Evet değerli ve mübarek gönül erlerleri ve hanım efendileri, işte geldik gidiyoruz.
Sayılı günler çabuk geçiyor. Doğum mutluluğu, var olma çabası, dünya meşgalesi, anadan, babadan ayrılış acısı, çoluk çocuk gailesi derken mutluluğun hüzün kuşu kanatlarında dalga dalga rüzgârda süzülerek gam ve kedere yer vermesiyle ömür sermayemiz tükenmekte.
Önemli olan değerli dostlar, asıl memlekete, sılaya giderken heybeyi hasenat, taat ve ibadet altınlarıyla doldurabilmek. Çünkü orası çok pahalı, girmek zor yaşamak kolay. İşte heybenin iki gözü dışında taşıyacağımız ceplerimiz kalıyor diyeceğim, ama kefeninde cebi yokmuş.
Yani mübarek insanlar, mübarek diyorum çünkü Rabbim bizi özene bezene, eşrefi mahlûkat olarak yaratmış. Ondan dolayı bir uzvuna trilyonlar kâfi gelmeyen kıymettar bir vücut elbette mübarektir. Bakınız gözle görülmeyen bir mikrop bizi nasıl mutsuz edebiliyor. İşte bu mizan ve intizamla inşa edilmiş bir vücut elbette mübarek ve korunmaya muhtaçtır. O halde bu yalan dünyada kısa konaklama sırasında bu kıymetli vücuda, emaneti sahibine teslim edene kadar iyi bakmak lâzım. Rabbim bizleri emanetini alacağı ana kadar emanetinden emin kılsın. Amin.
İşte bu kısa, meşakkatli ve değerli ömrümüzü, baki ve kıymettar ve semeredar yapmak için, feraizlerimizi yapar, günahlardan çekinir ve sünnetlerle ziynetlendirebiliriz. Heybemizi ziyadesiyle doldurabiliriz.
Şu kısa ömürde insanoğlunun başına çok şeyler gelebiliyor. Herşey biz insanoğlu için. Bütün bu olumsuzluklar içinde helâl dairesinde kalarak keyfe kâfi bir şekilde, nârın da hoş, lütfun da hoş diyerek senden gelen baş göz üstüne diyebilerek mutlu olabilmektir. Önemli olan helâl dairede kalarak, o daireye lâyık dostlar bularak onlarla omuz omuza vererek manevî çekim alanını genişleterek, o mizaçta insanlar için cazip çekim alanı oluşturarak o dostların mutluluk ve hüzünlerine ortak olarak mutsuzluklar için mutlu olmaya çalışmak çok önemli diye düşünüyorum.
Kalp kırmadan, bütün amellerimizde Allah rızasını gözetmek, sevmek, sevilmek, saygı duymak ve saygı görmek, afedebilmek, ağlayabilmek, gülebilmek, fayda ve yarar yani katma değer üretebilmek, fikirler farklı olsada ortak paydalarda buluşabilmek, zamanımız varken sevdiklerimizle beraber olabilmek ve sevgimizi onlara alenen gösterebilmek, empati yapabilmek, merhamet gösterebilmek, hayvanı, bitkiyi sevebilmek v.s. bu geçici hayatın mutluluk şifreleri olsa gerek. Vesselâm.