yapan Zata bir fley a¤r gelebilsin, semavat ve arz alt
günde halk edemesin, insan bir sayha ile haflredemesin?
Hâflâ!..
Acaba, muciznüma bir kâtip bulunsa, huruflar, ya
bozulmufl veya mahvolmufl üç yüz bin kitab tek bir sahi-
fede karfltrmakszn, galatsz, sehivsiz, noksansz, hep-
sini beraber, gayet güzel bir surette bir saatte yazarsa; bi-
risi sana dese: fiu kâtip, kendi telif etti¤i senin suya düfl-
müfl olan kitabn, yeniden bir dakika zarfnda hafzasn-
dan yazacak. Sen diyebilir misin ki, Yapamaz ve inan-
mam.
Veyahut bir sultan- mucizekâr, kendi iktidarn gös-
termek için veya ibret ve tenezzüh için bir iflaretle da¤la-
r kaldrr, memleketleri tebdil eder; denizi karaya çevir-
di¤ini gördü¤ün hâlde; sonra görsen ki büyük bir tafl de-
reye yuvarlanmfl, o zatn kendi ziyafetine davet etti¤i mi-
safirlerin yolunu kesmifl, geçemiyorlar. Biri sana dese:
O zat, bir iflaretle o tafl, ne kadar büyük olursa olsun,
kaldracak veya da¤tacak. Misafirlerini yolda brakmaya-
cak. Sen desen ki: Kaldrmaz veya kaldramaz.
Veyahut bir zat, bir günde yeniden büyük bir orduyu
teflkil etti¤i hâlde, biri dese: O zat bir boru sesiyle, efra-
d istirahat için da¤lmfl olan taburlar toplar; taburlar, ni-
zam altna girerler. Sen desen ki, nanmam. Ne ka-
dar divanece hareket etti¤ini anlarsn.
flte flu üç temsili fehmettin ise, bak; Nakkafl- Ezelî,
gözümüzün önünde, kfln beyaz sahifesini çevirip, bahar
SÖZLER | 137
O
NUNCU
S
ÖZ
muciznüma:
mucize derecesin-
de bir ifl ortaya koyan.
Nakkafl- Ezelî:
ezelî nakfllar ya-
pan, iflleyen.
nizam:
düzen.
noksan:
eksik.
sayha:
ses, haykrma, ç¤lk.
sehiv:
yanlma.
semavat:
gökler.
sultan- mucizekâr:
mucize
gösteren sultan; Allah.
tabur:
bin kifliden oluflan askeri
birlik.
tebdil:
de¤ifltirme.
telif:
yazma.
temsil:
misal getirme.
tenezzüh:
gezinti.
teflkil:
flekillendirme, oluflturma.
ziyafet:
flölen.
arz:
yer, dünya.
davet:
ça¤rma, ça¤r.
divanece:
delice.
efrat:
fertler.
fehmetmek:
anlamak.
galat:
yanlma, hata, bozul-
ma.
hafza:
ezber, bellek.
halk:
yaratma, yaratfl.
hareket:
davranfl.
hâflâ:
asla, katiyen.
haflir:
toplanma.
huruf:
harfler.
iktidar:
güç yetme.
istirahat:
dinlenme, rahatla-
ma.
kâtip:
yazan, yazc.
mahv:
yok etme.