"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Küstüm” demeyiniz

Hasan KOÇ
06 Şubat 2025, Perşembe
Risale-i Nur hizmet-i imaniyesi kâinatı alâkadar eden bir mesele olduğundan onun müntesipleri de vazifenin ehemmiyeti ve büyüklüğüne göre hareket etmelidirler.

Kendi şahsına göre değil vazifeye göre bir vaziyet almak durumundadırlar. Vazifenin getirdiği sorumlulukları taşıyabilmek için bazı düstur ve prensiplere sıkı sıkıya bağlanmaları gerekmektedir. Bizleri ayakta tutan ve vazifede devam ettiren vazgeçilmez esaslara sarılmaları lâzımdır. Bu esaslar şahsî ve nefsî girişimlere feda edilmemelidir. Eğer feda edilirse sırtımızda ki kudsî yükün yere düşmesine sebep olunabilir. Bu vazgeçilmez esaslardan birisi de birbirimize küsmemek ve küstüm dememektir. Küsmek, omuzumuza ihsan-i İlâhî tarafından konulan vazifeyi reddetmek ve omuzumuzu o vazifeden geri çekmek manasını taşır. Tercih ve irademizle olmayan bir manevî vazifeden kendimizi geri çekmek yine bizim tercih ve irademizle olmamalıdır. Bu nedenle hizmetimiz içerisindeki kırgınlık ve dargınlıklar küsme derecesine gelmeden tamir edilmelidir. Yani küsme kapısı açılmadan kapatılmalıdır. Bu, pek büyük hataya sebep olma mesuliyetine girilmemelidir. “Ey Kardeşlerim! Bu hayatın bu içtimaımızda ‘Bu kardeşim bana haksızlık etti’ diye ‘küstüm’ demeyiniz. Bu pek hatadır. O arkadaşın sana bir dirhem zarar vermiş ise sen küsmekle kırk dirhem bizlere zarar veriyorsun. Belki kırk lira Risale-i Nur’a zarar vermek muhtemeldir.”1 Elbette hiçbir Nur talebesi Risale-i Nur ve şahs-ı manevîsine zarar vermek istemez. Ancak çeşitli şekillerde ortaya çıkan küsme vaziyetleri maalesef bu zararı veriyor. Küçük bir çöpün göze girmesi veya barutun içine kıvılcım düşmesi gibi büyük tahribata yol açıyor. Yapılması gereken hizmetler ve birer taifeye mahsus küllî vazifeler aksıyor. Bu nedenle küsmeye ve küslüğe yol açan vaziyetleri bir an önce sona erdirmek gerektir. Nerede bir ateş görse söndüren Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin talebeleri kendi içlerine düşürülmek istenen ateşleri de izni İlâhî ile yanmadan söndürecektir.

Dipnot:

1. Lem’alar, s. 442.

Okunma Sayısı: 1834
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Süleyman alıç

    6.2.2025 16:15:33

    Teşekkür ederim çok güzel bir makale Hepimizin şu aşağıdaki hadisi şeriften korumalı ve titremeli Sevgili Peygamberimiz de buyuruyor ki: "Müslümanın din kardeşine üç günden fazla küs durması helâl olmaz. Kim Müslüman kardeşini üç günden fazla terk eder ve o hal üzere ölürse Cehenneme girer." (Ebû Dâvûd) Rabbim bizleri korusun ve muhafaza eylesin amin

  • Yahya

    6.2.2025 13:27:26

    Teşekkürler

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı