"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yenidoğan bebek cinayetleri ve Kemalizm…

Şükrü BULUT
28 Ekim 2024, Pazartesi
Dehşetin tarifi nasıl yapılır ki… Yıllarca ve aylarca çocuk bekleyen annelerin ellerinden hunharca kaçırılan bebeklerinin, doktor kıyafeti içindeki canilerce öldürülüşünün tasviri mümkün mü?

Hayatın merkezine; materyali, menfaati ve maddeyi koymuş, bunlara tapan, yirmi beş sene mektebe gitmiş diplomalı katillerden bahsediyoruz.

Ve insanın hayatı karşılığında para kazanan hastaneleri konuşuyoruz. Hem vicdansız, hem ahlâksız,  hem de canavarlara dönüşmüş işletmecilerden söz ediyoruz.

Bu cinayetlerin, bir yalandan ibaret olan “serbest piyasa ekonomisi” safsatasıyla olan alâkasını, inşaallah bir başka yazımızda ele alalım. Küreselcilere teslim olmuş ve sağlık sistemini bu global çeteye (DSÖ) teslim etmiş hükümetin yanlış, eksik ve ihanete varan fiilleriyle ilgili konuşmayı da şimdilik erteleyelim. Ancak; “Allah” denildiğinde, “din” denildiğinde, “vicdan” denildiğinde, “ahlâk” denildiğinde ve “insaniyet” denildiğinde başları tavana çarpan Kemalistlerin bu cinayetle olan iç içeliğini birlikte mütalâa edelim.

İlhamlarını gökten inen vahiylerden değil, yerdeki bilimlerden alan Kemalistleri konuşacağız. 12 Eylül İhtilâli’ni global Marksistlerle birlikte yapıp, ülkemizin başına ANAP’ı, AKP’yi ve diğer yerli Neoliberalleri musallat ettikten sonra; medyalarında Özal ve Erdoğan aleyhtarlığı yapan münafık Kemalistleri kastediyoruz. Kırk seneden beridir çürümesine yardımcı oldukları ülkenin hâlini millete şikâyet eder görünen çok yüzlü yüzsüzlerden…

Ve global sosyal Marksistlerle birlikte hazırladıkları programlarla, hipnoza muvaffak oldukları millete, Atatürkçülüğü kurtuluş gösterme pişkinliğindeki Marksist Kemalistlerin altında saklandıkları o siyah ve iğrenç örtüyü kaldırmadan Türk milletine ne rahatın, ne demokrasinin, ne sosyal refahın ne de barışın mümkün olamayacağını, yeni doğan bebekleri  vahşice öldüren çete hadisesi  milletimize göstermiş oldu.

Atatürk ilkelerinin ve Kemalist eğitimin, toplumumuzu getirdiği yer burası… Kur’ân’ı ve Peygamber’i (asm) mekteplerden ve ders müfredatlarından dışlayarak yetiştirdiğimiz başarılı çocuklarımızın hikâyelerinden bir kesit. Tıpkı 1968 kuşağının adam öldüren ve banka soyan Marksist çocukları gibi… Bebek katilleri Marksist doktorlar, dünün zakkum gibi meyvelerini aratmadılar… Allah’ın insanı yaratmadığını zanneden ve her şeyi tabiattan ve tesadüften bilen insanda, yaratılanlara sevgi ve insana merhamet/şefkat olur mu hiç… Yaratan’dan ötürü yaratılanı sevme düşüncesinden mahrumca yetişmiş hemşireler, ebeler, işletmeciler ve patronlar… İnsanlığın bittiği noktada birleşen vicdansızlar koalisyonu… 

Okuyucularımız, başlığımızdan hareketle Kemalizm’e tarafgirane dokunduğumuzu zannetmesinler. Hadiseleri tarihî süreçler, irtibat zincirleri ve sebeplerin silsileleri ile bütünlük içinde tahlil ettiğimizde yolumuz; önce Atatürkçülük namıyla, kahraman ordumuzu alet edilerek yapılan 12 Eylül İhtilâli’ne çıkıyor. Sonra özelleştirme adı altında, milletin temel ihtiyaçlarını kapitalistlere peşkeş çeken sosyal politikaların sahiplerini düşünüyoruz. Sağlık ve eğitim gibi insanımız için olmazsa olmaz iki ihtiyacı, para karşılığında satılığa çıkaran ANAP ve AKP gibi müteahhit yapıyı sorgulamadan edemiyoruz. Mesele demokratik sistemlerdeki millet murakabesinden çıkınca, işte bu kırk senelik dönemde dinsizce yetiştirilmiş doktorlar ve hemşirelerden bu noktaya ulaşmış oluyoruz.

Yeni doğan bebekleri imha edecek kadar hayata düşman bir hekimi hayal etmek elbette imkânsız görünüyor. Gel gör ki, Kemalizm inançlarıyla büyümüş ve semavî dinlerle problemleri olan gençler için bu işin ortası yoktur. Ya inanmak ya da Allah’a iman ile mücadele etmek… Bu da anarşizme/terörizme düşürüyor, gençleri… Çeyrek asır boyunca mektebe/üniversiteye gitmiş olsa bile, Allah’a inanmadığından yaratılışa da inanmıyor ve yaratılanlara da kıymet vermiyor. Ruhundaki kargaşayı bu şekilde dışa vuruyor, Kemalist/Marksist gençlik… 

12 Eylül ile bütün hükümetlerin beslemesi hâline gelmiş Atatürkçülüğün, hâlâ kurtuluş yolu olarak millete propaganda edilmesi; en az bu bebek cinayetleri kadar dehşetli bir hâl olmalı. Allah’a inanmayı reddeden, Peygamber’e (asm) -haşa- çöl bedevîsi diyen, İslamiyet’in insaniyete bakan bütün güzelliklerini milletten saklayan ve sosyal Marksizm’i Atatürkçülük perdesi altında; AKP’den bıkmış kitlelere pazarlayan Atatürkçülerin, Siyasal İslâmcılarımızın işverenleri olduğunu milletimize anlatana kadar, geleceğimiz olan bebeklerimizin katillerinin mahiyetlerini anlatmaya gayret edeceğiz, inşaallah…

Okunma Sayısı: 1675
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Rehanur

    29.10.2024 22:54:19

    Mükemmel bir tesbit. Geri dönüşü mümkün mü inanmak zor. Sizden ihtilallerin aile hayatına nasıl zararlar verdiğini de anlatmanizi bekleyelim hocam.

  • Hikmet

    28.10.2024 14:25:01

    Çok boyutlu ele aldığınız bu konuyu açmanız lazım. Atatürkçüllerden cehennem ve zebanilerden daha çok korkan, menfaat zebunu akp lilerin halkın başına getirdiklerini daha çok yazmalısınız.

  • Hakan

    28.10.2024 10:52:38

    Bu zamanda yüksek sesle milletime duyurmam gerek olan bir gerçeği dobra yazmışsınız. “Ve global sosyal Marksistlerle birlikte hazırladıkları programlarla, hipnoza muvaffak oldukları millete, Atatürkçülüğü kurtuluş gösterme pişkinliğindeki Marksist Kemalistlerin altında saklandıkları o siyah ve iğrenç örtüyü kaldırmadan Türk milletine ne rahatın, ne demokrasinin, ne sosyal refahın ne de barışın mümkün olamayacağını, yeni doğan bebekleri vahşice öldüren çete hadisesi milletimize göstermiş oldu.”

  • A. Yılmaz

    28.10.2024 10:30:27

    Kemalist eğitim sistemi gençliğin imanının önündeki rn büyük tehlikedir.

  • Murat Aslan

    28.10.2024 09:13:39

    İşveren (Kemalistler)-Müteahhit(ANAP,Siyasal İslamcılar), Sosyal Marksizm-Atatürkçülük ilişkilerinin daha fazla işlenmesi gerektiğini düşündüren yazınız için teşekkürler.

  • S.topuz

    28.10.2024 07:16:04

    ..."Nev'-i beşerin hayat-ı içtimaiyesiyle alâkadar olan içtimaiyyun ve ahlâkiyyunların kulakları çınlasın! İşte iman-ı âhiretin binler faidelerinden işaret ettiğimiz beş-altı numunelerine sairleri kıyas edilse kat'î anlaşılır ki; iki cihanın ve iki hayatın medar-ı saadeti yalnız imandır."... Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Asa-yı Musa - 45 😪😭😥🙌🌹🤲🌹❤☝️🌙😪😭😥😡😤🕊🕊🕊🌍🇪🇺🇹🇷🇵🇸🇵🇸🇵🇸

  • S.topuz

    28.10.2024 07:13:25

    ..."Buna kıyasen, memleket dahi bir hanedir ve vatan dahi bir millî ailenin hanesidir. Eğer iman-ı âhiret bu geniş hanelerde hükmetse, birden samimî hürmet ve ciddî merhamet ve rüşvetsiz muhabbet ve muavenet ve hilesiz hizmet ve muaşeret ve riyasız ihsan ve fazilet ve enaniyetsiz büyüklük ve meziyet o hayatta inkişafa başlarlar. Çocuklara der: "Cennet var, haylazlığı bırak." Kur'an dersiyle temkin verir. Gençlere der: "Cehennem var, sarhoşluğu bırak." Aklı başlarına getirir. Zalime der: "Şiddetli azab var, tokat yiyeceksin." Adalete başını eğdirir. İhtiyarlara der: "Senin elinden çıkmış bütün saadetlerinden çok yüksek ve daimî bir uhrevî saadet ve taze, bâki bir gençlik seni bekliyorlar. Onları kazanmağa çalış." Ağlamasını gülmeye çevirir. Bunlara kıyasen cüz'î ve küllî herbir taifede hüsn-ü tesirini gösterir, ışıklandırır." Asa-yı Musa - 45

  • S.topuz

    28.10.2024 07:07:35

    ..."Hem herbir şehir kendi ahalisine geniş bir hanedir. Eğer iman-ı âhiret o büyük aile efradında hükmetmezse; güzel ahlâkın esasları olan ihlas, samimiyet, fazilet, hamiyet, fedakârlık, rıza-yı İlahî, sevab-ı uhrevî yerine garaz, menfaat, sahtekârlık, hodgâmlık, tasannu, riya, rüşvet, aldatmak gibi haller meydan alır. Zahirî asayiş ve insaniyet altında, anarşistlik ve vahşet manaları hükmeder; o hayat-ı şehriye zehirlenir. Çocuklar haylazlığa, gençler sarhoşluğa, kavîler zulme, ihtiyarlar ağlamağa başlarlar. Buna kıyasen, memleket dahi bir hanedir ve vatan dahi bir millî ailenin hanesidir. Eğer..." Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Asa-yı Musa - 44 😪😭😥🙌🌹🤲❤☝️🌙

  • Demokrat Avrupa

    28.10.2024 01:05:25

    Materialist felsefeyi topluma aşılayan dinsiz Kemalist sistem toplumdaki bütün menfi sonuçları dindarlara ve dini cemaatlere vermeye çalışıyor…Gerçi münafıkane hareketlerden başka ne beklenir ki? Aldatma ile iş görenlerin söylemleri ve eylemleri kıyaslandığında baştan sona bir uyuşmazlık, hatta 180 derecelik zıtlıklar görülecektir…Halbuki toplumda ki ahlaki çöküntünün asıl sorumluluları Kemalist sistemin kendisi olduğu gibi, bu sistemin ömrünü bilinçli veya bilinçsiz uzatanlardır…

  • Mustafa Said Kara

    28.10.2024 00:45:09

    Kemalistler her şeyde olduğu gibi bu cinayeti de islamcıların üzerine yıkmaya çalıştılar.

  • Salih

    28.10.2024 00:33:17

    Kemalizmin mahiyetini gizleyen dindarlara ve milliyetçilere veyl olsun. Şimdi ayırsınlar pirincin taşını. Kaleminize sağlık hocam.

  • Hüseyin

    28.10.2024 00:29:24

    Çok doğru ağabey. İnsan bir kere bozuldu mu? İsterse otuz sene mektebe gitmiş oldun.

  • Hüseyin T

    28.10.2024 00:24:33

    Yüzyıllık keyfi,cebri ve küfri kamalist sistem nersinden bakarsanız her tarafı pelte pelte dökülüyor. Müslüman ahaliye zorla dayatılan bu deli gömleği artık devrini tamamen tamamlamasina rağmen, ihtilaller ve neocon küresel güçlerin ve çetelerin desteği ile varlığını devam ettiriyor. Yenidoğan bebeklerin hunharca katledilmesi bile toplumu hiç şaşırtmıyor ve dehşete düşürmüyor ne yazık ki... Çünkü toplumun hiçbir hassasiyeti kalmamış. Öyle bir zaman diliminde yaşıyoruz ki,yerin altı yerin üstünden daha hayırlı duruyor. En yukarıdan en aşağıya kadar herkes batan geminin malları gibi hayasızca saldırıyor. Hiç ama hiçbir değer yargısı kalmamış. Tam bir fetret döneminde yaşıyoruz adeta...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı