"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

CHP, Demokrasi ve Kemalizm

İbrahim ERSOYLU
04 Aralık 2020, Cuma
Ülkemiz, Kemalizm’in kayıtlarından kurtulup birinci sınıf bir demokrasiye geçmedikçe rahat yüzü görmeyeceği, medenî, müreffeh bir seviyeye yükselmeyeceği açıktır.

Bu iş için Cumhuriyet Halk Partisi’nin desteği çok önemlidir.

Zira CHP, yakın geçmişte yapılan seçimlerde seçmen kitlesinin yaklaşık % 30’unun tasvibini alan, Türkiye siyaset denkleminde önemli bir yeri olan ve hâlihazırda ana muhalefet vazifesini yürüten bir partidir.

İçinde bulunduğumuz 21. Asırda demokrasi, adalet, hukukun üstünlüğü, insan hak ve hürriyetleri yükselen değerlerdir. Hür dünyada insanlar, sosyal ve siyasî kurumlar bu değerler istikametinde değişim yaşamaktadır.

CHP de, yaşanan bu değişimin dışında kalamaz. Nitekim eski CHP antidemokratik baskıcı uygulamalardan yana olup, dine irtica, dindarlara mürteci gözü ile bakıp manevî değerlere saldırgan bir yaklaşım sergilerken, şimdiki ise–içinde marjinal kalan bir grup dışında–demokrasiyi müdafaa eden, manevî değerlerle barışık olumlu bir yaklaşım göstermektedir.

Ülkemizde, dindar kimlikli hâkim siyasîler dâhil, demokrasi muhalifleri, CHP’nin demokrat bir çizgiye yönelmesinden pek memnun olmadıkları anlaşılmaktadır. Bunlar istiyorlar ki, CHP müstebit ve dine muarız tavrını sürdürsün. Onlar da ona hücum etme imkânı bulsunlar.  

HEM DEMOKRASİYİ, HEM DE KEMALİZMİ SAVUNMAK ÇELİŞKİDİR

Ancak günümüzün CHP’sinin, hem demokrasiyi, hem de Kemalizm’i aynı anda savunmak gibi bir çelişkisi vardır. Demokrasi ile Kemalizm’in bir arada olması işin tabiatına aykırıdır. Zira birisinin bulunduğu yerde diğeri barınamaz.

Demokrasi; insan hak ve hürriyetlerini, din ve vicdan hürriyetini, adaleti, hukuk üstünlüğünü, çoğulculuğu, kanun hâkimiyetini, istişareyi (meclisi), yasama, yargı ve yürütmenin bağımsızlığını demokratik bir yönetimin şartı olarak kabul eder.

Kemalizm ise, içinde demokrasi; insan hak ve hürriyetlerinin olmadığı, manevîyattan soyutlanmış, maddeci bir yapıya bina edilen tek kişinin görüşlerini kanun, tüzük ve yönetmenliklerle topluma zorla dayatan bir rejimdir. 

Ne yazık ki ülkemizde anayasa, kanun, tüzük ve yönetmenlikleriyle devlet sistemi, hâlâ bu rejimle işlemeye devam etmektedir.

Günümüzde artık CHP, demokrasi ile Kemalizm arasında bir seçim yapmak durumundadır. İki zıt kutbu bir arada tutmak gibi, ikisini birden sahiplenmesi pek inandırıcı olmamaktadır.

Son söz: Hür, medenî ülkelerdeki sosyal demokrat partiler gibi, CHP’nin de Kemalizm’den arınarak gerçek demokrat bir anlayış ve yapıya kavuşması hem onun, hem Türkiye’nin menfaatinedir.

Zira Türkiye toplumu, yıllardır hüküm süren istibdattan ve müstebit yönetimlerden bizar olmuştur; demokrasiye, hak ve hürriyetlere hasret kalmıştır. 

Ahrar/ Demokrat güçlerle işbirliği yapan, ideolojiden arınmış demokrat bir CHP, ülkemizde demokrasiye giden yolun açılmasına önemli katkı sağlayabilir.

Okunma Sayısı: 2506
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali

    4.12.2020 15:45:23

    Çok zor.Çünkü chp de sahih bir birlik yok. Bayağı kesirdeki gibi, payda( katılım) büyüdükçe pay( gerçek değer) azalıyor. " birbiriyle çatışanlar, müsbet bir iş yapamazlar" bsaidnursi.

  • Naim Kav

    4.12.2020 02:32:19

    Hocam çok makul bir bakış açısı ile kanaat serdetmissiniz .Tebrik ve takdir ile yazilarinizi takip ediyoruz. Demokrat Parti'nin de CHP içinden çıktığı da bir vakıa.. Allah kaleminize kuvvet versin.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı