lezzetlerini de getirseniz, onun yalnızlığını ve soğukluğunu gidermez. Risâle-i Nur satırlarında münafıkların ruh hallerinden bahsedildiği Bakara Sûresi 14 ve 15. âyetlerin tefsirinde bu mesele şöyle geçer: “Onların nifak hastalığı, imanın hilâfına kalpleri ifsat eder. Kalbin fesadı yetimliği intaç eder. Yani bozuk olan bir kalp, kendisini sahipsiz, maliksiz, yetim bilir.” (İşârâtü’l-İ’câz)

Günahların bir başka neticesi ise, her işin ona zor gelmesidir. Hangi işi yapmaya kalksa, ona kapılar kapanır ve zorlaşır. Çünkü her kim Allah’tan sakınırsa, Allah işlerini ona kolaylaştırır. Günahlar ise bilâkistir.

Günahların çirkin ve en kötü neticelerinden birisi de, kalbin kararmasıdır. Her günah tövbe ile temizlenmezse, kalpte siyah bir nokta bırakır. Göz için karanlık ne ise, kalp için günahlar da aynıdır. Mü’minin gücü kalbin gücüyle olur. Kalp günahlar ile zayıflatılıp, körleştiğinde gerek maddî, gerekse manevî kuvvetten düşer. En önemlisi ise, insanın basireti zayıflar. Basiretin zayıflaması ise, hikmeti kaybettirir. Yani insânî mükemmelliğin iki esası olan, hakkı batıldan ayırt etmek ve hakkı batıla tercih etmek erdeminden mahrum olur.

Böyle bir kalp, yavaş yavaş korkunç hastalıklara yakalanır. Bu hastalığın neticesi, Resûlullah’ın (asm), onlardan Allah’a sığındığı sekiz hâlete kadar varır. Bunlar, “tasa, hüzün, acizlik, tembellik, korkaklık, cimrilik, borç altında kalmak ve zillettir.”

Ayrıca, günahların cezalarından biri de, günahların bir başka günahı doğurmasıdır. Nasıl iyilik iyilik getirirse, günahlar da başka başka günahları getirir. Böylelikle insanın hayır tarafı zayıflayıp, günah işleme iradesi güçlenir.

Hâsılı, manevî hastalıkların ve ahlâk oluşumunun giriş kapıları hükmünde olan günahlar, dünya ve ahirette insanı türlü türlü felâketlere atmaktadır. Günahların temelinde yatan ‘akibeti görmeyen kör hissiyât’ın terbiye edilmesi gerekir. Asrın manevî doktoru olan Risâle-i Nur, daha dünyadayken günahların ortaya çıkardığı vahim neticeleri ve imanın içindeki lezzeti göstermektedir.

23.01.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Geri


Önceki Yazıları

  (20.12.2009) - Gürültülü yalan, sessiz hakikat

  (13.12.2009) - Kâmil insan kimdir?

  (06.12.2009) - Hırs ve azim

  (22.11.2009) - Zâhir ve bâtındaki edep

  (15.11.2009) - Önyargılara da bir önyargı

  (08.11.2009) - Takva ile temizlik

  (18.10.2009) - Gerçek pozitiflik nedir?

  (11.10.2009) - Dünyalı ama uhrevî bir insan: BEDİÜZZAMAN

  (04.10.2009) - Cehennemî bir azap; haset

  (27.09.2009) - Kalbe konan bir dünya, insanı insaniyetten etmektedir

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim oktay usta yemek tarifleri Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl