"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yeni Asya uyandırır

Faruk ÇAKIR
21 Şubat 2025, Cuma
Gazetemiz Yeni Asya, kurulduğu günden bu yana hep uyarıcı, ikâz edici ve uyandırıcı yayınlar yapmakla öne çıktı.

Çünkü Yeni Asya, sadece ticarî başarılar ve çok satmak için yayın hayatına atılmamıştı. Yeni Asya’nın kuruluş gayesi, Kur’ân’ın tefsiri olan Risale-i Nur’daki hakikatleri geniş kitlelere ulaştıran bir ‘mektup’ olmaktı. Geride kalan yıllara bakıldığında Yeni Asya’nın bunu yaptığını söylemek abartı olmaz.

“Evinize götürebileceğiniz bir gazete mutlaka vardır” prensibiyle yayın hayatına başlayan ve bu anlayışla yayınını sürdüren Yeni Asya’nın; aile fertlerini en başta ‘müstehcenlik’ olmak üzere pek çok fenalıktan koruduğuna kim şahitlik etmez? Başlangıçta mütedeyyin insanlara hitap etme iddiasıyla yayın hayatına başlayan, ama ne yazık ki sonradan istikametinden şaşan yayınlar olmadı mı? Medya dünyasının bugün içinde bulunduğu hâl ve gidiş de buna büyük bir delil sayılmaz mı? Allah’a şükürler olsun ki Yeni Asya, yayın hayatına başladığı günden bu yana hep müsbet yayın çizgisinde devam etti.

Yeni Asya’nın fark edilen özelliklerinden biri de ‘uyarıcı’ olmasıdır. Risale-i Nur’dan aldığı ölçü ve okuyucularından gelen dualar sebebiyle fenalıkları erkenden teşhis etme kabiliyeti vardır. Millete ve memlekete kurulan tuzakları, bu ferasetle erkenden hisseder ve bir bakıma ilân eder. Çok misallerinden biri, 12 Eylül 1980 Darbesi sonrası yaşananlardır. O günkü darbeciler suret-i haktan görünerek insanları yanıltmayı tercih ettiler ve hazırladıkları “1982 Anayasası”na güya ‘mecburî din dersi şartı’nı koydular. Millet de “Bakın işte. Yeni anayasa ile okullarda din dersi mecburî oluyor” diyerek 1982 Anayasası’nın ‘iyi’ olduğunu zannetti. Oysa bu maddenin yanında çok daha temel meselelerde ‘fena’ maddeler vardı. Yeni Asya bunu teşhis etti ve darbecilerin hazırladığı anayasaya açıktan itiraz etti. Bunu millete anlatabilmek için ‘ek’ler hazırladı, uzmanlardan görüş alıp neşretti. Neticede darbeciler milleti yanıltmış oldu, ama Yeni Asya’nın yayınlarının haklı olduğu her geçen gün biraz daha iyi anlaşıldı. 

Yeni Asya’nın gerek sosyal ve gerekse siyasî hadiseler karşısında doğru teşhisler ortaya koyduğuna dost düşman herkes şahit. Bu teşhislerin isabetli olmasının sebebi, işlerin meşveretle ve birlikte yapılması sebebiyledir. 

Yeni Asya, 55 yılı geride bıraktı ve 56. yıla adım attı. İnşallah yayın hayatına başladığı günlerde ortaya koyduğu istikametli çizgiyi hep devam ettirecek. Okuyucularının destek ve duasının bu yolculukta kilit rol oynadığını kabul etmek lâzım.

Evet, dün de bugün de “Evinize götürebileceğiniz bir gazete mutlaka vardır” prensibiyle yayın hayatına devam eden Yeni Asya’nın daha nice yıllarına şahitlik ederiz inşallah...

Okunma Sayısı: 777
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ömer

    21.2.2025 18:09:45

    Şahısların değil, prensip ve kaidelerin arkasında durmak. Binlerce tebrikler ediyoruz.56 YILIN KUTLU OLSUN.👏👏👏👏🤲🌅 “Hakkı tanıyan, hakkın hatırını hiçbir hatıra feda etmez. Zira, hakkın hatırı âlidir; hiçbir hatıra fedâ edilmemek gerektir. Fakat şu hüsn-ü zannınızı kabul etmem. Zira bir müfside, bir dessasa hüsn-ü zan edebilirsiniz. Delil ve âkıbete bakınız.”-Münazarat, Enst./inter., s. 59. “Ben taşımı sabıka (geçmişe) atıyorum. Bazılarının hatırı kırılsa da mâzur tutulsun. Yalnız hakkın hatırı kırılmasın. Zira, milletin hatırı, onların hatırından daha âli, daha galîdir (yüksek ve kıymetlidir).”-Münazarat, Enst./inter., s. 95, eski baskı. “Beni mâzur tutsanız, febihâ (ne alâ, ne güzel)... Ve illâ hürriyet var; tahakküm yoktur…”-Muhakemat, Enst./inter., s. 128.

  • HASAN DOĞAN

    21.2.2025 10:34:40

    Yeni Asya ve misyonu aldatarak iş görenlerle bir olamaz......

  • Yahya Yıldız

    21.2.2025 07:30:03

    Rabbim kıyamete kadar bu idealist ve Nurlu kadroyu hak, hukuk, hakikat, adalet, hürriyet ve meşruiyetten ayırmasın…İman, Kuran, İslam ve Kuran hakikatleri olan nurlardan ve istikametten sabit ve daim kılsın inşallah…Amin…

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı