kahraman kardefli ve kumandan olan Türk milletine bir
adavet ve flimdi âlem-i slâm mahva çalflan küfr-i mut-
lak altndaki anarflili¤e ma¤lûp olup, âlem-i slâmn
kalas ve flanl ordusu olan bu Türk milletinin parça par-
ça olmasna ve flark- flimalîden çkan dehfletli ejderhann
istilâ etmesine sebebiyet vereceksiniz.
Evet, hariçte iki dehfletli cereyana karfl, bu kahraman
millet, Kurân kuvvetiyle dayanabilir. Yoksa, küfr-i mutla-
k, istibdad- mutlak, sefahat-i mutlak ve ehl-i namusun
servetini serserilere ibahe etmesini alet ederek dehfletli
bir kuvvetle gelen bir cereyan durduracak, ancak slâmi-
yet hakikatiyle mezç olmufl, ittihad etmifl ve bütün mazi-
deki flerefini slâmiyette bulmufl olan bu milletteki din
kuvveti ve iman bütünlü¤üdür. Evet, bu milletin hamiyet-
perverleri, milliyetperverleri, herfleyden evvel bu müm-
teziç, müttehit milliyetin can damar hükmünde olan
hakaik- Kurâniyeyi terbiye-i medeniye yerine ikame et-
mek ve düstur-i hareket yapmakla o cereyân durdurur,
inflaallah.
kinci cereyan:
E¤er siz hamiyetperver, milliyetperver
adamlar gibi, flimdiye kadar cereyan eden ve medeniyet
hesabna mukaddesat çi¤neyen usulleri muhafazaya ça-
lflp, üç-dört flahsn inklâp namnda ki yaptklar icraat
esas tutarak mevcut haseneleri ve inklâp iyiliklerini on-
lara verip ve mevcud dehfletli kusurlar millete verilse, o
vakit üç-dört adamn, üç-dört seyyiesi üç-dört milyon
seyyie olup, bu kahraman ve dindar milleti ve slâm
ordusu olan Türk milletinin geçmifl asrlardaki milyarlar
TARHÇE- HAYATI
| 773
E
MRDA/
H
AYATI
ve hürriyeti tanmayan tam bas-
k, tam diktatörlük.
istilâ:
ele geçirme, kaplama, ya-
ylma.
ittihat:
birleflme, birlik olufltur-
ma.
kala:
büyük hisar.
küfr-i mutlak:
mutlak küfür, hiç
bir imanî hükmü, delili kabul et-
meme, kesin ve tam bir inkâr.
kumandan:
komutan.
ma¤lûp:
yenilme, kendisine galip
gelinmifl.
mahv:
yok etme, ortadan kaldr-
ma.
mazi:
geçmifl zaman.
medeniyet:
ilim, teknik, sanayi
ve ticaretin nimetlerinden gerçek
anlamda yararlanarak, bolluk, gü-
venlik ve rahatlk içinde yaflayfl.
mezç:
katma, karfltrma.
milliyetperver:
milletini seven,
ulusçu, milliyetçi.
muhafaza:
koruma.
mukaddesat:
mukaddes, kutsal,
temiz ve yüce olan fleyler.
mümteziç:
uyuflan, kaynaflan,
karflan.
müttehit:
birleflen, birlik olan.
nam:
ad.
flark- flimalî:
kuzeydo¤u.
sebebiyet:
sebep olma.
sefahat-i mutlak:
nefsin kötü ar-
zularna mutlak surette uyma.
fleref:
manevî büyüklük, yücelik,
onur.
serseri:
gayesiz, hedefsiz; öteden
beri baflbofl olan.
seyyie:
fenalk, kötülük, çirkinlik.
terbiye-i medeniye:
medenî ter-
biye
adavet:
düflmanlk, husumet.
âlem-i slâm:
slâm âlemi, s-
lâm dünyas.
anarfli:
hükümetsiz veya si-
yasî otoritesini kaybetmifl dü-
zensiz topluluk hâli.
asr:
yüzyl.
cereyan:
akm, fikir, sanat ve-
ya siyaset hareketi.
dehfletli:
ürkütücü, korkunç.
dindar:
dinin emirlerini yeri-
ne getiren.
düstur-i hareket:
hareket
prensibi, kural.
ehl-i namus:
namusuna düfl-
kün olup koruyanlar.
evvel:
önce.
hakaik- Kurâniye:
Kurân
ait olan ve ondan gelen ger-
çekler.
hakikat:
gerçek, esas.
hamiyetperver:
hamiyet sa-
hibi, din ve millet gibi önemli
de¤erleri seven, koruyan ve
bunlara hizmet eden.
hariç:
dfl memleket, yaflan-
lan ülkenin dflndaki ülke.
hasene:
hayrl amel, Allah r-
zasna uygun ifl.
hükmünde:
de¤erinde, yerin-
de.
ibahe:
mübah klma, bir fleyi
haram olmaktan çkarak ser-
best braklmas.
icraat:
ifller.
ikame:
yerine koyma.
iman:
inanç, itikat.
inklâp:
de¤iflme, dönüflüm,
köklü de¤iflme.
inflaallah:
Allah izin verirse
manasnda kullanlan bir dua.
istibdat- mutlak:
hiç bir hak