Allah Resûlünün (a.s.m.), “Eğer ümmetim Ramazan ayının şeref ve kıymetini hakkıyla bilmiş olsalardı, bütün senenin Ramazan olmasını temennî ederlerdi”1 buyurduğu, herşeyiyle farklı, şanlı, mânâlı, şaşaalı, değerli ve büyük Ramazan ayı ile şerefyâb olduk.
Bu ay ruh ve kalblerin yıkandığı nurlu atmosfer dört bir yanı sardığı bir ay. Lütfun, ihsanın, bağışın, bağışlanmanın, sevabın sağnak sağnak yağdığı bir ay.
Ramazan her bakımdan seçkin ve zengin. Bilebilenler için büyük bir fırsat… Göz kamaştırıcı, büyüleyici özelliklere sahip.
Bu ay içerisinde nice ufuklar, ummanlar açılır önümüze. Ruhen, kalben başka âlemlerde seyahatlar yapar, şaşırtıcı kazançlarla yüz yüze geliriz.
Neler kazanılmıyor ki bu ayda? Günahlardan arınmak bir kazanç. Kat kat artan sevaplar bir kazanç. İbadet ve hayırlarda yoğunlaşarak mânen zirvelere tırmanmak bir kazanç. Rahmet denizinde yüzmek, af ve mağfirete ermek bir kazanç. Bir gecede bin aylık mânevî bir geliri elde edebilmek eşsiz bir kazanç. En büyük kazanç ise Cehennemden kurtulmak.
Daha Ramazan’a girmeden onu karşılamak için tutulan oruç, yapılan hayır ve ibadetler onun şan ve şerefinin de diğer bir göstergesi değil midir?
Melek değiliz. Beşeriz, şaşabiliyoruz. Zaman zaman isteyerek veya istemeyerek kulluk elbisemizi günah çamurlarına beliyor; yıkamak, temizlemek için zaman ve zeminler arıyor, günahların ağır yükünden kurtulmak için fırsatlar kolluyoruz. Bir o kadar da ibadet ve hayırlarla mânevî kazancımızı arttırmak için âdetâ kendimizi yiyip bitiriyoruz.
Burada âhiret ticareti için bulunduğumuza göre bu ayda yüzümüzü ağartacak böylesine kârlı ticarette elimizi çabuk tutmaktan başka ne yapabiliriz ki?
Bunu azıcık kavrayan insanın sevinç ve mutluluğundan uçacak hâle gelmemesi mümkün değil. Âhirette kavuşacağı meyveleri daha dünyadayken tatmaya başlar insan. Peygamberimizce (a.s.m.) verilen şu müjdelere bakın:
“Bu ayın başı rahmet, ortası mağfiret, sonu da Cehennemden kurtuluştur.”2
Ramazan’ın geldiği bir günde Resûl-i Ekrem (a.s.m.) şöyle buyurdu: “İşte bereket ayı olan Ramazan geldi. Artık Allah’ın rahmeti sizi kuşatır. Bu ayda yeryüzüne bol bol rahmet iner. Günahlar affedilir, duâlar kabul olunur. Allah sizin iyilik ve ibadette yarışmanıza bakar da, bununla meleklerine karşı iftihar eder.”3
Ramazan’ınızı tebrik eder, hayır, rahmet, bereket ve saadetlere vesile olmasını Rabbü’l-Âleminden niyaz ederim.
Dipnotlar:
1. Et-Terğîb ve’t-Terhîb, 2:102.
2. A.g.e., 2:95.
3. Beyhakî, Sünen, 2:99.
24.09.2006
E-Posta:
[email protected]
|