Tokat’tan okuyucumuz; “Amentü’ye göre imanın altı şartından biri olan kadere imanın Peygamber Efendimiz (asm) tarafından söylenmediği, bunun sonradan eklendiği iddiâsı mevcut. Kadere iman konusunu işlerseniz sevinirim. Kur’ân’da kadere iman var mıdır?”
Hiç şüphesiz kadere imanın temeli Kur’ân-ı Kerim’e ve Hadis-i Şeriflere dayanır.
Cenâb-ı Hak, Kur’ân’da kendi Mübarek Zatını, “Göklerin ve yerin mülkü kendisinin olan, evlât edinmemiş olan, hükümranlıkta ortağı bulunmayan, her şeyi bir ölçüye göre yaratıp kaderini tayin eden”1 olarak vasıflandırıyor.
Bir âyet-i celîle de şöyle buyurur: “Ne yeryüzünde vaki olan, ne de sizin başınıza gelen hiçbir musibet yoktur ki, biz onu yaratmadan önce bir kitapta yazmış olmayalım. Bu, Allah için pek kolaydır.”2
Esasen, irademizin bile Allah’ın küllî iradesi ile kuşatıldığını yine Kur’ân’dan öğreniyoruz: “Allah dilemedikçe, siz hiçbir şey dileyemezsiniz!”3
Bir diğer âyet: “O’nun katında her şey bir takdir (kader) iledir.”4; diğer bir âyet de; “De ki; Allah’ın bizim için yazdığından başkası bize erişmez!”5
Kadere iman meselesi, hiç şüphesiz muhtelif yönleriyle hadis-i şeriflerde de işlenmiştir.
Burada yalnız bir örnek verebileceğiz: Hadîs kaynaklarında meşhur Cibrîl hadisi diye bilinen bir hadîs vardır. Orada Hz. Cebrail (as) soruyor, Peygamber Efendimiz de (asm) cevap veriyor. Cebrail’in;
“İman nedir?” sorusuna, Allah Resûlünün (asm) verdiği cevap şöyledir:
“İman: Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, Âhiret Gününe, hayır ve şerriyle kadere iman etmektir.”6
Bedîüzzaman Hazretleri de Kadere İman meselesi üzerine müstakil bir risâle te’lif etmiş ve kadere imanın “imanın erkânından” olduğunu delilleriyle açıklamıştır.7
Demek ki, Kadere imanın öyle su götürür yanı yoktur. İddia sahibi eğer dürüst ve samimî ise, temel kaynaklarımızla tanıştırmak sanırım yeterli olacaktır.
“Emr-i bi’l-maruf” vazifesiyle, iddia sahibinin “doğru imanı” elde etmesine yardımcı olmanızda fayda var. Elinden tutmak sizden; tevfik ve hidayet Cenâb-ı Allah’tandır.
Duâ
Ey hakkı ve hidâyeti bize delilleriyle bildiren Allah’ım! Ey hak yolu delilli, batıl yolları delilsiz kılan Allah’ım! Ey varlıkları zerrelerden kürelere kudret eliyle evirip çeviren Allah’ım! Ey her yardım isteyene yardım yağdıran Allah’ım! Ey üzerimizden inâyetini hiçbir zaman eksik etmeyen Allah’ım! Ey her tasarrufu iyilik olan Allah’ım! Ey ihsan ve ikram sahibi Allah’ım! Ey her iyiliğe karşılığını dolu dolu veren Allah’ım! Bizi namazda muvaffak kıl! Bizi oruçta muvaffak kıl! Bizi zekâtta muvaffak kıl! Bizi hacda muvaffak kıl! Bizi ibâdetlerde muvaffak kıl! Bizi emirlerini îfâda muvaffak kıl! Bizi yasaklarından kaçınmada muvaffak kıl! Bizi Senin hışmından korkmada muvaffak kıl! Bizi Senin cemâlini ummada muvaffak kıl! Bizi rızâna eriştir! Bizi Cennetine eriştir!
Âmîn... Âmîn... Âmîn...
Dipnotlar:
1- Furkan Sûresi (25), Âyet: 2
2- Hadîd Sûresi (57), Âyet: 22
3- İnsân Sûresi (76), Âyet: 30
4- Ra’d Sûresi (13), Âyet: 8
5- Tevbe Sûresi (9), Âyet: 51
6- Müslim, Îman, 1; Ebû Dâvûd, Sünnet, 15; İbn-i Mâce, Mukaddime, 9
7- Bedîüzzaman, Sözler, s. 427
23.08.2006
E-Posta:
[email protected]
|