Kur’ân-ı Kerîm’i doğru olarak anlamak ve tefsir etmek için “Sahih ve sağlam inanca sahip olmak şarttır. Çünkü her şeye o bozuk inanç penceresinden bakıp, anlayıp yorumlayacağı için bütün yorumları yanlış olacaktır. Bir şeyin esası ve temeli bozuk olursa o her yere sirayet eder. Bir ağacın kökünde hastalık olsa bütün meyveleri de hastalıklı olacaktır.
Bu sebeple Zübeyir Gündüzalp, Bediüzzaman’ın takdir ederek “Sözler” mecmuasının arkasına koyduğu “Konferans”ında “Kur’ân-ı Kerîmi tefsir eden bir allâmenin Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın sünnetine ittiba etmiş olması ve Ehl-i Sünnet ve Cemaat mezhebi üzere ilmiyle âmil olması ve âzamî bir zühd ve takvâ ve âzamî ihlâs ve dine hizmetinde âzamî sebat, âzamî sıdk ve sadâkat ve fedakârlığa, âzamî iktisat ve kanaata mâlik olması şarttır” demektedir ki bu Bediüzzaman’ın böyle bir allame olduğunun ifadesidir. (Sözler, 2013, s. 1220. )
M. Ali Kaya