"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nasılsınız?

Ali Rıza AYDIN
10 Nisan 2025, Perşembe
İnsanların birbirinin hâlini hatırını sorması ne kadar güzel. İslâmî ve insanî bir davranış biçimi.

Bunun içindir ki ilk temasta baş vurulan ilk soru: 

“Nasılsın?” 

Soruya, derakap veriler cevap: 

“İyiyim.” 

İnsanlar ya gerçekten tamamen iyi durumda ya böylece, dilleri hep duada! Yani iyiliği, iyi olmayı temenni ediyoruz bu yuvarlak cevapla. Aksi ise, verilen cevap, düpedüz hakikatsizlik olur. 

Nasılsın? İyiyim. Nasılsın? İyiyim… 

“İyiyim” de… 

“De” bağlacında öyle bir mana yüklü ki bir dokunsan, bin ah hemen hazırdır; eklenir, yüklenir, sıralanır bu “de” sözcüğüne. 

Tamam da; hani, biraz önce “iyiyim” demiştin! 

İyi olan insanda, bu şekvalar neyin nesi? 

Ya, bunca zamandır, bunca insandan ezkaza “iyi değilim” cevabı alsa idik eli kısa, ömrü kısa, iktidarı kısa insanlar olarak ne yapabilirdik? Müştekîye faydamız ne olurdu acaba? 

Dil, susarsa, “şükrân” olur; sızlanırsa “küfrân” olur nimete. 

Bu ayrıntıyı, birbirinden ayırt etmek; bu gerçeği, bilmek gerek. 

Zahmetsiz dünyanın, meşakkatsiz hayatın yeri yok ki, bu yerde. 

Çünkü her şey, her hâl üzere imtihan. 

Emel, bu; iyi olma talebinin hududunu tayin etmek kolay mı? 

Kimi işine göre, kimi eşine göre, kimi maaşına göre; evine, eşyasına, kurduğu hülyasına, çizdiği dünyasına göre ya iyi oluyor, insan ya da âlemi hüsran! 

Çaresi? 

Çaresi var: Allah’a tevekkül edip, eldekine şükretmek. 

Zira “Kâinattaki her şey, ya bizzat güzeldir veya neticeleri cihetiyle güzeldir.”1 

Bu itibarla, Bediüzzaman; “…Her şeyin iyi tarafına ve güzel cihetine ve ferah verecek vechine bakmak lâzım ki, manasız, lüzumsuz, zararlı, sıkıntılı, çirkin, geçici hâller nazar-ı dikkatimizi celp edip kalbimizi meşgul etmesin”2 tavsiyesinde bulunuyor. 

İşte sana, iyi olma yollarının formülü. 

Bakmak değil; iyiyi, iyi görmek gerekir. 

Nimetlerin envaına gark oluyor, nefsimiz; İslâm üzere yol alıyor, şu bahtiyar neslimiz. 

Bundan daha iyi nasıl olunur, bilmem ki? 

Elinde bulunanlara bakarak, olmayanı düşünüp; güç yetirip alabildiklerine bakarak, alamayanları düşünüp; sağlığına bakarak, sağlığını kaybedenleri düşünüp; Rabbine secde edene bakarak, alnı hiç secdeyle tanışmayanları düşünüp binler kere hamd ü sena edince, “iyilik” penceresinden, sana, âdeta nur doğacak.  

Esasen, hep biziz yanılıp, yanlışa dalıp iyi olmayana el uzatan; hep biziz ye’se düşüp, dünyamızı karartan. 

Tıpkı, “Sana her ne iyilik erişirse Allah’tandır. Sana her ne kötülük gelirse, o da kendi kusurun sebebiyledir”3 İlâhî hitabında ifade edildiği gibi. 

Demek insan, her hâl üzere iyidir, iyi şeyle mücehhez; iyiliği ters düz eden, kendidir! 

Evet… 

Şimdi bir defa daha soralım bakalım: 

“Nasılız, nasıl değiliz?” 

Cevap: 

“Elhamdülillah, iyiyiz.” 

Dipnotlar: 

1-  Sözler, s. 210. 

2- Şualar, s. 437. 

3- Nisa Suresi: 79. 

Okunma Sayısı: 1170
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Mustafa

    10.4.2025 11:48:54

    Allah razı olsun abi saygılar

  • HÇeşitcioğlu

    10.4.2025 09:34:57

    larahata fiddünya/ dünyada rahat yoktur. sav. Bir üzüm tanesi yedirir sonra bir tokat vurur/ durur ne olduğunu anlamayız. En berbat kelimelerden biri de mutluluk; anlık huzur neşe demek asla kesintisiz huzuru olmaz.Kesintisiz olan; memnuniyet dinginlik; ‘içdünyam tutarlı dengeli ve ben bundan memnunum’ Bu dünyada da her şey; ya doğrudan veya dolaylı güzeldir. “ Allah sailh kulunun huzuruna hesapsız gelmesini ister; bunun için onu hastalık musibet bela ve imtihanlarla tertemiz yapmak ister..’

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı