Allah’ın varlığı vacibdir. Yani, varlığı zatındandır, evveli ve ahiri yoktur, varlığının olmaması muhaldir. Bütün mahlukatın varlığı ise mümkindir.
Kâinatta her şey mahlûktur; Allah ise vacibü’l-vücuddur, bütün varlıkları yokluktan varlığa çıkarandır. Kâinatın varlığı zâtından değildir, Allah onun yok olmasını irade ettiğinde yok olur. Allah’ın varlığı ise zatîdir, yani varlığı zâtının lazımıdır.
Varlık sahasına çıkmamış bir şey, ezelde var ve sabit olan, ezelî ve sonsuz bir İlah bulunması ile yokluktan varlığa çıkabilir. Demek ki, İlah sonsuzluğu temsil eden zarurî bir hükümdür. En nihayetinde akıl ve mantık sonsuz ve ezelî olan bir varlığı kabul etmek durumundadır.
Allah’ın zatı gibi bütün sıfatları da ezelîdir, mutlaktır ve sonsuzdur. İnsanın ise kendisi gibi sıfatları da sonradan yaratılmıştır, hepsinin bir başlangıcı ve sonu vardır.
Demek ki, “Vâcibü’l-Vücud zâtında, mahiyetinde mümkine benzemediği gibi, ef’alinde de benzemiyor. Çünki Vâcibü’l-Vücud’un kudretine nisbeten yakın-uzak, az-çok, küçük-büyük, ferd-nev’, cüz’-küll aralarında fark yoktur.”1
İnsanın, kendisinin bir zerreyi bile yaratmaya gücü yetmedigini görünce, Allah’ın da yaratmasını aklı almayabilir. Temsilde hata olmasın, nasıl ki güneşin yeryüzünün tamamını aydınlatması ile yeryüzünde bir noktayı aydınlatması arasında fark yoktur ve ikisi de güneş için aynı derecede kolaydır; bunun gibi, Cenab-ı Allah’ın kudreti karşısında bir zerre ile güneş aynıdır. Atomun çekirdeği etrafında dönen elektronlarla, güneş ile onun etrafında dönen yörüngeler Onun kudretine nisbeten birdir.
Matematikteki sonsuz kavramına göre, “sonsuzdan hangi sayıyı çıkarsanız geriye yine sonsuz kalır” denir. Çünkü sonsuzdan bir şey çıkmaz. Çıksaydı sonsuz olmazdı. Aynen bu misalde olduğu gibi, Cenab-ı Allah’ın kudreti sonsuzdur. Onun sonsuz kudretinden bir şey eksilmediği için, bir baharı bir çiçek kolaylığında yarattığı gibi, Cenneti de bir bahar kolaylığında yaratır.
Demek ki, Cenab-ı Allah’ın eserlerine ve icraatına Onun kudreti tarafından yaklaşmak gerekir. İnsan, kendi aczi, noksanı ve sınırlı kapasitesi ile Cenab-ı Allah’ı, sıfatlarını, isimlerini ve icraatını değerlendirmeye kalkarsa, Allah’ın icraatlarını tam olarak kavrayamaz ve inkâra sapabilir.
Dipnotlar:
1- Mesnevî-i Nuriye, Zerre