Olaya bakın:
Dünyanın öbür ucu Çin’de bir Türk işadamı bir “organize”ye imza atıyor.
Hemen aklınızdan, “acaba hangi başarıya imza attı” diye düşünürsünüz.
Çünkü bir “Türk”ün tâ “Çin”de ne işi olabilir. Değil mi ama? Başarısı(!)na bir bakalım:
“Miss Bikini of Universe...”
Yani, Türkçe karşılığı: “Kâinat genç kızlar bikini yarışması”nı düzenliyor...
Peki Çin’de bir Türk işadamının düzenlediği yarışmayı kim kazanıyor dersiniz?
Bir Pakistanlı genç kız!
Şaşırdınız değil mi?
Peki, bu Pakistanlı genç kız nerede yaşıyor? Tahmin ettiğiniz gibi Pakistan’da değil.
Amerika Birleşik Devletlerinde!
Haberi yapan Milliyet gazetesi şöyle duyuruyor manşetinde:
“Miss Bikini of Universe adlı güzellik yarışmasında ABD’de yaşayan Pakistanlı Mariyah Moten’in bir ödül kazanması, şeriat ülkesi olan Pakistan İslâm Cumhuriyeti’nde tepkilere sebep oldu.
“Miss Bikini’ye, güzellik yarışması düzenlemeyen ülkesi adına Pakistan’dan habersiz katılan Moten, Pakistan’ın modern yüzünü gösterdiğini söyledi. Mariyah Moten, yarışmada medyanın en çok ilgilendiği yarışmacıya verilen ‘Medyanın En İyisi’ ödülünü kazandı!” (a.g.g.)
Dahası, bu genç kız sözlerini şöyle tamamlıyor: “Bütün engelleri yıktım, önümüzdeki yıllarda ‘Miss Bikini’ ünvanını taşıyacak daha pek çok Pakistanlı olacaktır.”
Üstlendiği misyonu görüyorsunuz. Pakistan zaten kendi problemleriyle boğuşan ve sorunlarını halletmeye çalışan bir ülke.
İslâm ülkesi olması hasebiyle, kuşkusuz Batılı ülkelerin “ilgi alanı”nda. Bu yüzden “Amerikan” patentli askerî “darbe”lere de tıpkı bizim gibi maruz kalmış ve hatta, yine bizde olduğu gibi bir darbe sonucu “başbakan asmış” dost bir ülke. İslâm ülkesi olduğu için, hem içten, hem de dıştan bir takım “tahribata” maruz kalmaması düşünülemez.
Nitekim bu “güzellik yarışmaları” da Pakistan toplumunu bozmak için “fesat komite”lerinin organize ettiği pis oyunlardan bir tanesi...
Üzücü olan; Müslümanlara yapılan tahribatın, yine bir Müslüman tarafından yapılıyor olması... Yani bunu organize edenler, “maşa” kullanıp ellerini kirletmiyor.
Türkiye’de yapılan tahribat ortada. Bindik bir alâmete gidiyoruz kıyamete...
Bu yarışmayı organize eden Türk işadamı Çevik Suha Alpaylı, Mariyah Moten’in yarışmaya Pakistanlı kadınların özgürlük arayışını dünyaya duyurmak için katıldığını söylüyor.
Diyor ki:
“Bu yıl Çin’de 2. kez yapılan yarışmaya 43 ülkeden yarışmacı katıldı. Pakistanlı Mariyah’ı yarışmaya belli bir amaçla soktu. Diyorlar ki, ‘Türkiye de bizim gibi Müslüman. Türkiye’den bu tür yarışmalara genç kızlar katılabiliyor. Ama bu özgürlük Pakistan’da yok. Biz de aynı özgürlüğe sahip olmak istiyoruz.’ Bu görüşlerini yarışmada da açıkladıkları için medyanın ilgisini çok çektiler. Pakistan dışında yaşayan Pakistanlı kadınları örgütleyip hak arayışı peşindeler.”
Ne “hak”kı? Ne “özgürlüğü?” Ne “örgütü?”
Müslümanlara verilen “hak” sınırlı.
Müslümanlara verilen “özgürlüğü” bilmeyen yok. Afganistan, Irak ve Pakistan ortada...
Ya “örgüt?” Örgütlenme ise, ancak sefahat noktasında oluyor... Ki bu noktada çok başarılılar! Gerisi lâf-u güzaf!
ÜNLÜ ÇİNGENELER
Doğrusu “ünlü çingeneleri” okuyunca ağzım açık kaldı.
Çingene Kültür Dernekleri Federasyonu san’at dünyasında sivrilen ünlü çingeneleri açıkladı. Bakın onlar kimmiş:
Türkan Şoray, Sibel Can, Ebru Gündeş, Muazzez Ersoy, Orhan Gencebay, Adnan Şenses, Sibel Turnagöl, Sadri Alışık, Nalan Altınörs, Burhan Öcal, Kadri Şençalar, Mustafa Kandıralı... Evet, liste bu. (Türkiye’de Çingene Olmak, Mustafa Aksu)
Hatta, kimliğini saklayarak bürokraside yükselen isimler bile var:
Meselâ 12 Mart Muhtırası sonrası Başbakanlardan ve aynı zamanda Anayasa Proesörü Nihat Erim.... Yine Erim hükümetinde Başbakan Yardımcısı olarak görev yapan ve ekonomiyi düzeltmek için Türkiye’ye çağrılan Atilla Karaosmanoğlu...
Türkiye’nin ilk kadın valisi Lale Aytaman...
Ecevit Hükümetinde Dışişleri Bakanlarından Turan Güneş...
Ünlü orkestra şefi Prof. Dr. Hikmet Şimşek... Ve MHP’li Sadi Somuncuoğlu...
Bakalım hangi ünlü, ismi geçtiği için kitabı yalanlayacak?
16.09.2006
E-Posta:
[email protected]
|