"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

AİHM sorularına cevap verilecek mi?

Faruk ÇAKIR
13 Şubat 2025, Perşembe
Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ile olan irtibatı son yıllarda iyice azaldı.

Daha doğrusu ülkemizi idare edenler AİHM’in aldığı kararların çoğunu dikkate almıyorlar. Hatta bunu ‘canlı yayın’larda dahi ilân ettiklerine sadece Türkiye’de yaşayanlar değil, bütün dünya şahit oldu.

Peki, AİHM’nin kararları gerçekte Türkiye’nin aleyhinde midir? Görünüşte aleyhinde ve tazminata mahkum ediliyor. Ancak bu mahkumiyet esasta ülkemizin menfaatinedir. AİHM Türkiye’nin ‘aleyhinde’ aldığı kararlarla özetle diyor ki; “Bazı mahkemelerinizin aldığı kararlar hukuka uygun değildir. Ülke olarak daha adil olun, insan haklarına uygun davranın. Adil ülke olun.” 

Peki, adil olmak, insanlara adaletle hükmetmek ve keşke mümkün olsa “adalet sistemi en iyi, en hızlı ve en adil işleyen ülke” olsak bundan kimin menfaati olur? Elbette ki Türkiye’de yaşayan herkes bundan istifade eder. 

Türkiye’yi idare edenler AİHM’nin “Türkiye aleyhinde aldığı” kararları uygulamayarak “Bizim adil olmak gibi bir kaygımız yok. Bize bu hususta karışma” demiş olmuyor mu?

Yürürlükteki Anayasa ve kanunlara göre ülkemizin AİHM kararlarına uyması şart değil mi? Anayasa ve kanunlarda bu ilân edildiği halde, “Biz AİHM kararlarına uymuyoruz, bu kararları tanımayacağız” demek Türkiye’ye fayda verir mi? Ülkemizin AİHM kararlarına uyacağını ilân etmesi doğru idi ve yıllardan beri ‘hukuk sistemi’nin buna göre hareket etmesi icap ettiği hep söylendi. Son zamanlarda ise  “AİHM’den bize ne. Bize Kopenhag Kriterleri de gerekmez. Biz gerekirse ‘Ankara Kriterleri’ ile yolumuza devam ederiz” denildi ve o yönde adımlar atıldı. Atılan bu adımların ‘adil olmadığı’ ve milletin menfaatine de olmadığı her geçen gün biraz daha iyi anlaşılıyor.

İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının yerine getirilmemesini konusunu Meclis gündemine taşımış ve bazı sorular sormuş. 

“Türkiye kendisini artık Avrupa Konseyi üyesi bile olmayan Rusya’yla mı kıyaslamaktadır?” diye soran Yeneroğlu, “AİHM kararlarını yüzde 32 oranında uygulayan, Avrupa Konseyi üyesi dahi olmayan Rusya ile mi? Yalnızca yüzde 34’lük bir uygulama oranına sahip Azerbaycan ya da yüzde 60 seviyesinde kalan Gürcistan ile mi? Yoksa hukukun üstünlüğünün gerçekten yerleşik olduğu Hollanda, İsveç, Almanya gibi ülkeler ile mi?” demiş.

Tartışmaya bile gerek yok ki Türkiye “adil ülke” olmalı. Bunun bir yolu da AİHM kararlarını dikkate almaktır. “AİHM kararları bizi bağlamaz” demek ülkemize sadece itibar kaybettirir.

AİHM sorularına ikna edici cevaplar verilmeli vesselâm.

Okunma Sayısı: 365
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı