"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sekizinci senesinde 15 Temmuz

Osman ZENGİN
15 Temmuz 2024, Pazartesi
Bu, hain 15 Temmuz hareketiyle alâkalı, birkaç makale yazdık. Genellikle, şunları söylemiştik:

İlk ihtilâl olan 27 Mayıs 1960 hareketi, inkılâblar neticesinde yapılan bazı icraatların, Demokrat Parti tarafından rafa kaldırılıp, milletin hoşuna giden hareketleri (ezan mes’elesi gibi) yapması üzerine, o icraatları tekrar rayına koyup, bir nev’i o ihtilâl, inkılâbların tamamlayıcısı gibiydi. O zaman ben, 7 yaş içinde bir çocuktum. Demokrat olan bir anne-babanın evlâdı olarak, onların, o gün yaşadığı ızdırabı, sıkıntıyı, biz de, çocuk aklımızla hissedip, üzülmüştük.

Sonrasında, takriben on senede bir; 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980, 28 Şubat 1997 tarihlerinde, doğrudan veya örtülü olarak ihtilâller yapılmıştır. Bunların ilk üçünde, biz Ankara’da, payitaht-ı hükümette idik. İlkinde çocuktuk ama sonrakilerde yaşımız büyümüş ve iliklerimize kadar hissetmiştik.

Bu dört ihtilâlin esas hedefi ise; Süfyanizmin icraatlarına, maddî olarak Demokratlar, mânevî olarak da nurcular mani olduğundan, mani olmaya çalıştığından, hedefe onlar koyulmuş. Ve her ihtilâl sonrası, nurcular arasına, ihtilâf fitnesi sokularak cemaatin gücü azaltılmaya çalışılmış, aynı zamanda da, Demokratların beline balta vurulmuştur. (12 Mart 1971 hareketinden sonra, Demokratlar bir daha toparlanamamış, tek başına iktidara gelememiştir)

Yani kısaca, o ihtilâller, Nurculara ve Demokratlara karşı yapılmıştır. Bizler, Yeni Asya olarak, bütün ihtilâllerin karşısında, demokrasinin, hürriyetlerin, hakikî mânâdaki Cumhuriyetin yanında olmuşuzdur.

15 Temmuz, hâin, garib ve anlaşılmaz ihtilal bozuntusuna geldiğimizde ise, o günlerde yazdık ama sonralarında düşündükçe, aklımıza, daha acâib fikirler gelmeye başladı. Herkesin malûmuydu ki, İslâmın dirilişi, intişarı, Türkiye üzerinden olacaktı. Birçok badireler atlatan aziz milletimiz, cennet vatanımız, başta risâle-i nurlar olmak üzere, tebliğ faaliyetleriyle, dünyaya İslâmı neşretme vazifesi yapıyordu. İşte bunu bilen dünya şeytanları, İslâmî terakkiye mani olmak için, belki de, birilerini “kavilli dövüş” yaptırarak, islâmî inkişafa darbe vurmak için bu hareketi yaptırdılar. Tabii, bu bizim indi fikrimiz. Çünkü bakıyoruz, 15 Temmuz bahanesiyle, bütün dinî müesseselerin faaliyeti dumura uğradı. Öyle veya böyle, gençlikle alâkadar olup, onlara dinî terbiyeler aşılanıyordu. 15 Temmuz’dan sonra, bunlara mani olunduğundan, gençlik de, işte gördüğümüz gibi, böyle kötü bir vaziyete düştü.

Allah, milletimize, daha böyle fitneli günler yaşatmasın İnşâallah! Bu lânet işleri de kim yaptıysa, onları, iki dünyada da rezil rüsva eylesin!

Okunma Sayısı: 2732
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Sungur Ali K.

    15.7.2024 14:04:50

    Yargılanan bir komutana soruyorlar: Niye yaptın diye. Ben yapmadım diyor. Videosunu gösteriyorlar. Ben değilim diyor. Göz göre göre yalan söylüyorlar. Gülen cemaati maslahat için yalanı su gibi içiyor. Ama bugün gazetemizde yayınlanan bir yazı da ifade edildiği gibi yalan caiz değildir. Böyle her durumda yalan söyleye söyleye kendilerine inanılmaz bir yerw geldiler. Takiye yapmayı bırakıp samimi bir şekilde, şeffaf bir şekilde muhasebe yapmadan gülen cemaati rahata eremeyecektir. Ve halk nezdinde bundan böyle bir daha makbuliyet kazanamayacaktır.

  • Said Emre Dağ

    15.7.2024 11:54:29

    15 temmuza tamamen tiyatro denmesini de anlamıyorum. Eğer tiyatro idiyse neden o tiyatroda roll aldın diye sormak hakkımız değil midir? Adil Öksüz vb unsurlar görünür şekilde bir darbe girişiminin olduğunu ispat ediyor.

  • Said Emre Dağ

    15.7.2024 11:51:57

    Gülen cemaati eğer darbe ile ilişkimiz yok diyorsa üst düzey yönetici kadrosu ülkeye gelip adalete teslim olmalıdır. Bediüzzaman'ın yolu bu yoldur. Tek parti döneminde dahi mahkemeden kaçmayan bir üstadımız vardır.

  • Müjdat Bayar

    15.7.2024 11:39:28

    O meşum ve mel'un hadise maddiyattan ziyade maneviyatımıza darbeydi. Sis perdesi belki de tam olarak aralanamayacak, olayın künhüne vâkıf olamayacağız. Hakikat ahirette ortaya çıkacak. Mezkûr hadiseye kalkışan ve göz yumanları Allah'a havale ediyorum.

  • Erhan

    15.7.2024 11:09:01

    1-) eğer darbe bana yapılsaydı en az üç tane birbirinden farklı tüm siyasi partilerden eşit sayıda olacak şekilde meclis araştırma komisyonu kurdurdu ifadeleri almak için bir tane meclis Komisyonu yerine en az birbirinden farklı üç tane komisyon oluşturur çıkan raporların hepsini halka deklare ederdim. Yapılan duruşmaların hepsine televizyonlar aracılığıyla canlı yayınla halka seyrettirirdim. Bu kadar hava harp okulu Kara harp okulu deniz harp Okulu’nda yetişmiş insanlar varken ve şu anda ihraç edilmişken ve her türlü harp eğitimi almışken neden birkaç tane sivilin onlarla beraber olduğunu, yani bunlar darbe yapamıyor da 2-3 tane sivil mi onlara öncülük ediyor sorup araştırıp halka izah ederdim. Mesela darbeye katılan rütbeliler yaklaşık 800-1000 kişi olduğu söyleniyor, neden bu kadar az sayıda kişiyle darbeye katıldıklarını araştırır yine halka izah ederdim.

  • Erhan

    15.7.2024 11:01:46

    2-) albayların neden böyle bir şey yaptıklarını, televizyon kanallarını cezaevine sokarak canlı canlı insanlara izlettirirdim. Hava sahası kapalıyken, bir tane generali almak üzere Diyarbakır’a uçak gönderip, adamı oradan aldırıp, Ankara’ya oradan da helikopterle üsse aldırıp, oradakilere öldürülmesi için emir verip, onu öldüren de başka biri tarafından öldürülmesinin nasıl olduğunu araştırır halka anlatırdım. Mahir hoca şu an yaklaşık 250 tane generalin içeride olduğu söyleniyor 250 general her birinin emrinde 2000 tane asker olsa eder 500.000 asker, bunlar da darbe yapsa bunun önünde hangi güç durabilirdi merak ediyorum. Bu nedenle bana göre suçu günahı olmayan masum mazlum insanların bu şekilde darmadağın edilmesi için bu kadar büyük bir gerekçeye ihtiyaç vardı, yazıldı çizildi oynandı ve atı alan üsküdarı geçti.

  • Erhan

    15.7.2024 05:28:54

    Darbe darbe dedikleri Bir ileri ikide geri, Basın tek ses şakıyor bülbül gibi, Biliyorum kıs kıs gülüyor birileri, gerçekleri anlayanlar gelsin beri.

  • Salih baş

    15.7.2024 00:51:29

    Tez zamanda amin elfü elfü amin

  • Selim Acar

    15.7.2024 00:05:23

    Tespitler çok doğru ve yerinde. Allah sizden razı olsun. Yüreğinize ve kaleminize sağlık ağabey 🌹

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı