Mesnevi-i Nuriye - page 367

Bu itibarla, kur’ânca en mühim, kâinatın Hâlık’a nazır
olan ahvalidir. Fen ise, Hâlık’ı işe katmıyor, kâinatın ah-
valinden bizatiha bahsediyor. Ve keza, kur’ân bütün in-
sanlara hitap eder ve ekseriyetin fehmini müraat eder ki,
tahkikî bir marifet sahibi olsunlar. Fen ise, yalnız fenciler
ile konuşur. Avamı nazara almıyor, avam taklitte kalıyor.
Bu itibarla, fennin tafsilâtını ihmal veya ipham, masla-
hat-ı amme ve menfaat-i umumiyeye nazaran ayn-ı isa-
bet ve ayn-ı hikmettir.
Ve rabian:
kur’ân bütün zamanları tenvir ve bütün in-
sanları irşat eden bir kitaptır. Bu itibarla, irşadın belâga-
ti icabınca, ekseriyeti nazarlarında bedihî olan meselele-
re karşı mükâbereye, mugalâtaya ika ve icbar etmemek
lâzımdır. Ve onlarca mahsûs, meşhut, maruf olan bir şe-
yi lüzumsuz yerde tağyir etmemek lâzımdır. Ve keza, va-
zife-i asliyece, ekseriyete lâzım olmayan şeyin ihmal ve-
ya icmali lâzımdır. Mesele, şemsin zatından, mahiyetin-
den bahsetmek değildir; ancak âlemi tenvir etmekle, hil-
katin nizam merkezi ve âleme mihver olması gibi harika
şeyleri ihtiva eden vazifesinden bahsetmekle, Hâlık’ın
azamet-i kudretini efkâr-ı ammeye ibraz etmektir.
İkinci Nükte:
(1)
Ék
LGn
ôp
°S ¢n
ùr
ªs
°ûdG Én
æ`r
?n
©n
Ln
h
Sual:
ne için şems “siraç”la tavsif edilmiştir? Hâlbuki,
ehl-i fence şems arza tâbi değildir ki, ona siraç olsun.
Belki, arz ile seyyarat kendisine tâbi olan bir merkezdir.
Mesnevî-i nuriye | 367 |
o
n
d
ördüncü
r
eşha
harika:
olağanüstü.
hilkat:
yaratılış.
hitap:
söz söyleme, topluluğa ve-
ya birisine karşı konuşma.
ibraz:
meydana çıkarma, ortaya
koyma, gösterme.
icap:
gerekme hâli, gerekli olma.
icbar:
zorlama, zorla ve isteği dı-
şında bir iş yaptırma, mecbur et-
me, baskı.
icmal:
kısa anlatma, özetleme, ay-
rıntılara girmeme.
ihmal:
görmezden gelme, geçme,
atlama.
ihtiva:
içine alma, kapsama.
ika:
dayanma, istinat etme.
ipham:
kapalı bırakma, belli et-
meme.
irşat:
doğru yolu gösterme, gaflet-
ten uyandırma.
keza:
böylece, aynı şekilde.
mahiyet:
bir şeyin aslı, esası, ta-
biatı, niteliği.
mahsûs:
hissedilen, bilinen, anla-
şılan, belli olan.
marifet:
bilme, derin bilgi.
maruf:
herkesçe bilinen.
maslahat-ı amme:
umumun, her-
kesin faydasına olan şeyler.
menfaat-i umumiye:
herkesin
faydasına olan işler.
meşhut:
gözle görülen, müşahe-
de olunan.
mihver:
eksen, yörünge.
mugalâta:
delilsiz veya uydurma
delillere dayandırılan münakaşa.
mükâbere:
haksızlığını bildiği hâl-
de lâf kalabalığıyla karşısındakini
susturmaya çalışma.
müraat:
gözetme, riayet etme.
nazar:
bakış, dikkat.
nazaran:
nispeten, kıyaslayarak,
göre.
nazır:
nazar eden, bakan.
nizam:
düzen, tertip; düzgünlük.
nükte:
ince manalı, ancak dikkat-
le anlaşılabilen mana veya söz.
rabian:
dördüncü olarak.
şems:
güneş.
seyyarat:
gezegenler.
siraç:
kandil, mum.
tâbi:
boyun eğen, uyan, itaat
eden.
tafsilât:
tafsiller, açıklamalar, izah-
lar.
tağyir:
başka şekle büründürme,
değişik biçime sokma.
tahkikî:
araştırma ve inceleme ile
ilgili, inandığı şeylerin aslını, esası-
nı bilerek inanma.
tavsif:
vasıflandırma, mahiyetini
ortaya koyma, niteleme.
tenvir:
nurlandırma, aydınlatma,
ışıklandırma.
vazife:
görev.
vazife-i asliye:
asıl görev, esas va-
zife.
zat:
kendi, asıl, öz.
ahval:
hâller, durumlar.
âlem:
dünya, cihan; bütün ya-
ratılmışlar.
arz:
yer, dünya.
avam:
kültürlü, yüksek taba-
kadan olmayan; cahil halk ta-
bakası.
ayn-ı hikmet:
tamamen fay-
dalı ve gayeli, hikmetin tâ
kendisi.
ayn-ı isabet:
isabetin, doğru-
luğun ta kendisi.
azamet-i kudret:
kudretin
büyüklüğü.
bedihî:
delil ve ispata muhtaç
olamayacak derecede açık ve
ortada olan.
belâgat:
söz ve yazıda sanatlı
ve tesirli ifade; bir şeyde saklı
bulunan derin anlam.
bizatiha:
kendiliğinden, ken-
dinden.
efkâr-ı amme:
genelin, umu-
mun, düşünceleri, umuma ait
düşünce, kamuoyu.
ehl-i fen:
fen ilimleri ile uğra-
şanlar.
evham:
vehimler, zanlar, ku-
runtular.
fehim:
anlayış.
fen:
tecrübî, ispatla meydana
gelmiş ilimlere verilen genel
ad.
Hâlık:
yoktan yaratan, her şe-
yi yoktan var eden, yaratıcı;
Allah.
1.
Güneşi bir kandil yapmıştır. (Nuh Suresi, 16.)
1...,357,358,359,360,361,362,363,364,365,366 368,369,370,371,372,373,374,375,376,377,...528
Powered by FlippingBook