Tenkit edilecek, kardefllerinizden hariç dairelerde çok
var. Ben nasl meziyetinizle iftihar ediyorum, o meziyet-
lerden ben mahrum kaldkça sizde bulundu¤undan mem-
nun oluyorum, kendimindir telâkki ediyorum; siz de Üs-
tadnzn nazaryla birbirinize bakmalsnz, âdeta
her bi-
riniz, ötekinin faziletlerine naflir olunuz
.
Bediüzzaman
@ @ @
Sevgili ve muhterem Üstadm,
Sözler
inizin, yani risalelerinizin her biri, birer deva-i
azîmdir.
Sözler
inizden pek çok feyiz alyorum. O kadar
ki; okudukça, tekrar etmeyi istiyorum ve tekrarnda duy-
du¤um lâhî bir zevki tarif edemeyece¤im. Bugün
Söz-
ler
inizden de¤il hepsini, bir tanesini alan insafla okursa,
hakk teslime; ve münkir ise, gitti¤i yolu terke; fask ise,
tevbeye mecbur olaca¤na katiyen ümitvarm...
Hüsrev
Nur Risalelerine çok müfltak ve onlarn mütalâ-
asndan intibaha gelen bir doktora yazlan mek-
tuptur.
Merhaba ey kendi hastal¤n teflhis edebilen bahtiyar
doktor, samimi ve aziz dostum!
Senin hararetli mektubunun gösterdi¤i intibah- ruhî,
flayan- tebriktir.
âdeta:
sanki, düpedüz, baya¤,
bas baya¤.
aziz:
yüksek dereceli, çok de¤er-
li.
bahtiyar:
bahtl, talihli, mesut ,
mutlu.
Bediüzzaman:
son devrin büyük
slâm alimi, müçtehit, allâme;
ça¤dafl Kurân tefsiri Risâle-i
Nurun yazar Said Nursî Hazretle-
rinin yaygn olarak bilinen ön ad.
Zamann, ça¤n eflsiz güzelli¤i
anlamna gelmektedir.
deva-i azîm:
büyük çare, ilâç.
fask:
Allahn emirlerine aykr
hareket eden, günahkâr.
feyiz:
ilim, irfan.
hararet:
atefllilik, coflkunluk, he-
yecanllk.
insaf:
adaleti ve hakk düflünerek
davranma.
328 |
BEDÜZZAMAN SAD NURSÎ
B
ARLA
H
AYATI
intibah:
uyanma, uyanfl.
intibah- ruhî:
ruhî uyanfl,
ruha ait uyanma.
katiyen:
katî olarak, kesin
olarak, kesinlikle.
mecbur:
icbar edilmifl, zorla
bir ifle giriflmifl, bir ifli yapmak
zorunda kalmfl.
memnun:
hoflnut, raz.
muhterem:
sayg de¤er, hür-
mete lâyk, aziz, saygn.
münkir:
Allahn varl¤n ka-
bul ve tasdik etmeyen, iman-
sz, dinsiz.
müfltak:
ifltiyakl, arzulu.
mütalâa:
okuma, dikkatli
okuma.
naflir:
da¤tan, yayan, neflre-
den, saçan, açan.
nazar:
düflünme, fikir, mülâ-
haza, niyet.
samimÎ:
zf. içli dfll, senli ben-
li.
flayan- tebrik:
tebrik etme-
ye, kutlamaya de¤er.
tarif:
bir kavram kelimelerle
ifade etme.
telâkki:
kabul etme, alma.
terk:
brakma, salverme,
vazgeçme.
teslim:
do¤rulama, do¤ru ol-
du¤unu kabul etme.
teflhis:
hastal¤n mahiyetini
anlama.
tevbe:
günah ifllemekten ve
kötülük yapmaktan vaz geç-
me.
ümitvar:
ümitli, umutlu,
uman, ümidi olan.
üstat:
ö¤retici; muallim, ö¤-
retmen, usta, sanatkâr.
zevk:
manevî haz.