Bindiğimiz otobüsün şoförünün, trenin makinistinin, geminin kaptanının, uçağın pilotunun rahatsızlandığı veya öldüğü söylenirse, hissedeceğimiz korku, endişe, panik ve heyecanı ölçüp tartacak bir cihaz keşfedilmiş mi acaba? Sanmıyorum!
Veya kendimizi;
* Çöl ortasında aç ve susuz, bitkin, aciz ve pek zayıf…
* Vahşî hayvanların cirit attığı ormanın derinliklerinde kaybolmuş; dillerini bilmediğimiz, dilimizi bilmedikleri düşmanlarla çepeçevre kuşatılmış...
* Ağrıları sizi bas bas bağırtan hastalıklar içinde kıvranır...
* İstikbalimiz belirsizlikler yumağı bir vaziyette farzedelim.
Birden bire;
* Develerinin çıngırak seslerini işittiğimiz kervan gelse; reis bizi koruması altına alıp yakındaki vahaya ulaştırsa...
* Düşmanlar dost, kardeş, yardımcı, muhafız, rehber sûretine girse…
* Tam teçhizatlı bir ambülansla doktorlar muâyene edip tedavi etse ve ağrı kesici verse…
* Projektörle aydınlanan yolumuz düşmanlardan, mayınlardan temizlenmiş; bağ-bahçeler içinde sayısız nimet ve güzellikleri gözleri kamaştıran bir çiftlik ve köşk bizi bekliyor görsek…
Bu durumda ne hissederiz? İşte iman budur! Sonsuz kudret, ilim ve sıfatlar sahibi Kadir-i Mutlak’a iltica etmemiz nisbetinde bize güç kazandırır. Ayrıca;
* Hayata, varlığa anlam kazandıran iman gücüdür.
* İçimize bir uyarıcı, gözlemci, ikazcı ve bekçi koyan da iman gücüdür. Çocuk, “Babacığım” diyordu. “Bana bir horoz alsan da, sabahları ötüp beni namaza kaldırsa...” Adam, “Canım oğul!” diye cevap verdi. “Senin içindeki horoz ötmedikten sonra, dışardaki horozun fayda vereceğini mi sanıyorsun?” (Sadi)
* Dünyanın cazibedar fantezi, aldatıcı süsleri, zehirli balları, sihirleyici olaylarından sıyırıp alan, kendimize dönmemizi sağlayan ve varlığımızın gerçek şuuruna ulaştıran iman gücüdür.
* Gayr-i meşrû yolları kapatan iman; bütün vehim, şüphe ve vesveseleri yok eder; vicdânı sıkıntıdan, tesadüflerin, tabiat hâdiselerinin oyuncağı olmaktan kurtarır.
* İnsanları dehşetli madde bağımlılıklarına, kötü alışkanlıklara “korku ve endişe” sürükler. İşte iman gücü; çeşitli âfât ve hastalıkların güzel, olumlu yönlerini göstererek direncimizi artırır.
* Eğer ölüm ile sonsuza dek ayrılık varsa; mal, mülk, ev, köşk, bağ-bahçe, çoluk-çocuk, hatta ilim, teknoloji ve sanatın hiçbir anlamı, hiçbir değeri yoktur. İşte, ölümü öldürüp, ayrılığı kavuşmaya çevirip, sevdiklerimizi sonsuzlaştıran da iman gücüdür.
Kalbimizdeki kuvve-i maneviyeyi (rûhî/duygusal, manyetik enerji, güç) meydana getiren; her felâkete ve musibete karşı direnç göstermemizi sağlayan da iman gücüdür.
13.12.2006
E-Posta:
[email protected] [email protected]
|