"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yenilik fâciası

M. Latif SALİHOĞLU
27 Kasım 2024, Çarşamba
Günün Tarihi: 27 KASIM 1934

Bundan tam 90 sene evvel, yani 1934’te bugünlerde Türkiye’de “yenilik” adına türlü fâcialar yaşandı. Bu fâcia, kısa zamanda bir “kültürel katliâm”a dönüştü. Eskiye ait ne tür bir güzellik varsa, milletin hayatında yer edip kökleşmiş dinî, örfî, harsî ne tür bir özellik varsa, hemen tamamı yok edilmeye çalışıldı. 

Dahası, bütün bunlar birtakım lastikli kanunlarla, yüz kızartıcı propagandalarla ve devlete ait bir kuvvetin zoruyla millete dayatılmaktan çekinilmedi.

Şimdi, insanlık tarihinde benzerine pek rastlanılmayan söz konusu fâcialar zincirinin bazı halkalarına sırasıyla değinmeye çalışalım.

Tarih, 24 Kasım 1934:

Yaklaşık 500 senedir fethin sembolü olarak içinde ibadet edilen Ayasofya Cami, uyduruk bir “Bakanlar Kurulu Kararı”yla mâbet olmaktan çıkarılarak “müze” haline getirildi.

Oysa ki, Fatih Sultan Mehmed’in vakfiyesine göre, Ayasofya’nın cami statüsü kıyâmete kadar değiştirilmemesi gerekiyordu. Dahası, değiştirmeye tevessül edenlere umumî manada bir lânetleme ile mukabele ediliyordu. Lâkin, vakfiyeye ve o ağır lânete rağmen, bu “ulu mâbed”in statüsü cebren ve hile ile değiştirildi.

Tarih, 26 Kasım 1934:

Temmuz ayında Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe konulan “Soyadı Kànunu”na paralel şekilde çıkarılan 2590 sayılı kànuna göre, bazı isim, unvan, lâkapların kullanılmasına kesin olarak yasak getirildi.

İşte, o tarihten itibaren kanun zoruyla kullanılmayacak denilen o tabirlerden bir demet: Ağa, hacı, hafız, molla, efendi, bey, beyefendi, paşa, hanım, hanımefendi, hazretleri…

Tabiî, o yasakçı kanun zamanla adileşti, paçavraya döndü, adeta beş paralık bir hale geldi. Zira, milletimiz o isim ve unvanları terk etmediği gibi, istisnasız tamamını bugün de kullanıyor.

Tarih, 27 Kasım 1934:

On beş senedir “Hakimiyet-i Milliye” ismiyle Ankara merkezli olarak yayın yapan gazetenin ismi “Ulus” olarak değiştirildi. Gazetenin sahibi, mahiyet ve muhtevası aynı olmakla beraber, “hakimiyet” ile “millî” tabirlerine duyulan alerji sebebiyle, böyle bir değişikliği yapma cihetine gidildi. Bundan böyle “hakimiyet”in yerini “eğemenlik” alırken, “millet” kelimesinin yerine de “ulus” tabiri ikame edilmeye çalışıldı.

NOT: İlk sahibi Mustafa Kemal olan bu gazetenin 1950-60’lı yıllarda başyazarı konumundaki Bülent Ecevit, Said Nursî hakkında kin ve nefret kusan, yalan ve    iftira yüklü yazılar yazdı.1

Tarih, 3 Aralık 1934: 

Bu tarihte çıkarılan bir kanuna göre, dinî kıyafet ve kisveler, cami–mescid gibi mâbetlerin dışında hiçbir sûrette kullanılmayacak ve dışarıda giyilmeyecek.

İşte, bunlar gibi aynı tarihlerde “yenilik” adına millete dayatılan tuhaf, hatta bir kısmı haysiyet kırıcı daha başka değişiklikler de var.

Meselâ, eski soyadlarının hemen tamamı geçersiz sayıldı. Dahası, büyük bir kısmının yeniden kullanılması yasaklandı.

Aynı şekilde, millete rağmen pekçok köy, kasaba ve şehir isimleri metazori şekilde değiştirildi.

Bu meyanda önemli bir nokta da şu ki: Pek çok vatandaşa öylesine uyduruk, berbat, incitici, yüz kızartıcı, hatta haysiyet kırıcı soyadları verildi ki, onları burada zikretmekten dahi utanıyoruz, çekiniyoruz.

Bunların bir kısmı zaman içinde ve daha çok mahkeme yoluyla değişmesine rağmen, önemli bir kısmı hâlen kullanılmaya devam ediyor.

Netice itibariyle, söz konusu “yenilik fâciası” ve “yasak furyası”nın ikinci bir benzerini ne Türkiye tarihinde, ne de insanlık tarihinde göremiyor ve gösteremiyoruz.

Dipnot:

1-Bkz: Bülent Ecevit, Ulus, 12 Ocak 1960, “Nurcular ve İktidar” başlıklı başyazı.

Okunma Sayısı: 244
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı