Bu yıl 7.’si düzenlenen Mersin CNR Kitap Fuarı’nda yine yerimizi almanın mutluluğunu yaşadık.
Önceki senelere nazaran tüm olumsuzluklara ve eksikliklere rağmen daha koordineli ve iş birliği içinde, bir önceki sene fuarda olamamamızın telafisini yaptık. Herkesin fikrini ve davasını kitaplara döktüğü demokrasi pazarında yine çok renkli sahnelere şahitlik ettik. Kaderin cilvesi olarak her fuarda standlarımızın diğer dava mensupları ile karşı karşıya geldiği senaryo kıyamete kadar sürecek olan süreci bir kez daha idrak ettirdi.
Standımızın klasik haline gelen görselleri ile yine önyargıları parçalarcasına davamızı ilan etmeye devam ettik. Şimdi bu 9 günlük süreçte hem fedakar şefkat kahramanı hanım kardeşlerimizin, hemde bizlerin yaşadığı müsbet olayları sizlere aktarmak istiyoruz.
1- Kitapların pahalılığından ve yayınevlerinin katılımının azlığından yakınan bir misafire hediye ettiğimiz kitap vesilesi ile Risale-i Nur’ları inceledikten sonra bu güzelmiş deyip çanta boy Gençlik Rehberi alması.
2- Fuarda neredeyse hiçbir yayınevinin indirim bile yapamadığı süreçte cemaatimizin hediye etmek için satın aldığı ve biriktirdiği dergi ve kitapları hediye etmemiz çok şaşkınlığa sebep oldu. Hediye edilen dergi ve kitapları alanların defalarca teşekkür ettiklerine şahitlik ettik. Çocukların gözlerindeki sevinç parıltıları bizleri de mesrur etti.
3- Ehl-i Dünya bir ailenin hızlıca standın önünden geçerken, en ufak bireyinin standın önünde aniden durup Risale-i Nur’lara bakması ve incelemesi aileye istemediği belli olan bir fren yaptırmış oldu. Broşür ve hediye kitap verildi.
4- Hanım kardeşlerimizin 5000 adet hazırlayıp bastırdığı tanıtım broşürümüzü verdiğimiz bir çiftin, bir müddet sonra geri dönüp, şaşkınlık ifadesi içeren ”burada yazan her sorunun cevabı şimdi bu kitaplarda var mı?” diyerek başlayan yaklaşık 20 dakikalık sohbetimiz sonucu muhtelif Risale ve kitaplardan alması ve okuyup, inceledikten sonra soruları için telefonlaşmak sözüyle ayrılması.
5- Bizim Aile hediye edilen bir psikolog hanımın, derginin kapağındaki fotoğrafı görünce şaşırması ve o ay röportaj yapılan kişinin fakülteden sınıf arkadaşı olması, hediye bin dergi içinden tevafuk eden bu sürecin onu Risale-i Nur almaya yöneltmesi.
6- Çizgilerle Bediüzzaman setini gören bir gencin Üstad hakkında bildiği bilgileri bizimle paylaşması ve kitabı inceledikten sonra “Hayrettin Ekmen’e bu hayatı okumamıza vesile olduğu için teşekkür ederiz” demesi.
7- Yine yaklaşık 10-11 yaşlarında bir gencin en az 3 defa ailesini standa geri getirip Çizgilerle Peygamber Efendimizin hayatı kitabını almaya ikna etme çalışması ve sonunda başarması.
8- Yazarımız Sebahattin Yaşar’ın “Genç Hikayeler” adlı yeni kitabının tanıtım söyleşisinde ve imza anlarında, standımızın yanından bile geçmek istemeyecek olan kişilerin söyleşiyi dinlemesi, soru sorması ve kitaba ilgi gösterip bu esnada broşürümüzü de alması bu hizmetin bizim irademiz haricinde cereyan ettiğini bir kez daha hatırlattı.
9- Bir genç kardeşin şu şahıs fuarda var mı ben onun derslerini çok beğeniyorum diyerek başlayan konuşmamız sonrası “şahısların gelip geçtiği asıl olan kaynağa yönelmemiz gerektiğidir” diye sonlandırdığımız konuşmamız sonrası Risale-i Nur’u ilk defa eline alması ve bir tane beğenip gençlik rehberi alması sonucu bizim de ona Meyve Risalesi ve Küçük Sözler hediye etmemiz.
10- Ve son gün son saatlerde hanım kahramanlarımızın, önünde saatlerce kuyruk oluşan bir youtuber ve yazara gidip tanışıp Gençlik Rehberi ve broşürümüzü hediye etmesi.
Daha yazamadığımız ama yaşadığımız bir çok güzel olay, hakiki ve en mühim vazifemiz olan neşriyat hizmetinin önemini bir kez daha bizlere hatırlattı.
Evet bu hizmette özellikle uzak ilçelerden gelip desteğini esirgemeyen kahramanlara ve ciddi organize olan hanım kardeşlere ve standımıza uğrayıp selamlaştığımız tüm abi, abla ve kardeşlerimizi tebrik ediyor. Rabbimizin bizleri bu dairede ve şahs-ı manevide muhafaza etmesini niyaz ediyoruz.
Selam ve dua ile…