1960 askerî darbesinden sonra kapatılan Demokrat Parti’den sonra Demokratlar yoluna Adalet Partisi ile devam etti.
12 Eylül 1980 askerî darbesi ile Demokratlar iktidardan uzaklaştırılarak demokrasiye darbe vuruldu. Demirel ve arkadaşları demokrasi mücadelesi vererek 1971’de meclisin açık kalmasını, 1980’de ise Büyük Türkiye Partisini kurarak yola devam etmek istediler, ama BTP kapatılarak Demirel ve arkadaşları Çanakkale Zincirbozan’da mecburi ikamete tabi tutuldular.
2 Haziran 1983 günü Necmi Abinin kırmızı Mercedes’iyle Zincirbozan’a yolculuk başlamış ve 9 saat sürmüştü. Arabada Necmettin Cevheri, Saadettin Bilgiç, Nahit Menteşe ve İsmet Sezgin vardı. DYP bu yolda kuruldu. Cevheri, yasakların kalkması için Demirel ile birlikte omuz omuza mücadele verdi, sonrasında da Demirel’in en yakın çalışma arkadaşı oldu.
7 dönem milletvekilliği, 3 dönem de bakanlık yapan Necmettin Cevheri, demokrat olan Şeyhanlı aşiretinin önde gelenlerinden Ömer Cevheri’nin oğludur. Babası 1950 öncesi tek parti döneminde yakınları ile birlikte önce Amasya, sonra da Adana’da zorunlu ikamete tabi tutuldu. Aşiret üyelerinin zarar görmemesi için “İlhan” olan soyadını babası “Şeyh Cevher”in adını soyadı olarak alır. Ömer Cevheri DP’den 1950 genel seçimlerinde Urfa Milletvekili olmuştu.
Bediüzzaman Urfa’ya geldiğinde göndermek isteyenlere tepki koyarak kalmasını sağlayan Demokrat Partisi İl Başkanı Mehmet Hatipoğlu, Necmettin Cevheri’nin dayısıdır. Genç bir avukat olarak dayısının yanında parti çalışmalarına katılan Cevheri’ye demokratlık babası ve dayısından geçti.
Cevheri, Bediüzzaman’ın “dindar ve dine hürmetkâr” dediği Demokratların dindar kısmındandır. Nur Talebelerinin samimi dostlarından ve dini bütün bir insandır. Mensubu olduğu şeyhi Şeyhanlı aşiretindeki yakın akrabalarından Yeni Asya cemaati içinde çok kişi var. Gazetemiz yazarlarından Cevher İlhan ile öğretim üyesi İlhan Cevheri bunlardan biridir.
Necmettin Cevheri 1963’te Adalet Partisi Urfa İl Başkanı olmadan önce CHP Urfa’da birinci parti, Adalet Partisi ise Yeni Türkiye Partisinin arkasından 3. Parti idi. Cevheri yaptığı çalışmalar ile AP’nin halkla bütünleşmesini sağladı. “Bicanlı, Şeyhanlı, Bucak, Karakeçili, Badıllı” gibi Urfa’da söz sahibi, birçok ailenin Adalet Partisini desteklemesini sağladı, aşiretleri bir arada tutmasından dolayı Demokratlar her dönem Urfa’da birinci parti olmuştur.
Büyük bir nezaket ve tevazu sahibi olan, Urfalıların deyişiyle “Necmi Emmi” tam bir halk adamıydı. Siyasetin içinde olduğu dönemde İlhan ve Cevheri ailelerini parçalanmadan demokrat çizgide tuttu. Abisi Şeref Cevheri Büyük Türkiye Partisinin kurucularından, akrabası Halil İlhan yıllarca DYP İl Başkanlığı yaptı. Oğlu İbrahim Cevher Cevheri de DYP Adana İl Başkanlığı ve Adana milletvekilliği yaptı. Necmettin Beyden sonra bu ailelerden siyaset yapanlar demokrat çizgiyi terk ederek AKP’den milletvekili oldular. Demokratlar Urfa’da yetim, öksüz kaldıklarından başarılı olamıyor.
Seksenli yıllarda Ceylanpınar’da görev yaparken Süleyman Demirel yakın arkadaşları ile birlikte Ceylanpınar Belediyesini ziyaretlerinde Necmettin Bey de vardı. DYP-SHP koalisyonunun ilk günlerinde Tarım Bakanı olarak Ceylanpınar Tarım İşletmesinde yaptığı toplantıda biz dikkatini çekmiş olmalıyız ki Necmettin Bey yakından ilgilenmişti.
Süleyman Demirel Urfa’ya ayrı bir önem verirdi, 1965 seçimlerinde Urfa’da “sizin bağınızı, taşınızı, kuşunuzu bilirim. Sen bu güzel ovada çamurlu suyu içerken ben bu temiz suyu içemem. Biz, susuzluğa, cehalete, imansızlığa, hürriyetsizliğe savaş açmışız” diyordu. Bu sevgi “GAP”ı doğurdu.
Siyasetin bilgesi Süleyman Demirel ve Necmettin Cevheri’den öğrenilecek çok şey var.