"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şalcı Bacı’nın idamı

M. Latif SALİHOĞLU
07 Aralık 2021, Salı
GÜNÜN TARİHİ: 7 ARALIK 1925

Meclis’te “Şapka Kànunu” denilen yeni kıyafet düzenlemesine dair kànun maddesinin kabul edildiği aynı gün (25 Kasım 1925), halk arasında şiddetli bir hoşnutsuzluk yaşandı. Rahatsızlığın had safhada Erzurum’da Sıkıyönetim ilân edildi. Hemen ardından, meşhur İstiklâl Mahkemesi’ni aratmayan bir Örfî İdare Mahkemesi kuruldu.

7 Aralık 1925’te faaliyete başlayan bu ceberut mahkemenin en selâhiyetli kişisi olarak Vali Zühtü Durukan ile Müstahkem Mevki (Garnizon) Kumandanı Tatar Hasan Paşa belirlendi.

Yazının başlığında vurgulamış olduğumuz “Şalcı Bacı’nın idamı”nın günahkârı da olan Garnizon Komutanı Tatar Hasan Paşa, meşhur gazeteci-yazar Çetin Altan’ın (1927-2015) dedesidir. 

Çetin Altan, “Şalcı Bacı” lâkaplı kadını astıran dedesi hakkında bir vesile ile şunları söyler: “Dedem Hasan Paşa, çok sert bir askerdi. İsmet Paşa topçu okulunda öğrenci iken, Hasan Paşa okul müdürüydü. Sonrası ünlü komutanlar olan o dönemin öğrencileri, anlatıp dururlar Hasan Paşa‘nın sertliğini. Bir şapka isyanını bastırmakla görevlendirildiği bir kentte (Erzurum), hızını alamayıp bir de kadın asmıştı. Sanırsam siyasal suçtan ilk asılan kadın odur tarihimizde. Kadın sehpaya çıkmadan önce ‘Ben bir hatun kişiyim. Şapka ile ne derdim ola ki!’ demiş galiba. Ben o tarihte henüz doğmamışım. Çok ama çok sonradan öğrendim bunları. Ve, inanın ince sızı gibi tatsız bir burukluk kaldı içimde.” (Çetin Altan; Kahrolsun Komünizm Diye Diye: 59)

*

Aynı hadisenin bir başka izahını 1985’te Tuzla’daki evinde Süleyman Demirel’den duymuştuk. Şunu anlattı: Erzurum’da pazarda şal satan Şalcı Bacı lâkaplı kadına, idamdan önce “Son sözün nedir?” diye sormuşlar. O da şu cevabı vermiş: Ülen kavatlar! Siz kadının idam edildiğini hiç duydunuz mu?

*

Alparslan Yasa, “Milletimize Revâ Görülen Kültür Jenosidi” isimli kitabında, “Şapka Kànunu”na muhalefet sebebiyle idam edilen Şalcı Şöhret Kadın, kısaca “Şalcı Bacı” hakkında şunları yazar: “Şalcı Bacı, çok haysiyetli dindar bir hanım şahsiyetiyle, kimseden yardım kabul etmez. Kendi el işlerini satarak binbir güçlükle ve kıt-kanaat (Sinan, Ayten ve Aziz) adlı çocuklarının rızkını çıkarırdı. Esnaf onu çok sever, himaye eder ve kendisini, ördüğü pek güzel şallara atfen ‘Şalcı Bacı’ diye çağırırdı. O dışarıda nafakasını kazanmaya çalışırken, iki odalı küçük kerpiç evlerinde, (3 yaşındaki) küçük oğluna, çocuğun ablası ve ağabeyi bakardı.”

*

Şapka Hadisesi sebebiyle Erzurum’da idam edilenlerin sayısı hakkında, kaynaklarda farklı bilgiler var. Bu farklılığın sebebi, sıkıyönetim şartları altında düzenli bilgi akışının sağlanamamasıdır.

Bununla beraber, hemen bütün bu kaynaklarda “Şalcı Bacı” lâkaplı bir kadının idam edildiği bilgisine yer verilmektedir ki, bunda hiçbir şüpheye yer kalmamaktadır.

Tarihimizde muhtemelen ilk ve son kez olmak üzere, bir kadının—üstelik şapka kànunu bahanesiyle—1926 yılı başlarında Erzurum’da idam edilmesinin esas sebebi olarak şunu tesbit etmiş bulunuyoruz: İdamlıklar listesine bir de kadın dahil edilmeli ki, herkese ders-i ibret olsun. Herkes kabuğuna çekilsin. Korkudan kimse sesini çıkaramasın.

*

Erzurum’daki aynı hadise ile ilgili olarak, Necip Fazıl’ın “Son Devrin Din Mazlumları” isimli kitabında da aşağıdaki ifadeler yer almakta: “Çarşıda kapatılan dükkânların kepenk sesleri... Heyecanlı bir kalabalık... Kalabalık, Vilâyet binasının önünde... Sesler: ‘Şapkayı istemiyoruz! Gàvur kılığına giremeyiz!’ Kalabalık, süngülü jandarma zoruyla dağıtılıyor. Erzurum’da Sıkıyönetim... İstiklâl Mahkemesi... Başta Gâvur İmam lâkaplı bir hoca ile Hoca Osman isimli bir din adamı, aralarında da bir kadın, sehpada 33 ceset.”

*

Prof. Dr. Zeki Başar, “Eskilerimizin Baş Giysileri ve Şapka” isimli çalışmasında, idamlıklar arasında tesbit edebildiği isimleri şu şekilde sıralıyor: Pırtın Köyü İmamı Abdülmecid, Küllebioğlu Akif, Kacıroğlu Hacı Osman, Demirci Ethem Usta, Manav Hacı Ali, Hacı Galip, Fırıncı Halil, Gez Mahalleli Müezzin Hafız, Hızarcı İsmail, Karga Mehmet, Bakkal Ziya Oğlu Kâzım, Mahmut Efendi, Şöhret Kadın, yani Şalcı Bacı.

*

Hülâsa: Erzurum’da 7 Aralık 1925’te çalışmaya başlayan o ceberrut mahkemenin insanlık dışı kararıyla, gerek idam edilenlerin ve gerekse ölüme sevk edercesine verilen diğer ağır cezaların, otuz kişiden fazla mazlumun hayatına mal olduğu anlaşılıyor. Yakın tarihimizin utanç sayfalarından biri de işte budur.

Okunma Sayısı: 18101
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Abdullah Tunç

    15.12.2021 22:08:22

    Tarih,idama giderken böyle korkmadan, idam edenlere,hakkettikleri cevabı veren kahramam kadınkarı da kayd eder.

  • Mehmet

    14.12.2021 16:56:08

    Eğer 1923 1950 arasında seçim olsaydı böyle abuk subuk kanunları hiçbir parti çıkaramazdı.sandıkta gereken cevabı alacağını bilirdi

  • Celalettin Gültekin

    7.12.2021 14:51:44

    Allah razı olsun. Türkiye genelinde resmî rakamlara göre idam edilenlerin sayısı biliniyordu?

  • Hüseyin İlhan

    7.12.2021 12:02:38

    Cenab-ı HAKK CC.İnşaallah bu zalimlerin zulmüyle hayatlarını yitirenelre şehadet mertebesini nasip etmiştir. Şalcı Bacı hakkında şimdi detaylı bilgiye sahip oldum ve Allah razı olsun Latif ağabayimizden. Aslında o kadar çok zulümler olmuşki bunları dizi film yapsalar bir faninin ömrü o diziyi bitiremez. HELALLEŞME diyen KILIÇDAROĞLU ile bunları münasip bir ortamda konuşmak gerekir.Sanırım oda Tuncelili olduğu için birçok zulüm hakkında bilgiye sahiptir. HELALLEŞMEK ,mağdur ve masumlar haytta olmasada onların varislerinden helallik almak şart.A

  • eslinur

    7.12.2021 11:01:15

    Ahhh!!! Şalcı bacı ve diğer darağacına giden masum eşhas.Yakın tarihte yaşanmış olan ceberrut zihniyetin zulmünü hangi özür? Hangi helalleşme telafi edebilir. Not: çok muhterem Latif ağabey, çok çok geçmişler olsun. Rabbim beterinden muhafaza eylesin. Hürmetlerimle.

  • Said Yüksekdağ

    7.12.2021 08:47:39

    Böyle bir zulüm başka bir toplulukta yaşanmış mıdır acaba? Nasıl bir zulümdür bu? Hayalen dahi o zamana gittiğim zaman dehşete kapılıyorken o zamanın şahitlerinin yaşadığı durumu düşünemiyorum. Zulme uğrayıp asılan o cesur Müslümanlar inşâallah şehittir.. Zalimler için de yaşasın Cehennem..

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı