Yetişme ortamı ve aldığı eğitim gereği dini bilmeyen aydınların uluorta dinsizlikle suçlanmaları halinde, zihinlerinde dine karşı mevcut olan önyargı ve şüphelerin kemikleşeceği ve dahası, onları saldırgan bir tavra yönelteceği uyarısında bulunan Üstad Bediüzzaman diyor ki:
“Fena adama ‘iyisin, iyisin’ denilse iyileşmesi ve iyi adama ‘fenasın, fenasın’ denildikçe fenalaşması çok vuku bulmuştur.” (Eski Said Dönemi Eserleri, s. 256.)
Bu sözde, hem caydırmayı, nefret ettirip kaçırmayı değil, sevdirip teşvik etmeyi; ürkütüp uzaklaştırmayı değil, kazanmayı esas alan İslâm ahlâkına dayalı tebliğ metodolojisinin; hem de psikoloji ve pedagoji gibi davranış bilimlerinin önemli prensiplerinden biri seslendiriliyor.
Üstad, izahlarını şöyle sürdürüyor:
“Faraza, bazılarının altında büyük fenalıklar varsa da, hücum edilmemek gerektir. Zira çok fenalık vardır ki, iyilik perdesi altında kaldıkça ve perde yırtılmadıkça ve ondan tegafül edildikçe [görmezlikten gelindikçe] mahdut ve mahsur [sınırlı] kaldığı gibi, sahibi de perde-i hicap ve hayâ [hayâ ve gizlenme perdesi] altında kendisinin ıslahına çalışır. Lâkin, vaktâ ki perde yırtılsa, hayâ atılır; hücum gösterilse, fenalık fena tevessü eder [genişleyip yayılır].” (Age., s. 191.)
Bu ifadelerde de, yukarıdaki prensibin uygulama alanına taallûk eden bir başka çok önemli boyuta vurgu yapılıyor.
Burada, “fena” olduğu tesbit edilenlere dahi hücum etmemek suretiyle, hem onların ıslahına, hem de bu mümkün olmasa bile fenalıklarının yayılmasını önlemeye yönelik manidar bir “strateji” var.
Bu yaklaşımı aynı zamanda, bir cihetiyle, Kur’ân ve Sünnete dayanan İslâm ahlâkındaki “fenalığa da iyilikle mukabele etme” prensibinin günümüz içtimaî ve siyasî hayatına uyarlanan bir yansıması olarak da değerlendirmek mümkün.
İyi uygulandığı takdirde, aydın-halk kopukluğu ve gittikçe derinleşen bir kutuplaşmaya giden laik-antilaik çatışması gibi hâlâ içinden çıkamadığımız birçok kriz ve gerilimin en etkili reçetesi olabilir.
Karşılıklı önyargılara dayalı suçlamaların doğurduğu kısır döngüyü kırarak uzlaşma ve barış ortamını tesis edebilir.