Donald Trump’ın ikinci defa ABD Başkanı olmasının ardından “Gazze, Panama, Kanada, Grönland ve Uluslararası Ceza Mahkemesi” hakkında yaptığı açıklamalar uluslararası siyasetin gündeminde. Trump’ın açıklamalarına tepkiler de geliyor.
Çünkü Trump’ın, uluslararası ilişkilerin/sistemin mevcut konjönktürünün dışında veya ABD karar alma mekanizmalarını da muhtemelen dikkate almayan, daha çok “ben merkezli” beyanatları eleştirilerin sebebi.
Trump’ın 10 Şubat 2025’te Fox News’te, Gazze Planı’nın muhtevasındaki “Gazze’deki Filistinlilere Mısır ve Ürdün’de yaşam alanları inşa etme, burada ikamet edecek Filistinlilerin Gazze’ye geri dönme haklarının olmayacağı, Gazze’yi devralacağını, Gazze’nin sahibi ben olacağım, Gazze’nin gelecek için emlak geliştirme planı olarak düşünülmesi ve güzel bir toprak parçası olacağı” ifadeler dikkat çekiyor.
Aslında Trump, öne sürdüğü Gazze Planı’yla eleştirilse de, bu planı’nın altyapısı eski Başkan Joe Biden döneminde, Hindistan’ın başşehri Yeni Delhi’de 9-10 Eylül 2023 tarihlerinde gerçekleştirilen G-20’nin 18. zirvesinde hazırlanmıştı. G-20 zirvesinin en önemli gündeminden biri de şüphesiz Hindistan-Suudi Arabistan-ABD’nin “Hindistan, Ortadoğu ülkeleri ve Avrupa’yı birbirine bağlayan yeni bir demiryolu ve deniz yolları ağı” projesini ortaya atmasıydı. ABD’nin bu projeyle, Çin’in Kuşak-Yol Girişimi’ne alternatif oluşturmaya çalıştığı biliniyor (Yeni Asya, 14.09.2023, G-20 Zirvesi).
HAMAS’ın 6 Ekim 2023’te İsrail’e saldırıları sonrasında, İsrail’in 7 Ekim 2023’te başladığı Gazze’yi işgali hâlen devam ediyor (Yeni Asya, 10.10.2023, HAMAS’ın Aksa Tufanı).
İsrail’in Gazze’de ısrarla sürdürdüğü işgalin perde arkasındaki unsurlardan birinin Hindistan-Ortadoğu-Avrupa Ekonomik Koridoru Projesi (HOAEKP) olduğu iddialar arasında. HOAEKP’in ticarî yollarının güvenliğinin sağlanması hususunda, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) Yemen’deki Husiler’in Kızıldeniz’deki ticarî ve askerî gemilere saldırıları ve olası riskini azaltmak için, “Suudi Arabistan ve Ürdün üzerinden alternatif bir karayolu projesi üzerinde İsrail’le görüşmelerde bulundukları” da basına yansımıştı (Yeni Asya, 02.03.2024, İsrail’in, Gazze’yi Kara ve Deniz Yoluyla İşgali/İhlali).
Bununla birlikte dönemin ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken da işgalin başladığı 7 Ekim 2023’ten, Hamas’ın 5 Mayıs 2024’e kadar geçen sürede, 7 defa Ortadoğu gezisi düzenlenmişti. Blinken’ın gezilerindeki amaçlarından biri de “Pentagon’un yardımları için Gazze’de geçici liman inşaatı, Gazze’ye gıda, acil durum, insanî yardım malzemelerinin girişine izin verilmesi” hususundaki girişimlerdi (Yeni Asya, 12.05.2024, İsrail-Hamas Anlaşması, Ne Kadar Gerçekçi?).
Ancak Gazze’de yardım amaçlı liman inşaatının geçici olmadığı ve limanın uluslararası ticarete uygun şekilde yapıldığı, yabancı basında da birçok kez yazıldı. ABD tarafından Gazze’de yapımı süren limanın, HOAEKP’in en önemli nakliye merkezlerinden biri olduğu kaydediliyor.
Diğer taraftan Levant Gaz Sahası isimli bölgede konumlanan Gazze’nin kıyılarında ise, British Gas (Birleşik Krallık Gaz) firması 1999’da Gazze deniz sahasında doğalgaz rezervinin 1,1 trilyon kübik fit tahmin ettiğini açıklamıştı. Aynı yıl British Gas firması ile Filistin Yönetimi arasında Gazze deniz sahasını işletmek için imzalanan sözleşmenin üzerinden 25 yıl geçmesine rağmen, İsrail terörizmin finansmanına aktarılacağını ileri sürerek bu gelirin Filistin’e verilmesini engelliyor (Yeni Asya, 27.02.2024, İsrail, Gazze’nin Doğalgazının Peşinde mi?).
ABD de kuvvetle muhtemel Gazze’nin doğalgazının peşindedir. Trump, HOAEKP limanı ve doğalgaz rezervlerinden olsa gerek, gayrimenkul şeklinde değerlendiriyor. Halbuki Gazze, Filistinlilerin vatanıdır. Trump’ın gayrimenkul sahası değil.