Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 13 Kasım 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

M. Latif SALİHOĞLU

Başkent'e Kasım yolculuğu



Rusya'daki esaretten kurtularak "vatana avdet" ettiği 1918 Haziran'ından beri İstanbul'da bulunan Bediüzzaman Said Nursî, mükerrer dâvetler üzerine 1922 senesinin Kasım ayı içinde Ankara'ya gelir.

Bu tarihî hadisenin gününü henüz tam olarak bilemiyoruz. Ancak, belgelerle sabit olan gerçek şu ki, Millet Meclisi tarafından Bediüzzaman Hazretleri için 1922 yılı Kasım'ında resmî "Hoşâmedî" merasimi yapılmış ve zafer için duâ etmek üzere kürsüye dâvet edilmiştir.

Bunun resmî belgesi, 9 Teşrinisâni 1338 tarihli Zabıt Ceridesidir. Daha sonra ismi Resmî Gazete olan bu ceridenin yayın tarihi Miladî takvime göre şudur: 22 Kasım 1922.

Bu da gösteriyor ki, Bediüzzaman, bu tarihten evvel yeni hükümet merkezi olan Ankara'ya gelmiş bulunuyor.

İstanbul seyahati

Aciptir ki, Üstad Bediüzzaman'ın Ankara'dan evvelki hükümet merkezi olan İstanbul'a hareketi de yine bir Kasım ayına rastlıyor. Kendini İstanbul'a gönderen Bitlis Valisi Tahir Paşanın Sultan II. Abdulhamid'e hitaben yazdığı mektubun tarihi aynen şöyledir: 3 Teşrinisani 1323.

Bunun Milâdî karşılığı ise, 16 Kasım 1907'dir.

Ancak, Molla Said'in tıpkı Ankara gibi, İstanbul'a da hangi gün vardığına dair elimizde henüz kesin bilgi bulunmuyor.

Kendi ifadesiyle Ankara seyahati

Bediüzzaman Said Nursî'nin, hükümet merkezi olma vasfını kaybeden İstanbul'dan ayrılışı, Ankara'ya gelişi ve yeni hükümet merkezi olan Ankara'da kalışı, yaklaşık 7–8 aylık bir süreyi ihtiva ediyor.

Bu süre zarfında, her iki merkezde de, özellikle askerî, siyasî ve fikrî sahada pek büyük, hatta olağanüstü denilebilecek derecede gelişmeler yaşanıyor. Bunların nelere olduğunu, aşağıdaki kronolojik sıralamada kısmen görebilirsiniz... Kısmen diyoruz, çünkü tamamını yazmaya "hâl ve şerait, nâ–müsait."

Bediüzzaman Hazretleri, Yirmi Üçüncü Lem'a olarak Risâle-i Nur Külliyatı içinde yer alan Tabiat Risâlesi isimli eserinin başında, burada bahsini ettiğimiz bu fırtınalı Ankara seyahatinden şu şekilde söz ediyor: "1338’de (1922–23) Ankara’ya gittim. İslâm Ordusunun Yunan’a galebesinden neş’e alan ehl-i imanın kuvvetli efkârı içinde, gayet müthiş bir zındıka fikri, içine girmek ve bozmak ve zehirlendirmek için dessâsâne çalıştığını gördüm. 'Eyvah' dedim. 'Bu ejderha imanın erkânına ilişecek!' ...Maatteessüf, o dinsizlik fikri hem inkişaf etti, hem kuvvet buldu."

Tabiat Risâlesi isimli bu eserin hemen başındaki bir "Haşiye"de ise, aynen şu izahat var: "Bu risâlenin sebebi telifi, gayet mütecavizâne ve gayet çirkin bir tarzla, hakaik-i imaniyeyi tezyif edip, bozulmuş aklı yetişmediği şeye hurafe deyip, dinsizliği tabiata bağlayarak, Kur’ân’a hücum edilmesidir." (Lem'alar, s. 181)

İşte Kur’ân’a karşı hücûma geçen o dinsizlik cereyanı, bilhassa kesintiye uğrayan ve iki ayrı oturum ile gerçekleşen Lozan görüşmeleri (Kasım 1922–Temmuz 1923) esnasında yayılma istidadı göstermiş.

Bediüzzaman Hazretleri de, bu dokuz aylık sürenin yaklaşık yedi ayını Ankara'da geçirir. Dolayısıyla, Lozan'ın açık–gizli celselerinden de, bir şekilde haberdar olur. Kaldı ki, bu görüşmelerin tezahürlerini bilmüşahade görmüş ve kendince bazı ilmî teşebbüslerde bulunmuştur. (Not: İfsat komiteleri içinde, Haim Naum ve Emanuel Karaso gibi şahıslar bilfiil rol alıyor.)

Gizli celse

Lozan görüşmelerinin "gizli celse"lerinde nelerin olup bittiğine dair, Büyük Doğu mecmuasının 29. sayısında detaylı bilgiler var. Meselenin iç yüzüne vâkıf olan Said Nursî de, bu mecmuada neşrolunan "Lozan'ın içyüzü" başlıklı yazıyı Emirdağ Lâhikası isimli eserine dahil eder.

Bu eserin 177–78. sayfalarında iktibasen yer alan bu yazının çok kısacık bir bölümünde, aynen şu ifadelere rastlanıyor: "Nihaî karar: 'Din öldürülecektir. "Lozan Konferansının ikinci sayfası: ...Artık herşey Türkiye hesabına çantada hazırdır. Yani dini terk ile herşey yapılacak. Yeni hizbin bundan böyle, bu millette, İslâmiyeti katletmek prensibiyle hareket etmekte, hasım dünyanın kumandanlarından, yani düşman ehl-i salip kumandanlarından, dini vurmakta daha hevesli olduğu ve örnekler vereceği ve bilhassa hudut dışı değil de, hudut içi ve millî irade yaftası altında çalışacağı şüpheden varestedir."

Ve, Kronoloji

İstifade ettiğimiz diğer bazı yakın tarih kaynaklarıyla birlikte, ağırlıklı olarak Türk Tarih Kurumu tarafından hazırlanan "TC Kronolojisi"ne göre, yukarıdan beri bahsini ettiğimiz bu kritik dönemin gelişme seyri şöyledir:

1 Kasım 1922: Saltanat ile Hilâfet birbirinden ayrılarak, Meclis tarafından saltanat sistemine son verildi. Meclis'te, ayrıca bugünün bayram olarak kabul edilmesi kararı alındı. (Bu kararın uygulanmasına halk tarafından sıcak bakılmadığı için, sonraki yıllarda herhangi bir merasim, yahut kutlama da yapılmadı.)

13 Kasım 1922: Lozan Konferansının açılışı yapılacaktı. Ancak, bazı yabancı delegelerin gecikmesi yüzünden, konferans ileriki bir tarihe (20 Kasım) ertelendi. Türkiye, bu durumu bir notayla protesto etti.

15 Kasım 1922: İşgal kuvvetlerinin komuta kademesi, aileleriyle birlikte İstanbul'u terk etmeye başladı. (Aynı günlerde, Üstad Bediüzzaman'ın da İstanbul'dan Ankara'ya gelmiş olduğu kuvvetle muhtemel.)

17 Kasım 1922: Son Padişah Sultan Vahdeddin, İstanbul'u terk ederek bir gemiyle Malta adasına gitti.

20 Kasım 1922: Lozan Konferansının açılış töreni yapıldı.

22 Kasım 1922: İstanbul'dan Ankara'ya gelen Bediüzzaman Said Efendi için Meclis'te "Hoşâmedî/Hoşgeldin" merasimi yapıldı. Aynı gün, Selahaddin Adil Paşa Ankara'dan İstanbul'a gelerek "İstanbul Komutanlığı" görevine başladı.

12 Aralık 1922: Lozan heyeti başkanı İsmet Paşanın "Konferansta ileri sürülen teklifler ve bu tekliflere karşı görüş isteyen" telgrafına, Mustafa Kemal'in cevabı: "Nerede durmak lâzım geleceğini, parlak zekânız ve kuvvetli muhakemeniz kestirebilir."

4 Ocak 1923: Meclis'te Lozan Konferansı üzerine görüşmelere devam edildi.

19 Ocak 1923: Bediüzzaman Said Nursî, mebuslara hitaben 10 maddelik bir "Beyannâme" neşretti. (Nursî'nin Ankara'da telif ettiği eserler Yeni Gün ile Ali Şükrü Beyin Tan matbaasında basıldı.)

7 Şubat 1923: Günlerden Çarşamba. M. Kemal, Balıkesir Zağnos Paşa Camii minberinden halka hitap etti.

16 Şubat 1923: İsmet Paşa başkanlığındaki delege heyeti, Lozan'dan İstanbul'a geldi.

17 Şubat 1923: İzmirde toplanan Türkiye İktisat Kongresi, Mustafa Kemel'in konuşmasıyla açıldı.

18 Şubat 1923: M. Kemal Paşa, üç hafta önce evlendiği Latife Hanımla birlikte İzmir'den Ankara'ya doğru hareket etti.

19 Şubat 1923: İzmir'den gelen M. Kemal ile Lozan'dan dönen İsmet Paşa Eskişehir'de buluştu. İkisi yalnız ve başbaşa olmak üzere, tâ Ankara'ya kadar Lozan'daki durumu görüştü. (Bu görüşmeye Latife Hanımın ne ölçüde şahit olduğunu henüz bilemiyoruz. Açıklanması şimdilik yasaklanan özel mektuplarında, bu görüşmeye dair bazı notların bulunması muhtemeldir.)

21 Şubat 1923: Meclis'te Lozan Konferansı hakkında gizli görüşme yapıldı. (Adına gizli celse denilen benzer oturumlar, aralıklı olarak 8–10 defa daha tekrarlandı. Bu oturumlar esnasında, özellikle Erzurum mebusu Hüseyin Avni Bey ile Trabzon Mebusu Ali Şükrü Beyin ateşîn konuşmalar yaptığı ve bunun da onlara çok pahalıya mal olduğu bilinen tarihî bir gerçek. Ali Şükrü Bey, çok kısa bir müddet sonra bir tertibe kurban gitti. Hüseyin Avni Bey ise, ömür boyu siyasetten uzaklaştırıldı.)

24 Mart 1923: Yurtiçi seyahatini tamamlayan M. Kemal, son olarak gittiği Kütahya'dan Ankara'ya döndü.

27 Mart 1923: Trabzon mebusu Ali Şükrü Bey, Çankaya muhafız komutanı Topal Şükrü tarafından gizlice ve hünharca öldürüldü. Ali Şükrü Beyin cesedi, aradan birkaç gün geçtikten sonra, sıkı aramalar sonucu Ayrancı'daki bir bağ evinde bulundu. Meclis, katilin Meclis'in karşısındaki Ulus Meydanında asılarak idam edilmesine karar verdi.

23 Nisan 1923: 4 Şubat'ta ara verilen Lozan Konferansının ikinci safha oturumuna başlandı.

3 Mayıs 1923: Yaklaşık yedi aydır Ankara'da bulunan Bediüzzaman Said Nursî, Anadolu–Bağdat Demiryolu treniyle Van'a gitmek üzere yola çıktı.

24 Temmuz 1923: Lozan Konferansı sona erdi. Taraflar antlaşmaları imzaladı.

Kısa kısa

Reklâm yasağı

Alman Federal Meclisi, AB'nin isteği doğrultusunda, gazete ve dergiler ile internet ve radyolarda sigara reklâmı yapılmasını yasakladı. (AA)

Darısı, AB'ye tam üye olmak isteyen Müslüman Türkiye'nin başına.

Cenaze ve protesto

Ecevit'in cenaze namazına katılan T. Erdoğan, hükûmet başkanı bir politikacı olarak üzerine düşeni yaptı.

Kocatepe Camii'nde Erdoğan ve partili arkadaşlarını yuhalayarak protesto eden laik–perestler ise, kelimenin tam anlamıyla bir saygısızlık ve nezâketsizlik örneği sergilemiş oldu.

Yobazlık denen şey de, herhalde bu olsa gerektir.

Ne diyelim; herkes kendine yakışanı yapıyor.

13.11.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (11.11.2006) - "Bir buçuk" hikâyesi

  (10.11.2006) - Zıt yönlü mesajlar

  (09.11.2006) - Öyle bir vahşet ki, canavar bile mâsum kalır

  (08.11.2006) - Eserine bakalım

  (07.11.2006) - "Dördüncü Mustafa"nın ölümü

  (06.11.2006) - Fikriye Hanımın sır ölümü

  (04.11.2006) - Vatandaşın acısıyla dalga geçme Hürriyet'i

  (03.11.2006) - Hazine değerindeki resimler

  (02.11.2006) - Depremin eli kulağında mı?

  (01.11.2006) - Uçuk modalar

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habip FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004