"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman Said Nursi ve Adnan Menderes

İlimdar Kaya
01 Ekim 2020, Perşembe
Demokrat Parti 1950’de ezici bir çoğunlukla iktidara gelince o zaman Genel Başkan olan Celal Bayar meclis tarafından Cumhurbaşkanı seçilir.

Celal Bayar’dan boşalan Demokrat Parti Genel Başkanlığına ise Adnan Menderes getirilir. Adnan Menderes daha sonra da başbakan olur. Adnan Menderes’in Başbakanlığı 27 Mayıs 1960 ihtilâline kadar kesintisiz on yıl devam eder. Demokrat Parti’nin ezici bir çoğunlukla iktidara gelmesi o zaman ‘Beyaz devrim’ olarak nitelendirilmiştir.

Ülkede çok partili hayata geçildikten sonra Bediüzzaman, Demokrat Parti’ye önemli bir rol yükleyerek sahip çıkmış ve talebeleriyle destek vermiştir. Tepkilere aldırmadan sandık başına giderek Demokrat Parti’yi desteklediğini ihsas edip oy vermiştir. Bazı talebelerini Demokrat Parti’ye kayıt olmaları için yönlendirir. 

Daha sonrada talebesi Hamza Emek’in Demokrat Parti Emirdağ İlçe Başkanı olmasına izin verir. 1 Demokrat Parti dışındaki partilere de hiçbir zaman sıcak bakmamış ve bunların Demokrat Parti’yi bölmemeleri için de mektupları ile uyarmıştır. 2

Adnan Menderes’e Bediüzzaman sahip çıkarak ona duâ eder. Menderes’in aleyhinde bulunmaz ve bulunanları da ikaz ederek uyarır. Bir gün Üstadı ziyaret eden Salih Özcan, Menderes’in aleyhinde konuştuğunda Bediüzzaman “Sus keçeli! Menderes’e böyle deme. O çok hizmet etmek istiyor. Fakat mani olanlar var” ikazında bulunur. Ahmet Gümüş’e de ”İslâmiyet için samimidir, fakat yalnızdır. Menderes İslâmiyet’in ulviyetini anlayan samimî bir Müslümandır. Sen bilmiyorsun, senin konuştuğun o şahıslar da bilmiyor” der. 3 Bu konuda Bediüzzaman tavizsizdir. Emirdağ Lâhikası’nda Menderes’in bir İslâm Kahramanı olduğunu belirterek ona ilişilmemesini söyler.

Bediüzzaman tavizsiz bir şekilde Adnan Menderes’e sahip çıkarken, diğer yandan da Adnan Menderes’e mektuplar yazarak geçmişte tahrip edilen İslâmî şeairlerin tamir edilerek ihya edilmesini ister. Ezanın aslına döndürülmesi, Risale-i Nurlar’ın neşredilmesi ve Ayasofya’nın ibadet mahalline dönüştürülmesinin çok mühim olduğunu belirterek Nurcular(ın, ulemanın ve milletin dostluğunu kazanarak arkasında ihtiyat kuvveti yapmasını ister. 4

Bediüzzaman adeta Menderes’e bir yol haritası çizer. Bu düşünce kısa sürede meyvesini verir. Önce Ezan-ı Muhammedi (asm) minarelerden okunmaya başlar. Yıllardır suskun olan minarelerden ezanı duyan halk coşku içinde bayram havası yaşar. Okullara seçmeli din dersi konur. Kapatılan imam hatip okulları yeniden açılır, daha sonra da bu okullara öğretmen yetiştirmek ve orta dereceli okullarda din dersini okutmak için Yüksek İslâm Enstitüleri açılır. Böylelikle toplumda dini hayatta bir rahatlama başlar. Adnan Menderes’in kendisine yol haritası olarak konulan Risale-i Nurlar’ın neşri ve Ayasofya’nın ibadet mahalline dönüştürülmesini çok istemesine rağmen ülkedeki şartlardan dolayı yapamaz.

Adnan Menderes mason ve komünistlerin halkı Demokratların aleyhine geçirmek için ortaya koydukları gizli ve dessasane planlarına karşı Bediüzzaman tarafından uyarılarak bu tuzaklara düşmemesi sağlanır. Dış dünyada da desteksiz kalmamaları için de Amerika gibi din lehinde çalışan ülkelerle dost olmasını tavsiye eder yazdığı mektuplarla. 5

Bediüzzaman, Menderes’in İngiltere seyahati öncesinde çok telâşlı ve tedirgindir. Seyahat öncesi gecesinde Adnan Menderes’e duâ eder Bediüzzaman. 6 İngiltere seyahatini iptal etmesi için Adnan Menderes’e iki talebesini gönderir. Ama Menderes İstanbul’a gittiği için görüşemezler. 6 Nihayetinde Adnan Menderes’in İngiltere seyahati esnasında uçağı düşer. Uçakta bulunan yirmi dört kişiden on dört kişi ölür. Menderes ile birlikte on kişi sağ kurtulur. 

Allah-u Âlem Bediüzzaman’ın duâsı hürmetine inayet-i İlâhî ile Menderes bu uçak kazasından sağ kurtulmuştur. O günkü gazeteler haberi böyle verirler.

Görüldüğü gibi Bediüzzaman Adnan Menderes’i yalnız bırakmaz ve adeta hayatının her alanını kuşatır. Böylelikle milletin desteği Menderes’e devam eder.

Menderes, Bediüzzaman’ın kendisine olan samimî duruşunu boşa çıkartmaz ona karşı çok samimî davranır. Dr. Tahsin Tola, Gıyasettin Emre ve Gazi Yiğitbaşı gibi dindar mebuslar ile selâm ve tazimatlarını Bediüzzaman’a gönderir.

Bediüzzaman Ankara’ya geldiğinde o zamanın muhalif basını Milliyet, Cumhuriyet ve Akis dergisi menfi yayın yaparlar. Bunun üzerine İsmet İnönü mecliste Bedüzzaman’ın aleyhinde bir konuşma yapar. Adnan Menderes, İsmet İnönü’ye cevap niteliğinde yaptığı konuşmada takiyye yapmadan samimî bir şekilde Bediüzzaman’a sahip çıkar ve cesurca savunur. Daha sonra İsmet İnönü’nün tehditkâr konuşmasından dolayı o gün İnönü’ye Demokrat Partili mebuslarının teklifi üzerine on oturuma katılmama cezası verilir.

Adnan Menderes, Bediüzzaman’ın Emirdağ’da ikamet ettiği yıllarda Emirdağ’ı ziyaret eder, konvoyla Bedüzzamanın evinin önünden geçerken Menderes evin önüne geldiğinde bir an için Menderes’in arabası durur, çalışmaz. Daha sonra Adnan Menderes ile Bediüzzaman göz göze gelir, Menderesin başıyla verdiği selâmı Bediüzzaman alır ve araba tekrar çalışır. 7 

Adnan Menderes ile Bediüzzaman arasındaki bu sıcak ilişki Osmanlı döneminde Osman Bey ile Şeyh Edebali, Yıldırım Beyazıt ile Emir Sultan, 2. Murat ile Hacı Bayramı Veli ve Fatih Sultan Mehmed ile Akşemsettin arasında da vardı.

Bir gün Bediüzzaman Tahsin Tola’ya ”Adnan Bey kardeşime selâm söyle. O bizim himayemizdedir. Eğer biz onu himaye etmezsek (eliyle işaret ederek) bir anda altı üstüne gelir. Bizi Âlemi İslâm’dan, Pakistan’dan çağırıyorlar, eğer burayı bırakıp gitsek, bir anda altı üstüne gelir. Burayı biz muhafaza ediyoruz” der. 8

Hiçbir maddî menfaate dayanmayan Bediüzzaman ile Adnan Menderes arasındaki bu sıcak ve samimî ilişki Bediüzzaman’ın vefat ettiği 23 Mart 1960’a kadar devam eder. Bediüzzaman bu dünyadan ahirete göçünce savunmasız kalan Adnan Menderes artık çaresizdir. Sırtını dayadığı, nokta-i istinat olarak gördüğü Bediüzzaman yoktur artık.

Bediüzzaman “kalbe ihtar edilen içtimaî hayatımıza ait bir hakikat” adlı mektupla altmış ihtilâlini haber vererek Adnan Menderes’i uyarır. 9

Bediüzzaman’dan sonra savunmasız kalan Adnan Menderes, Bediüzzaman’ın vefatından 65 gün sonra Halkçılar ve Irkçıların birlik olması ile 27 Mayıs 1960 İhtilâli ile alaşağı edilir. Daha sonrada Menderes iki arkadaşı ile birlikte idam edilir. İslâmî şeairleri ihya eden Adnan Menderes’ten adeta intikam alır ihtilâli yapanlar...

Aynen Bediüzzaman’ın dedikleri çıkar, ihtilâlciler tarafından Menderes’in ve Demokratların altı üstüne getirilir.

Dipnotlar:

1- Son şahitler 2. Cilt. 

2- Emirdağ Lâhikası 2.

3- Son Şahitler 1. cilt.

4- Emirdağ Lâhikası 2.

5- A.g.e.

6- Ağabeyler Anlatıyor 1.

7- Bediüzzamanın İlk Talebelerinden Hatıralar.

8- Son Şahitler 1. Cilt.

9- Emirdağ Lâhikası 2.

Okunma Sayısı: 8917
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • nihat erdoğan

    21.10.2020 05:14:03

    harika

  • Musa

    1.10.2020 22:18:20

    Elinize sağlık çok güzel yazmışsınız

  • Rıdvan Ertuğrul

    1.10.2020 18:44:50

    Çok güzel bir yazı, tebrikler

  • Said Yüksekdağ

    1.10.2020 15:05:08

    Maşâallah, Adnan Menderes ve Üstad Bediüzaman arasında maddî menfaate dayanmayan bu ilişkiyi ve Menderesin bir İslâm kahramanı olduğunu hatıralarla süsleyerek ne güzel ifade etmişsiniz. İlk yazınızdan dolayı ayrıca tebrik ediyorum. Yazmaya devam inşâallah..

  • Abdurrahman AYDIN

    1.10.2020 01:06:11

    Araştırmaya dayalı ve bilgi dolu bu ilk yazınızdan dolayı tebrik ederim. 🙂

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı