İKİNCİ MaKaM
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
910
Bu Makamın ihtiva ettiği yirmi üç mesele, istik-
balden haber veren hadislere aittir. Bu hadislerin
manaları kısmen tefsir, kısmen tevil, kısmen tabir
edilmekle anlaşılır.
Yirmi Üç Meseleden Birincisi
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
910
Bu risale yazıldıktan hayli zaman sonra tevilini
göstermiştir. “
Süfyan bir su içecek, eli delinecek
.”
Yani, bir nevi su olan rakı içecek ve çok israfata gi-
recek.
İkincisi
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
910
Ahirzamanın dehşetli bir şahsı sabah kalkar, al-
nında “Hâzâ kâfir” yazılmış bulunur.
(1)
Üçüncüsü
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
911
Ahirzamanın müstebit hâkimleri, hususan decca-
lin yalancı Cennet ve Cehennemleri bulunur.
Dördüncüsü
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
911
“Ahirzamanda ‘Allah, Allah’ diyecek kalmaz.”
Bu hadis-i şerif iki suretle tevil edilmiştir.
Beşincisi
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
912
Ahirzamanda deccal gibi bir kısım şahıslar ulûhi-
yet dava edecekler ve kendilerine secde ettirecek-
ler.
ahirzaman:
dünyanın son zama-
nı ve son devresi, dünya hayatı-
nın kıyamete yakın son devresi.
dava:
takip edilen fikir, iddia, ül-
kü.
dehşet:
büyük korku hâli, kork-
ma, ürkme.
hadis:
Hz. Muhammed’e (a.s.m.)
ait söz, emir, fiil veya Hz. Pey-
gamberin onayladığı başkasına ait
söz, iş veya davranış.
hadis-i şerif:
Peygamberimiz-
den aktarılan sözlerin genel
adı.
hâkim:
kanun uygulayan kim-
se.
hâzâ:
bu, şu, o.) işaret zamiri.
hususan:
bilhassa, ayrıca, baş-
kaca, hususî olarak.
ihtiva:
içine alma, içinde bu-
lundurma.
israfat:
israflar, lüzumsuz ye-
re harcamalar.
istikbal:
gelecek, gelecek za-
man, ati.
kısmen:
kısmî olarak, bütün
değil, bir kısım, bir bölüm ola-
rak veya bazı bakımdan, bazı
yönden.
mesele:
konu.
müstebit:
istibdatta bulunan,
hükmü altında bulunanlara
söz hakkı ve hareket serbest-
liği vermeyen; zorba, despot.
nevi:
çeşit.
risale:
belli bir konuda yazıl-
mış küçük kitap, broşür.
secde:
baş eğme, başı yere
koyma.
suret:
şekil, biçim.
şahıs:
kişi, kimse, fert.
tabir:
yorum, yorumlama.
tefsir:
Kur’ân’ın mana bakı-
mından izahı, Kur’ân’ın şerhi.
tevil:
yorumlama, yorum.
ulûhiyet:
ilâhlık, Allah’lık.
1.
Müslim, 2:373-375, 4:2248; Müsned, 2:228, 3:211.
f
ihriST
| 1224 | Şualar