“Bilirsiniz ve biliniz: Bu dünyada, hususan uhrevî hizmetlerde en…”1 Mezkûr pasajda, ihlâs tanımındaki dokuz alt başlığın ehemmiyetine dikkat çekiliyor. Zira bu yaklaşım klasik olan “Allah rızası” tanımının çok ötesinde. Bu hitapla mevzûnun kıymetine daha iyi dikkat çekiliyor.
Daha önce bu tanımı duyan, okuyan ve kısmen yaşayanların “Bilirsiniz” hitabının muhatabı olduğu düşünülebilir. Zira, daha önce okuyanlar ilk defa bu satırları okuyandan hatırı sayılır farkları vardır. Bu hitap aynı zamanda bir iç muhasebeye de yol açar. Kişi, “Acaba gerçekten biliyor muyum?” ya da “ Ne kadarını biliyorum?” gibi soruları düşünmeye başlar. Ferdin iç dünyasındaki bu hesaplaşma aslında alacak daha çok yolunun olduğunun göstermesi açısından manidârdır. Yani, kişi allame de olsa hatta ihlâs risalesini binlerce kere okuyup müzakere de etse kendini yeterli görmeyecektir. Zira imanî mevzûlarda bir son nokta yoktur. Her okuyuşta sonsuz pencereden en az bir tanesinin açılması muhtemeldir.
“Biliniz” hitabı en baştaki muhataplarının bu satırları ilk defa duyan kişiler olduğu söylenebilir. “Biliniz” ifadesindeki zorunluluk cây-i dikkattir. “Bilseniz iyi olur” “Bilmekte fayda var” gibi tavsiye niteliğinde değilde mecburiyet gerektiren bir ifade istimal edilmesi yine konunun ehemmiyet ve kıymetinin ilgili muhataplarınca idrak edilmesine yöneliktir.
Zorunluluk bildiren ifadeler Risale-i Nur’da çok kullanılmaz. Bu sebeple zorunluluk ifade edilen pasajları çok daha dikkatli okunması elzemdir. Ayrıca mevzûnun ne kadar önemli olduğu da nazara verilir. İhlâs gibi alternatifi olmayan bir mevzû da bu hitabın kullanmasının hikmetli ve şuurlu bir tercih olduğu anlaşılır.
“Hiç bilenlerle bilmeyen bir olur mu?”2 ayeti kerimesi de meselemiz açısından son derece manidârdır. Zira bilmeden ya da çok eksik bilgiyle herhangi bir konuda konuşmak insanı çok yanlış yollara sevk eder. Mevzû hakkında malûmat arttıkça doğru konuşma ve yaşama ihtimalinin artacağı malûmdur. O halde doğru kaynaktan tam bilgiye almaya gayret etmek esastır ve elzemdir. Sonsuz hamd olsun ki Risale-i Nur pasajları doğru bilgiye ulaşma ve yaşama gayretinde olanlara mükemmel rehberlik ediyor.
“Bu dünyada, hususan uhrevî hizmetlerde” pasajı kafamızdaki şablonu temelden sarsar. Zira ihlâs gibi dinî bir terimin aynı zamanda dünyevî açılımlarının da olduğu nazara verilir. Dünyada ve dünyevî işlerde de ihlâs çok ehemmiyetlidir ki Risale boyunca bu mevzûya atıf yapılır. Elbette asıl maksat ve kullanılacağı yer uhrevî hizmetlerdir. İman ve Kur’ân davası olanlara her iki cihana yönelik misaller verilerek gerekli ikaz yapılır.
İhlâs tanımını oluşturan dokuz alt başlık “en” kelimesiyle başlaması da son derece mühimdir. En kelimesi aslında ilgili alt başlıklar noktasında zirve olduğunu ifade eder. Yani bu dokuz alt başlığın bir numarasının ihlâs olduğunu nazara verir. Daha açık ifadeyle “Bundan daha iyisi yok” mesajını muhataplarına verir. Rabbim cümlemizi bilirsiniz, biliniz, dünya, uhrevî hizmetler ve en kelimelerini hakkıyla anlayıp amel etmeyi ikram etsin. Amin!
Dipnotlar:
1-Lem’alar; s. 274; 2- Zümer Sûresi, 9.