Virüs sebebiyle paniğe gerek yok, ancak herkes üzerine düşeni dikkatle yerine getirmeli.
Şu anda dünyanın heryerinde virüsün yayılma hızını düşürmek üzere ciddî tedbirler alınmaya devam ediliyor. Bir önceki yazımda hastanelere ciddî bir yığılma olduğu takdirde, sağlık sisteminin çökeceğinden bahsettim. Aynı şekilde buna çözüm olması hedeflenerek alınan bazı tedbirlerin örneklerine değindim. Şu anda görünürde ve açıklanan verilerde Türkiye’de çığrından çıkmış bir durum yok. Böylesine ciddî bir olayın sorumlular tarafından baskı altında tutulup saklanması da pek mümkün değil. Dolayısıyla şu anda Türkiye’de paniğe sevk edecek bir durum yok. Ancak global olarak çok hızlı ve ciddî sonuçlara sebep olacak şekilde yayılmış bir virüse karşı ciddî tedbirleri soğuk kanlılıkla almak gerekiyor.
Alınabilecek tedbirlerin temelinde topluluktan uzak durmak yatıyor. Maalesef toplu taşımadan uzak durmak, stadyumlara gitmemek, buluşmalardan uzak durmak, restoran ve kafelerden mümkün olduğunca uzak durmak alınan tedbirlerin başında geliyor. Elbette hükümetin alacağı tedbirler de söz konusu. Bunların başında; faaliyetlerin iptal edilmesi, okulların durum güvenli hâle gelinceye kadar kapalı tutulması ve iş yerlerinin çalışanlarını evden faaliyet göstermesi için teşvik etmesi gibi makro ölçekte alınan tedbirler geliyor. En iyi senaryoda durum havaların ısınmasıyla iyiye giderse ve dahi fertler de gerekli izolasyonu mümkün olduğunca gerçekleştirirse daha ciddî tedbirlere gerek kalmayacaktır. Ancak durum İtalya ve İran’daki gibi kontrolden çıkarsa o zaman hükümetin daha ciddî tedbirler üzerinde durması gerekecektir. Bunların arasında tahmin edeceğiniz üzere toplu taşımanın durdurulması, restoranların ve benzeri dükkânların kapatılması, sokağa çıkma yasağı uygulanması bulunuyor. Bütün bunların farkında olarak soğukkanlılıkla alınacak tedbirler elbette bu seviyeye geçmeye gerek bırakmayacaktır.
Belki şimdilik bunlara gerek olmadığını düşünüyor olabilirsiniz. Ancak erken tedbir almak önemli. Belki duruma vereceğim örnek yerinde olacaktır. Suyun ısınması için sıcak suyu fazlasıyla açtığınız takdirde bir süre sonra yakıcı bir suyla karşılaşırsınız. Sonra eliniz bir kere yandıktan sonra tedbir almak üzere soğuk suyla dengelemeye çalışırsınız, ancak iş işten geçmiş, eliniz bir kere yanmıştır. Örnekteki gibi virüs kamu sağlığını ciddî bir şekilde yakmadan tedbirli bir şekilde adım atmak gerekiyor. Çünkü yayılma hızı çok sür’atli olan bu virüsün meydana getirdiği asıl problem, durumu kritik olanların sayısını ciddî bir şekilde arttırıp, hastanelerin kapasitelerine aşırı yüklenme meydana getirmek. Bu sebeple toplumun bir araya gelmesini önleyecek tedbirler çok önemli. Bu tedbirler alınmayıp da hasta olan kişilerin sayısı artıp, hastanelere artan başvuru sayısı ile limit aşılırsa o zaman tıbbî destek alamayanların durumu daha da kritik olacaktır.
Şu anda İtalya’nın kıvranmasının sebebi bütün bu tedbirleri zamanında alamamış olmasıdır. Aynı şekilde Fransa ve İspanya da, İtalya’nın geçtiği yoldan geçerek aynı hatayı yapmaya devam ediyor ve alınacak tedbirleri yavaşça alıyor. İtalya, ülkedeki bütün sosyal faaliyetleri durduruncaya kadar çok ciddî bir sınav verdi. Savaş cephelerindeki sağlık görevlilerinin durumunu aratmayacak şekilde, doktorlar yaşaması daha muhtemel hastaları diğerlerine seçmek durumunda kaldı. Çünkü ani aşırı yüklenme, sağlık sisteminin ve hastanelerin eli kolunu bağladı. Durum sosyal faaliyetleri durdurunca iyileşmeye başladı, çünkü en azından hastanelerdeki aşırı yüklenmeyi doğuran sebep ortadan kaldırılmış oldu.
İşin ülke boyutunda başarılı bir şekilde yönetilmesi önümüzdeki günlerde hükümetin vereceği en büyük sınavlar arasında. Okulların kapatılması şimdilik çözüm olabilir, ancak öğrencilerin durumu fırsat bilip sosyal etkileşimi arttırması acıya tuz basmaktan farklı olmayacaktır. Şu anda durum ciddiyet göstermese dahi, yayılma hızı göz önünde bulundurulduğu takdirde Türkiye’deki küçük ve büyük her işletmenin duruma hazırlıklı olması gerekir. Büyük işletmelerin evden çalışma alt yapısını kurup, bunu test etmesi, şirketlerin gelecekteki risklerini bir nebze kontrol altında tutmasına yardımcı olacaktır. Hasta olan çalışanların da katı bir şekilde hastalık izni kullanması teşvik edilmeli. Bilhassa küçük ve orta ölçekli işletmeler farklı sermaye arayışına girmeleri muhtemel bir duruma hazırlıklı olmalarına yardımcı olacaktır.
Aynı şekilde hükümetin vergi ödemelerini dondurması, fatura ödemelerini askıya alması ve işletmeler için kriz destek paketi hazırlaması alınan tedbirlerle birlikte sunulması çok önemli. Bu destek paketleri ve vergilerin dondurulması, sosyal hayatın yavaşlaması devletin hazinesine ciddî anlamda vuracaktır. Bu sebeple, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik durumdan dolayı, hükümetin vereceği sınavın boyutu çok ciddî. Zaten işletmelerin içinde bulunduğu kriz ortamında bir de virüsten dolayı işler aksarsa bu işin maliyeti Türkiye için çok yüksek olur. Zannediyorum ki alınan erken tedbirler bu noktaya varmayı önlemek adınadır. Hükümet ekonomik olarak herhangi bir tedbir almazsa veya almakta gecikirse, ülkedeki bunalımın seviyesi sertçe yükselecektir. Meydana gelecek ikinci bir kriz ülkeyi ciddî bir şekilde sarsacaktır. Bu yüzden herbir vatandaşın alacağı bireysel tedbir, temizliğine dikkat etmesi ve toplu alanlardan mümkün olduğunca uzak durması kritik önem taşıyor.