zamanda, iman› bulunan ve f›rka-› dalleden bile olsa on-
larla u¤raflmamak ve Allah’› tan›yan ve ahireti tasdik
eden Hristiyan bile olsa, onlarla medar-› niza noktalar›
medar-› münakafla etmemeyi hem bu acip zaman, hem
mesle¤imiz, hem kudsî hizmetimiz iktiza ediyor.
Said Nursî
„@ò
1
o
¬n
fÉn
ër
Ño
°S /
¬p
ªr
°SÉp
H
Risale-i Nur’un mesle¤i ise, vazifesini yapar, Cenab-›
Hakk›n vazifesine kar›flmaz. Vazifesi, tebli¤dir; kabul et-
tirmek Cenab-› Hakk›n vazifesidir.
Hem, kemiyete ehemmiyet verilmez.
Sen, o havalide
bir tek At›f’› bulsan, yüzü bulmufl gibidir. Merak etme.
Hem, mümkün oldu¤u kadar hariçten gelen böyle ilifl-
melere ehemmiyet verme. Fakat ihtiyatla, bu atalet mev-
simi ve gaflet zaman› ve derd-i maiflet iptilâs› zaman›n-
da, cüz’î bir ifltigal de ehemmiyetlidir. Tevakkuf de¤il,
muvaffakiyetsizlik ma¤lûbiyet yok; Risale-i Nur’un her
tarafta galibâne fütuhat› var.
Said Nursî
„@ò
TAR‹HÇE-‹ HAYATI
| 487
K
ASTAMONU
H
AYATI
iktiza:
laz›m gelme, gerekme.
iman›:
imana dair olan, imanla il-
gili.
iptilâ:
imtihan.
ifltigal:
bir iflle u¤raflma, meflgul
olma.
kemiyet:
bir fleyin adet, miktar
ve say› olarak ifade edilebilen du-
rumu, nicelik.
kudsî:
mukaddes, yüce.
ma¤lûbiyet:
yenilgi, yenilme.
medar-› münakafla:
tart›flma ve-
silesi, sebebi.
medar-› niza:
çekiflme, kavga ve-
silesi, sebebi.
Merak:
bir fleyi ö¤renmek iste-
mek, çok fliddetli arzu, heves,
düflkünlük.
meslek:
gidifl, tutulan yol, sistem.
muvaffakiyet:
Allah’›n yar›d›m›y-
la baflar›l› olma.
mümkün:
mümkün, olabilir, im-
kân dahilinde, kabil.
Risale-i Nur:
Nur Risalesi, Bediüz-
zaman Said Nursî’nin eserlerinin
ad›.
tasdik:
do¤rulama, onaylama.
tebli¤:
dinî bir emrin kullara bildi-
rilmesi.
Tevakkuf:
duraklama, durma.
vazife:
görev.
acip:
tuhaf, hayrette b›rakan.
ahiret:
dünya hayat›ndan
sonra bafllay›p ebediyen de-
vam edecek olan ikinci hayat.
atalet:
tembellik.
Cenab-› Hak:
Allah; do¤ru,
gerçek, Hakk›n tâ kendisi
olan, fleref ve azamet sahibi
yüce Allah.
cüz’î:
küçük, az; k›ymetsiz,
önemsiz.
derd-i maiflet:
geçim derdi
ve zorlu¤u, geçim s›k›nt›s›.
ehemmiyet:
önem, de¤er,
k›ymet.
f›rka-i dalle:
dalâlete giden-
ler, sap›tanlar.
fütuhat:
zaferler, fetihler, ga-
libiyetler.
gaflet:
dikkatsizlik, endiflesiz-
lik, Allah’tan uzaklafl›p nefsin
arzular›na dalmak.
galibâne:
galip gelmifl gibi,
galip s›fat›yla.
hariç:
d›flar›.
havali:
bölge, etraf, çevre, ci-
var.
hizmet:
bir u¤urda bir iflin ya-
p›lmas› için çal›flma, o ifl için
gayret gösterme, çabalama.
ihtiyat:
uzak görüfllü olma,
gelece¤i düflünerek tedbirli
hareket etme.
1.
Allah'›n ad›yla. Onu her türlü kusur ve noksanl›ktan tenzih ederiz.
