"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

BRICS’i nasıl anlamalıyız?

Şükrü BULUT
18 Ekim 2024, Cuma
BRICS meselesi efkâr-ı ammemizde, henüz tartışılmaya başlandı. Ukrayna’daki savaş ve ABD ile ticaret anlaşmazlığı içindeki Çin’den dolayı, zihinler hayli karışık.

Bu beş harfin, beş ülkenin isimlerinin ilk harfleri olduğunu biliyoruz (Brezilya, Rusya, Hindistan  Çin ve Güney Afrika). Bu kısaltılmış ismin, söz konusu ülkelerin ekonomi ittifakını ifade ettiğini söyle-diğimizde mana eksik kalmış olur. Zira bu ortaklığa AB gibi bakamayız. Ancak bu ittifaka, küresel soygunculara ve tahripçilere karşı, söz konusu ülkelerin bir dayanışması olarak bakmak daha doğru olur. Burada, detaylı ve mükemmel bir organizasyon olmadığından, bütün ülkeler her türlü siyasî ve iktisadî faaliyetlerinde serbesttirler. ABD ve AB üzerinden dünyayı talan eden ve hatta hırsızlıkla geçinen küresel bir çeteden korunmak üzere bir tedbir nazarıyla bakmak da mümkündür.

Halkları fakir ve nüfusları yoğun olan bu ülkelerde, demokrasinin yeterince büyüyüp serpilemediği bir hakikattir. Batı demokrasilerinin boşluk ve imkânlarından istifade ile dünyayı sömürenlere karşı, bu fukara ülkeler bir dayanışmaya gitmişler ve diğer mağdurlar da bunları takip ediyorlar.

Küresel soygunun en büyük aktörlerinin ABD’li Neoliberaller olmalarının sebebi üzerinde durmak gerekiyor. Bu önemli soruların cevaplarını, Yeni Asya Araştırma Merkezi’nin neşrettiği Doların Efendileri çalışmasında bulabiliriz. Mevzunun genişliği ve hadiselerin tarihî derinliği, konuyu burada anlatmamıza imkân vermiyor. ABD’nin dünyaya dikte ettiği para birimi Dolar’ın mahiyeti ve tarihçesi çalışmada genişçe anlatılıyor. Her türlü hırsızlığa, soyguna ve entrikaya müsait bir şekilde kurulmuş Amerika’daki Federal Banka ve bu bankanın ortakları olan Avrupalı Yahudî sermayedarlarının tarihçeleri bilinmeden, BRICS ile ilgili anlatılacaklar havada kalır. Bu küresel soyguncuların eski dünyadan yeni dünyaya taşıdıkları IMF’nin, Dünya  Bankası’nın ve diğer bazı iktisadî organizasyonların, millî devletlerin ve fukara halkların lehine çalışmayıp talanda ve yağmada kullanıldıkları ispatlı olarak bilinmeden, BRICS’le ilgili hâkim medyadaki haberler ve bilgiler, tek taraflı propagandadan öteye geçmez. 

Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’nı finanse eden söz konusu sermaye-darların, 21. Yüzyıl’ın başında destekledikleri Afganistan, Irak, Suriye ve Ukrayna savaşlarıyla hangi menfaatleri hedeflediklerini de bilemeyiz. Bu küresel hırsızların Ukrayna Savaşı’nı bahane ederek hangi amacı esas aldıklarını tesbit etmek için, bilhassa muhalif medyada yazılıp çizilenleri takip etmek gerekiyor. ABD’nin ve AB’nin Ukrayna’ya sağladıkları on milyarlarca dolar kıymetindeki silahların parasının, bu haramilerin ABD’de ve AB’de el koydukları yüz milyarlarca dolar olduğunu kimse bilmiyor (Amerika’da yüz milyar, Avrupa Birliği’nde iki yüz yirmi milyar dolar). Amerika’daki savaş lobileri, yalnızca Rusya halkının servetine el koymuyor, AB’nin tepesine taşıdıkları von den Leyen gibi elemanlarıyla, başta Almanya olmak üzere AB’nin de kasalarını boşaltıyorlar. Dünyanın ihracat şampiyonu büyük Almanya ekonomisinin yirmi basamak gerileyerek yakın tarihinin en kötü zamanlarını yaşaması ve Almanya’ya bağlı olarak Euro’nun tekrar kuşatma altına alınması, söz konusu Neoliberal soyguncularının küresel çalışmalarının neticesidir.

Türkiye’nin BRICS’e olan ilgisi, bu küresel eşkıyanın korkusundandır. Emevî Camii’nde Cuma’yı kılmak üzere yola çıkan AKP’li kurmayların Vladimir Putin’e yakalanmaları hikâyesini biliyorsunuz. Cumhurbaşkanımız yüz seksen derece Putin’e döndüğünde, BOP eş-başkanlığı yine devam ediyordu. Yani BRICS’e üye olduğumuz halde, ABD ve AB ile olan münasebetlerimizi hiçbir şey olmamış gibi devam ettirebiliriz. Zira BRİCS’e itiraz edecek Kamala Harris, Macron ve von den Leyen gibi Neoliberal siyasetçileri, üye  ülkelerin halklarından ziyade kendi halkları protesto ediyorlar. Halka rağmen ve halk için olan Neoliberallerin bütün bu iktisadî cinayetlerini, “dolar” üzerinden yaptıklarını bilen millî devletler;  elbette farklı para birimlerine, banka sistemlerine, yeni kredi biçimlerine ve ekonomi anlayışlarına yöneleceklerdir. Dünyadaki siyasî ve iktisadî değişmeleri yeni paradig-malarıyla okuyamayanlar, genellikle dünkü anlayışların çukurlarına düşüyorlar. Avrupa Birliği içinde, bu demokrasi ve insani değerler karşıtı siyasetçilere itiraz eden milyonlar meydanda iken, kimsecikler BRICS üyeliğinden bir başka ülkeyi sorumlu tutamaz.

BRİCS üyelerinin ekserî ticaretlerini AB ülkeleriyle yapmaları, BRİCS’in Demokratik BATI veya AB ile yapması da, global soygun-cuların BRİCS‘i antidemokrat birlik gösterme propagandasını çürütüyor.

Kaldı ki BRICS bir kaçıştır, henüz çare değil. Federal Banka’nın dolar üzerinden sömürüsüne, daha önce bankanın şefi iken şimdi Kamala Harris’in maliye bakanlığını yapan YELLAN gibilerin soygunundan bir kaçıştır. Artık ABD’nin; demokrasi uğruna “doların efendileri” ile mücadeleden başka şansları kal-mamıştır. BRİCS üyeleri de bu gerçeği biliyorlar. ABD demokrasisi, 1832’de olduğu gibi, bankaları demokratik mağlubiyete düçar edecek bir Andrew Jakson çıkarmak zorundadır. 

Okunma Sayısı: 1169
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    18.10.2024 23:42:51

    ..."Sizin cebren böyle ehl-i imanı mimsiz medeniyete sevketmekteki maksadınız, eğer memlekette asayiş ve emniyet ve kolayca idare etmek ise, kat'iyyen biliniz ki; hata ediyorsunuz, yanlış yola sevkediyorsunuz. Çünki itikadı sarsılmış, ahlâkı bozulmuş yüz fâsıkın idaresi ve onlar içinde asayiş temini, binler ehl-i salahatin idaresinden daha müşkildir. İşte bu esaslara binaen ehl-i İslâm, dünyaya ve hırsa sevketmeye ve teşvik etmeye muhtaç değildirler. Terakkiyat ve asayişler, bununla temin edilmez. Belki mesaîlerinin tanzimine ve mabeynlerindeki emniyetin tesisine ve teavün düsturunun teshiline muhtaçtırlar. Bu ihtiyaç da, dinin evamir-i kudsiyesiyle ve takva ve salabet-i diniye ile olur." Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Lemalar - 122

  • S.topuz

    18.10.2024 23:41:21

    ..."Âyâ zanneder misin; bu milletin fakr-ı hali, dinden gelen bir zühd ve terk-i dünyadan gelen bir tenbellikten neş'et ediyor. Bu zanda hata ediyorsun. Acaba görmüyor musun ki, Çin ve Hind'deki Mecusi ve Berahime ve Afrika'daki zenciler gibi, Avrupa'nın tasallutu altına giren milletler bizden daha fakirdirler. Hem görmüyor musun ki, zarurî kuttan ziyade müslümanların elinde bırakılmıyor. Ya Avrupa kâfir zalimleri veya Asya münafıkları, desiseleriyle ya çalar veya gasbediyor."... Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Lemalar - 122

  • irfan

    18.10.2024 23:32:57

    Yeni bir kubbe kuruluyor zalimlere karşı kurulan bu kubbe geçmişteki Çin seddi gibi çare arayanların sığıngahı oluyor.farkında olanlara inşallah

  • İsmail özdemir

    18.10.2024 17:02:41

    Yazınızı tebrik ediyorum.Bu blok hak.Dahada geniş bilgilere ihtiyaç var diye düşünüyorum.

  • Ergin

    18.10.2024 14:38:31

    Deccaliyetin mahiyetini nurlardan öğrenememiş insanlar, BRİCSi Çin ile alakalı bir ittifak zannediyorlar. Bu konuyu biraz daha açıkça yazarsanız, zihinlerdeki belirsizliği gidermiş olursunuz.

  • Burhan

    18.10.2024 13:15:52

    Selamünaleyküm hocam Brichs in kurucusunun İngiliz bir iktisatçı olması ve güneyafrikanında kurucularından olması haliyle insanların mahiyetini anlamasını zorlaştırıyor,lakin ekonomik istibdat a karşı kurulmuş olması bizi haliyle taraf olmaya sevk ediyor istibdat hangi sürette gelirse gelsin düsturu ile bizde doların efendilerine bir şamar atmamız icab ediyor.

  • Mehmet

    18.10.2024 12:36:42

    Küresel dinsizlere karşı Zorda kalan AB gibi bir birliğin BRICS’le demokrasi ve ekonomideki ittifakı fena mı olur.

  • Mehmet

    18.10.2024 11:59:36

    Şahane ben de aynen senin gibi düşünüyordum; yazın ile aynı paralelde küresel dinsizlik akımına karşı BRICS gibi oluşumların olması şart ve denge o tahribi durduracak AB gibi kuruluşlar .Lakin çoğu bakışa göre bu oluşumda güya demokrasi yok yalnız şu unutulmamalı ki bu tür demokrasi düşmanlarına karşı birlik o paktları da demokrasiye itebilir ve sahip çıktırabilir.Cenab-ı hak zalimlere karşı kimi karşı çıkaracağını en iyi o bilir.

  • Nur

    18.10.2024 11:11:46

    AB ile en fazla işbirliği halindeki ülkeler bu ülkeler değil mi?

  • Süleyman

    18.10.2024 10:57:54

    Yazı için Allah razı olsun, önemli ve güncel bir mesele. Küreselcilere karşı milli ekonomilerin dayanışması kelimesi daha uygun değil mi? Açıklarsanız seviniriz

  • Mustafa-kemal

    18.10.2024 09:53:13

    Brics isimli oluṣum bir tepki hareketidir.sovyet rusyanin dagilmasindan sonra acelece kurulmuṣtur.felsefik temeli zayiftir.eu isr uzun zaman düṣünülmüṣtür.dini temeli vardir ve saglamdir.müslümanlar açisindan eṣit mesafededir.birisi birinden iyi ve avantajlidir.günümüzdeki siyasi ve ekonomik durumda abd ve EU azginligini frenlemek icin ehveni ṣerdir.uzun vadede EU avantajlidir.türkiye müslümanlari osmanlidan beri batiya yaklaṣmiṣtir.atatürk türkiyesi dahi batiya yaklaṣmiṣtir.hemde cumhuriyet kuruldugu yillarda türkiye adeta bati iṣgalinde oldugu halde.

  • Ahmet said

    18.10.2024 08:58:35

    Ahirzamanın dehşetli fitnesinin önünde, müstakil devletlerin duramayacağını artık biliyoruz. Yarın BRİCS gibi başka global ekonomik-siyasi dayanışma paktları da oluşacaktır. Bekleyelim görelim. Yazarımızın yakaladığı noktalar önemli. Tebrik ediyorum, Allah razı olsun.

  • Hüseyin T

    18.10.2024 08:54:42

    Küreselleşme ile birlikte ademoğlu her ne kadar birbirlerine yakınlaştıysa da bir o kadar birbirinden uzaklaştı. yalnızlığa, hastalığa, çaresizliğe iklim değişikliğine ve yoksulluğa yakalandı.Gün geçtikçe temiz havaya suya ve toprağa ve gıdaya hasret kaldı. Kapitalizm ve neoliberalizm kürei arzdaki kaynakları hızla tüketti ve ekosistemi geri getirilemez düzeltilemez bir oranda kalıcı olarak bozdu..Kürei arzın fabrika ayarlarına dönmesi imkansız hale geldi . Yerel virüsler ve hastalıklar mallarla birlikte kıtaları şehirleri köyleri dolaştı.. Küresel ve yerel kapitalistler ile neoliberallerin dinleri dilleri kıtaları ve renkleri farklı olsa davranış tutum ve alışkanlık olarak birbirlerine çok benzerler.. Dünyanın eski haline dönmesi imkansız, kürei arz canlı bir gezegenden ölü bir gezegene hızla ilerliyor..

  • Pelin Kurukahveci

    18.10.2024 08:49:30

    Demokrasinin sınırsız hevesatın tatmini için bir araç olduğunu iddia edip insanları aldatanlardan kurtulmamız lazım. Demokrasi islamın emirlerini uygulamak için olmalı.

  • Semanur Tunoğlu

    18.10.2024 08:42:04

    Kapitalist sistem dünyanın iliklerini emiyor. İslamın ortaya koyduğu iktisadi bir sisteme geçilmeden rahata eremeyiz. Demokrasiler kapitalist sisteminin yürütücü aparatı haline getirilmiş durumdadır. Böyle giderse Demokrasiler de ölmeye mahkumdur.

  • Mustafa Said Kara

    18.10.2024 07:47:05

    Allah razı olsun hocam. Hiç böyle düşünmemiştim bu konuyu.

  • Hüseyin Yılmaz

    18.10.2024 07:09:35

    Andrew Jackson'ı dan da bilgi verilirse daha güzel olur.

  • S.topuz

    18.10.2024 02:59:32

    "Evet kardeşlerim; bu zamanda öyle dehşetli cereyanlar ve hayatı ve cihanı sarsacak hâdiseler içinde, hadsiz bir metanet ve itidal-i dem ve nihayetsiz bir fedakârlık taşımak gerektir. Evet يَسْتَحِبُّونَ الْحَيَاةَ الدُّنْيَا عَلَى الْاٰخِرَةِ âyetinin sırr-ı işarîsiyle; âhireti bildikleri ve iman ettikleri halde, dünyayı âhirete severek tercih etmek ve kırılacak şişeyi bâki elmasa, bilerek rıza ve sevinçle tercih etmek ve âkıbeti görmeyen kör hissiyatın hükmüyle, hazır bir dirhem zehirli bir lezzeti, ileride bir batman safi lezzete tercih etmek, bu zamanın dehşetli bir marazı, bir musibetidir. O musibet sırrıyla, mü'minler dahi bazan ehl-i dalalete tarafdar olmak gibi dehşetli hatada bulunuyorlar. Cenab-ı Hak ehl-i imanı ve Risale-i Nur şakirdlerini bu musibetlerin şerrinden muhafaza eylesin, âmîn." Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Sikke-i Tasdik-i Gaybi - 196 🙌🌹🤲🌹❤☝️🌙😪😭😥😡😤🕊🕊🕊🌍🇪🇺🇹🇷🇵🇸🇵🇸🇵🇸

  • S.topuz

    18.10.2024 02:45:36

    "Evet o ecnebilerin, canavarlar gibi yaptıkları muamele ve zulümler, İslâm dünyasında, hürriyet ve istiklal ve ittihad-ı İslâm cereyanını da hızlandırmıştır. Nihayet, müstakil İslâm devletlerinin teşkilini intac etmiştir. İnşâallahü Teâlâ, Cemahir-i Müttefika-i İslâmiye de meydana gelecek ve İslâmiyet, dünyaya hâkim ve hükümran olacaktır. Rahmet-i İlahîden kuvvetle ümid ve niyaz ediyoruz." Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Sözler - 771 😪😭😥🌹🤲🌹❤☝️🌙😪😭😥😡😤🕊🕊🕊🌍🇪🇺🇹🇷🇵🇸🇵🇸🇵🇸

  • Necati

    18.10.2024 02:13:54

    Ukrayna savaşını çıkararak dünyayı fesada veren Putin'i ABD'nin hatalarını bahane ederek temize çıkarmaya çalışmak hangi aklı ürünü olabilir. İstibdat ile idare edilen ülkerin ittifakının insanlığa faydadan çok zarar getireceğini bilemeyecek kadar bu gazetenin mudakkik okuyucularını ve gerçek sahiplerini kimse enayi yerine koyamaz. Böyle yazılar bu gazete de nasıl yayınların. Yeter artık Diktatör heveslisi ve Yahudi İsrail'in en büyük dostu Tramp'ı açıkça destekleyen, diktatör Putin ile komünist Çin ve diğer diktatörlerin kurdukları ittifaka methiyeler düzen sayın yazar neyin peşindedir.

  • Demokrat Avrupa

    18.10.2024 01:37:21

    Ülkelerini global dinsizlik cereyanlarından koruma amaçlı kurulan BRİCS elbette AB ile kıyaslanamaz. AB’nin kuralları ve işleyişi zamanla gelişmiştir ve kanunlarla sabitleşmiştir. İkinci cihan harbi sonrası dinsizlik cereyanın karşısında İsevi ruhanilerin öncülüğünde AB şekillenmiştir. Zamanla AB’nin ve ABD’nin içine sızan global dinzislik adına hareket eden elemanlar AB’nin ve ABD’nin asli vazifesini yerine getirmemesi için bütün enerjilerini harcamaktadırlar. Doların da bununla beraber bir tahribat silahı olarak kullanıldığı bir ortamda mağdur olan ülkeler aralarında ki dayanışmayı artırarak aynı safta yer almak mecburiyetinde kalmışlarıdır. Bu oluşumun adı da BRİCS’tir…

  • Salih

    18.10.2024 00:08:38

    Kaleminize sağlık. BRİCSi AB ye alternatif göstermek isteyenleri inşallah uyandıracaktır.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı