"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mısır’da, Amerika’da olsaydınız

Hasan KOÇ
02 Ocak 2025, Perşembe
Risale-i Nur hizmet-i imaniyesi Anadolu topraklarında yeşermiş ve bu topraklarda koca bir çınar olmuş ve sonrasında tüm dünyaya yayılmıştır.

Bediüzzaman Said Nursî; “Biz, imanı kurtarmak ve Kur’ân’a hizmet için, Mekke’de olsam da buraya gelmek lâzımdı. Çünkü en ziyade burada ihtiyaç var. Binler ruhum olsa, binler hastalıklara mübtelâ olsam ve zahmetler çeksem, yine bu milletin imanına ve saadetine hizmet için burada kalmaya Kur’ân’dan aldığım dersle karar verdim ve vermişiz.” diyerek, ne olursa olsun, ne yaparlarsa yapsınlar, hangi eziyetleri verirlerse versinler Anadolu topraklarından ayrılmamıştır.

“Burada hürmet yerine hakaret görüyorsunuz, Mısır’da veya Amerika’da olsaydınız tarihlerde hürmetle yâd edilecektiniz” diyenlere karşı Bediüzzaman; “Ben şahsıma karşı olan hürmet ve ihtiram, ikram ve tahsinden mesleğimiz itibariyle cidden kaçıyorum ve bunları istemiyorum” demiştir. Riyakârlık ve şöhretperestlik içeren, tarihlere şâşaalı geçmek veya insanlara iyi görünmek isteğinin, mesleğimizin esası olan ihlas hakikatine zıt olduğunu beyan etmiştir. Risale-i Nur’un revacı ve herkesin ona ihtiyacını hissetmesi dışında başka bir beklentisi ve hedefi olmadığını apaçık ortaya koymuştur. 

Bediüzzaman’ın hiçbir zaman bir gizli ajandası olmamıştır. Bütün hizmetini milletin gözü önünde, tüm milletle beraber icra etmiştir. Gitmesi istenilen yerlere gidip bir malikâne kurmamıştır. Talimat ve emirlerle dünya makamları dağıtmamıştır. Dünyadan pay kapma ve dünyaya “dünya adamı” yetiştirme derdine düşmemiştir. Haksız ve hukuksuz yollarla kendi adamını veya adamlarını bir yerlere yerleştirme kaygısı asla olmamıştır. 

Belki kaderin bir tokadı olarak dağılan veya dağıtılan cemaatî menfaat için kurulmuş yapılar –daha önce yok saydıkları ve sadeleştirerek ehemmiyetini kırmak istedikleri- Risale-i Nur’un arkasına sığınıp ve ilk başta yaptıkları gibi yine kendilerini Bediüzaman Said Nursî’nin hizmetinin devamı gibi gösterip örgütlenme çabası içindedirler. Kim nasıl “örgütlenmek” veya “güç kazanmak” istiyorsa kendi içyapıları ve dinamikleri üzerinden örgütlensin. Bu bizi hiç ilgilendirmez. Bizi ilgilendiren ve karşı olduğumuz husus Risale-i Nur’un hâlisane ve sâfiyane hizmeti üzerinden yapılmak istenilendir. Risale-i Nur talebelerinin şahs-ı manevîsi buna asla izin vermeyecektir. 

“Bunu nerden çıkartıyorsun, böyle bir şey mi var?” diyen varsa “malum yapı”nın sadık elemanlarının söylemlerine, açıklamalarına ve girişimlerine baksın...

Dipnot:

1- Emirdağ Lahikası, 144. mektup

Okunma Sayısı: 1320
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Demokrat

    3.1.2025 00:28:45

    Şahsı manevi bağırıp çağırmaz orda burda konuşmaz kavga etmez tahlil eder ne yapıldığını sezer ve Allah'ın izniyle tavrını koyar icraatini yapar Allah bu cemaati meşveretle hareketten izzet ve sadakatten ayırmasın Yeni Asya nın safiyane hizmetini yere düşürtmesin gizli ajandası olanlar ortalığı boş sanmasın

  • Ramazan Arslan

    2.1.2025 15:26:16

    Bu gün ve gecede yazdıklarınız ve ithamlarınızdan dolayı kul hakkına giriyorsunuz... Farkındamısınız...

  • Hasan SUKES

    2.1.2025 13:43:06

    Üzerinize vazife olmayan konular fitneye sebep olabilir ,lütfen dikkat . Hatasını anlayıp ayrılanların, risalei nur okuyanların rencide edilmesi hoş değil. Adamın kalbinimi açıp baktınız?

  • Fatih küpçü

    2.1.2025 12:36:33

    Türkiye'den milyarlarca doları toplayıp Amerikaya kaçırmamıştır. Banka kurmamıştır. 1 kurbana 10 öğrenciden para toplamamıştır. Devleti ele geçirelim dememiştir. Takiyye yapmamıştır. Kendinizi belli etmemek için içki için dememiştir. Başınızı açın dememiştir. İslam adına hateket etmiştir. Ve o ahlakla yaşamıştır. Allah ondan razı olsun.

  • Said Emre Dağ

    2.1.2025 10:19:20

    Hangi nur talebesi hizmet adına soru çalmaya ikna olabilir ki? Olmaz. Hiçbiri olmaz. Gülenciler hariç tabi. Onlar düşünmezler. Akıl etmezler. Görmezler.

  • İSA AVCI

    2.1.2025 10:18:35

    Bugün tarihli gazetede Ahmet Cemil Bey'in uhuvvet ve kardeşlik bağını okumanı ve kendine ders çıkarmanı tavsiye ederim.

  • Said Emre Dağ

    2.1.2025 10:18:33

    Gülen cemaati mensupları bir gün gelecek eski şaşaalı günlerine dönecekleri hayaliyle yaşıyorlar. Daha doğrusu avutuluyorlar. Daha da doğrusu uyutuluyorlar. Oysa nur talebeleri gözü açık olur, sorgular, uyutulamazlar.

  • Said Emre Dağ

    2.1.2025 10:17:03

    Allah razı olsun. Şu mübarek günler hürmetine rabbimiz gösterdiğin doğru yoldan ayağımızı kaydırma. Amin. Batılı batıl bilmeyi nasip et. Amin.

  • Nahit Topaloğlu

    2.1.2025 07:51:13

    Diyelim ki esnafız; kırtasiye kitap işiyle iştigalimiz var. "Nur Kitabevi" tabelamız olsun. Bir başkasının da bizden sonra hem de tam karşımızda kitabevi açmasına bir itirazımız olamaz. Fakat adam karşımızda kitabevi açıp da tabelasına o da "Nur Kitabevi" yazarsa o zaman itiraza hakkımız vardır. Yapılan şey de budur maalesef.

  • Pelin Kurukahveci

    2.1.2025 01:41:26

    Allah razı olsun. Malum fetö yapılanmasının ayak oyunlarına karşı uyanık olmak çok önemli. Fetö yapılanması ile Yeni Asya'nın pak ve temiz Nur hizmetinin farkı kalın çizgilerle vurgulanmalıdır. Siz bunu yapmışsınız. Allah razı olsun.

  • Pelin Kurukahveci

    2.1.2025 01:39:44

    Hasan abi gecenin bu saatinde bu yazınızı okudum ve gerçekten umutlandım. İştr böyle abilerimizin selim akıl ile ile hareket ettiğini görmek bizlere tabanda huzur veriyor.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı