"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sevginin böylesi

Kenan TAŞTAN
08 Nisan 2014, Salı
Anlatacağım olayı ben Tıp Fakültesinde 6. sınıftayken yaşadım.

Tıp Fakültesinin bitmesine sayılı günlerim kalmıştı. Nefroloji bölümünde çalışırken Kızıltepeli olduğunu sonradan öğrendiğim bir çift dikkatimi çekmişti. Yaklaşık 10 gündür serviste yatan bayan hastayı her gün eşi ziyarete geliyor, moralini düzeltmek için kendince espriler yapıyordu. Vizit esnasında dışarıda bekliyor, hoca viziti bitirir bitirmez eşinin yanına geliyor, elini tutuyor ona kimi zaman Arapça kimi zaman Kürtçe kimi zamanda Türkçe neşeli türküler söylüyordu. Eşi sıkıldığı zaman tekerlekli sandalye getiriyor onu dışarı hava almaya çıkarıyor ve bu durum hemen her gün tekrarlanıyordu. Nöbetçi olduğum bir gece yatmadan önce hastaların vizitini bitirdim. İntern doktorlar için hazırlanmış servisin en salaş odasına doğru giderken, Şehmuz’u ilerde bir koltuğa kendini sığdırmaya çalışırken gördüm. Açıkçası hanımına düşkün bu vefakâr adamı öyle iki büklüm görünce içim acıdı. Onunla muhabbet edip nöbete gelmeyen intern arkadaşın boş olan yatağında dinlenmesini teklif etmeyi düşündüm.
“Merhaba Şehmuz nasılsın?”
“Sağ olasan doktor abey.“
“Şehmuz kaç gündür buralarda perişan oldun. Kalacak kimin kimsen yok mu?”
“Vardır. Ama herkes evinde rahattır beyim. Kimseye yük olmak istemem.”
“Şehmuz kardeşim, bak benim nöbet tuttuğum odada boş bir yatak daha var. İstersen bu gece orada kalabilirsin. Yalnız yarın ben nöbetçi değilim. Yarın için bir şey diyemem.”
“Rahatsız etmeyeyim hocam!”
“Rahatsız olacak olsam teklif etmezdim.”
“Peki, sağ olasan hocam.”
“Şehmuz yanlış anlamazsan sana bir şey sormak istiyorum?”
“Ne demek hocam emrin olur.”
“Ben altı yıldır bu fakültede öğrenciyim. Hemen hemen bütün servislerde çalıştım. Senin kadar eşine düşkün, senin kadar eşini seven birini görmedim. Bunun sırrı ne. Çok mu seviyorsun eşini?”
“Valla hocam, bizim Kızıltepe’nin .... köyünde hâlâ başlık parası âdeti vardır. Başlık parası vermeden ebedî billah sana kız vermezler. Bir de başlık parasını verdin mi o parayı sana bir daha koklatmazlar. Ama bizim Hatce’nin babosu çok eyi adamdır. Benden hem az başlık parası aldı (5 milyar) hem de aldığı parayla bizim beyaz eşyamızı aldı. Anlayacağın çok eyi adamdır. Şimdi bizim Hatce’ye bir şey olsa, Allah etmesin ölse mölse ben yeni avradı 20 milyara alamam. Anlayacağın bir daha evlenemem. Şimdi sana soruyam ben avrada eyi bakmayamda kim baksın hocam?”
“!!!...”
Tabiî o gün tahmin edeceğiniz gibi Şehmuz’a verecek bir cevap bulamadım. İşin tuhafı aradan 20 yıl geçti ama hâlâ o cevap aklıma gelmiyor. Sakın bu cevabı bulamayışımın nedeni Şehmuz’un haklı olması olmasın?”

Okunma Sayısı: 2430
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • betül taştan

    16.5.2014 09:38:00

    her sorunun bir cevabı var mıdır? bilmiyorum. ancak Şehmuz’un haklı olduğunu da kesinlikle düşünmüyorum.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı