"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Allah tek iken bazen neden biz diyor?

Süleyman KÖSMENE
18 Nisan 2025, Cuma
Maide hanım: “Allah ü Teâlâ tek iken, Kur’ân-ı Kerîm’de bazen kendi Zatı için “biz” zamiri de kullanmış. Bunun hikmeti ne olabilir?”

Azamet İfadesi İçin

Allah birdir, tektir, Fert’tir, Ehad’dir, Samed’dir. Ve Kur’ân bütün ayetleriyle Allah’ın birliğini, vahdaniyetini, Ehadiyetini ve Samediyetini ispat eder. Kur’ân’ın en büyük davası hiç şüphesiz “Lâ ilâhe illallah”tır. Yani, “Allah’tan başka İlâh yoktur” hakikatidir. 

Kur’ân’ın ayetleri bizim için hem öğreticidir, hem terbiyecidir, hem kılavuzdur, hem mürşiddir; hem de bize örnek davranış kalıpları verir. Çünkü Kur’ân bizim için nazil olmuştur. 

Kur’ân’da Cenab-ı Hak kendi Yüce Zâtı için bazen “ben”zamirini tercih eder. Bazen de, hiç mecbur olmadığı halde, bazı fiiller için takdir buyurduğu vasıtaları, ifade kapsamına alır ve “biz” zamirini kullanır. 

Bediüzzaman Hazretlerine göre “Biz” ifadesinde gizli olan hikmetlerden bazıları şunlardır:

1-Kur’ân’da “Biz” zamiri bazen “azamet” ifâde eder.1 Meselâ; “Biz yer yüzünü bir beşik ve dağları da onun için bir direk kılmadık mı? Sizi çift çift yarattık! Uykunuzu dinlenme vakti kıldık! Geceyi bir örtü yaptık! Gündüzü geçim sağlama vakti yaptık! Üstünüze yedi kat sağlam gök bina ettik! Parlak ışık veren güneşi var ettik! Taneler, bitkiler ve ağaçları sarmaş dolaş bahçeler yetiştirmek için yoğunlaşmış bulutlardan bol yağmur indirdik!”2 ayetlerinde gelen “Biz” zamirlerinde azamet, izzet ve celâl tecellîlerini görmek mümkün. 

Yani Cenab-ı Hak hem büyük nimetlerini hatırlatıyor, hem bu nimetleri vermenin kendi kudretine, iradesine, ilmine ve merhametine hiç de zor olmadığını beyan ediyor, hem ebedî âlemlerin sayısız nimetlerle dolu olduğunu hissettiriyor, hem de insanları şükre ve verilen nimetleri takdir etmeye davet ediyor. 

Vasıtanın Mükerrem Oluşu

2- Cenab-ı Hak Kelâm sıfatı gereğince peygamberlerine gönderdiği vahiyler söz konusu olunca kulandğı “Biz” zamiri ile; hem vahyin yüksekliğini, hem vahyi tebliğ etmekle görevli meleğin ve peygamberin mükerrem, mübârek, saygın ve mukaddes hüviyetlerini ve vazifelerini, hem de insan hayatı için vahyin ne denli vazgeçilmez olduğunu ifâde etmiş olur. Böylece vasıtanın görevdeki sadâkatini, ismetini, muvaffâkiyetini ve harfiyen emre uygun hareket ettiğini –tabir caizse- alkışlar.  

Meselâ, “Muhakkak ki, insanlar arasında Allah’ın sana gösterdiği gibi hükmedesin diye Kitâb’ı sana hak olarak Biz indirdik.”3 ayetinde; “Allah’ın sana gösterdiği gibi” kelâmında ilham söz konusu olduğundan “ben” zamiri tercih edilmiş ve böylece ilhamların aracısız olduğuna işaret edilmişken; aynı ayette vahyin nüzûlünde “Biz” zamiri telaffuz edilerek, mükerrem vasıtaların görevlerine bağlılıkları takdir edilmiştir.

Edep ve Nezaket İçin

3-Kur’ân bir edep ve nezaket kitabıdır. “Biz” zamirindeki nezaket ve nezahet aslâ göz ardı edilmemelidir. Cenab-ı Hak “Biz” zamirini telaffuz ederek beşeriyete örnek bir davranış modeli sergilemekte; benlik ve enaniyet duygularını çağrıştıran ifadelerin mümkün mertebe nazarımızdan ve hayatımızdan uzak kalmasını irade buyurmaktadır.

Binaenaleyh, biz de tek başımıza yaptığımız işler için genelde “Biz” ifadesini kullanırız; böylece hem benlik ve ene tuzağını elimizle itmiş oluruz, hem de elde ettiğimiz başarıyı ekibimizle paylaşarak gurup şuurumuzu canlı tutarız. Nitekim dinimizin mü’minleri kardeş ilan etmesi4 veya namazları cemaatle kılmaya teşvik etmesi gibi takdir ve emirleri, “Biz” şuuruna vahy-i İlâhînin verdiği önemi gösterir. 

Binaenaleyh, ayetlerinde insanı muhatap alan Kur’ân, “Biz” zamirini telaffuz ederek insana örnek olmuş ve hizmetlerde sosyalleşmenin ve ekip çalışmalarının insan için önemine ısrarla vurgu yapmıştır.  

Dipnotlar: 

1- İşârâtü’l-İ’caz, s. 249.

2- Nebe Suresi: 6-16.

3- Nisa Suresi: 105.

4- Hucurat Suresi: 10.

Okunma Sayısı: 1623
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    18.4.2025 03:21:02

    .. ."اِنّ۪ى : Melaikenin اَتَجْعَلُ ile yaptıkları istifhamdan anlaşılan tereddüdlerini reddetmekle, mes'elenin azamet ve ehemmiyetine işarettir. اِنّ۪ى : Burada ى mütekellim-i vahde ile وَ اِذْ قُلْنَا da, mütekellim-i maalgayr zamirinin zikirlerinden şöyle bir işaret çıkıyor ki: Cenab-ı Hakk'ın halk ve icad fiilinde vasıtanın bulunmadığına, kelâm ve hitabında vasıtaların bulunduğuna işarettir. Bu nükteye delalet eden başka âyetler de vardır. Ezcümle: اِنَّٓا اَنْزَلْنَٓا اِلَيْكَ الْكِتَابَ بِالْحَقِّ لِتَحْكُمَ بَيْنَ النَّاسِ بِمَٓا اَرٰيكَ اللّٰهُ âyet-i kerimesinde azamete delalet eden نَا zamir-i cem'i, vahiyde vasıtanın bulunduğuna işaret olduğu gibi; بِمَٓا اَرٰيكَ اللّٰهُ de müfred hükmünde olan Lafza-i Celal, manaları ilham etmekte vasıtanın bulunmadığına işarettir." ... Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, İşarat-ül İ'caz - 200 - 😔🙌🌹🤲🌹❤🌙☝️🕋😭😭😭🕊🕊🕊🌍🇪🇺🕋🇹🇷🇵🇸🇵🇸🇵🇸

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı