"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gayeleri üzüm yemek mi?

Hüseyin GÜLTEKİN
09 Aralık 2024, Pazartesi
Geçmişte, başta malum siyasîler olmak üzere hemen herkes; malum grubun faaliyetlerine fiilen katılırken, onlara övgüler dizerken, Yeni Asya okuyucuları başından beri hem AKP’ye hem söz konusu kişilerin yaptıkları yanlışlara itizar ediyordu.

Aslî vazifesi dine hizmet olması gerekenlerin bazı dünyevî menfaatler için siyasîlerle bu kadar haşir neşir olmasının doğru olmadığını, daha da önemlisi Risale-i Nurlar’ı sadeleştirmek gibi yanlış işlere tevessül edilmesinin büyük hata olduğu defalarca söylendi, yazıldı.

Bütün vatandaşlara, bütün gruplara ve cemaatlere eşit mesafede olmak mecburiyetinde olan siyasî iktidara da; kendisine destek olanlara devletin bütün imkânlarını peşkeş çekmenin hukuken yanlış olduğunu yine ısrarla dile getirildi.

Ülkemizin ve milletimizin menfaati ve geleceği için Yeni Asya’nın tamamen samimî bu ikazlarını her iki taraf da dikkate almadı ve senelerce de bu tutumlarını sürdürdü maalesef.

15 Temmuz kalkışmasında yetkililerin gerçek suçluları bulup yargıya teslim etmelerini beklerken, hain darbecilerin işine yarayacak şekilde, darbeyle ve darbecilerle alâkası olmayan binlerce kişi işinden aşından edilerek ihraç edildi, çoluk çocuk demeden, kadın-erkek demeden hapishanelere dolduruldu.

“At izinin it izine karıştığı” bu dönemde gerçek suçlular ise izlerini kaybettiler. Yurt dışına kaçtılar. 15 Temmuz fitnesinin ağır bedelini, kendi ifadeleriyle “tabanı ibadet” dedikleri, insanlar ödemiş oldular ve hâlen de ödemeye devam ediyorlar.

İşte biz “Hiçbir günahkâr başkasının günahına ortak olmaz” İlâhî mesajları çerçevesinde ve suçun şahsîliği ilkesinden hareketle, “kurunun yanında yaşı da yakmak” gibi tamamen yanlış ve hukuksuz uygulamalarla binlerce mağduriyete imza atan ve bu keyfîliklere alkış tutan zihniyetlere, anlayışlara itiraz ediyoruz.

Görülüyor ki suçun şahsîliği esasını kulak ardı eden, yaşın yanında kuruyu da yakmayı âdet edinenler, senelerce övgüler yağdırarak kişiler için birdenbire “aldanmışız” diyerek bu defa toptan hain ilân ettiler. Ve hemen hemen bütün dinî cemaatleri hedefe koyarak potansiyel tehlike sınıfına koydular. Gidişata baktığımızda bir zamanlar “Cemaatlerin, tarikatların kökünü kazıyacağız” şeklinde beyanda bulunanların tehditleri istikametinde yol alınmaya devam ettiği anlaşılıyor. O hâlde bunları gayesi üzüm yemek değil, bağcıyı dövmektir.

Ortada bu kadar hukuk skandalları, adaletsizlikler, keyfîlikler varken müsbet hareket çerçevesinde idarecileri ikaz etmek isabetli değil midir?

Okunma Sayısı: 1855
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Yahya

    24.12.2024 00:03:56

    Yazınızda bazı izahlarınıza katılıyorum. Ancak bir cok yerinde celiskiler gördüm. Lutfen bunu bir eleştiri olarak kabul etmeyiniz. Bir tadil olarak gormenizi temenni ederim.

  • Yahya

    24.12.2024 00:01:35

    Sayın yazar, maalesef yazınız çelişkilerle dolu. Sağlıklı yazmalar dileyelim efendim.

  • Burhan Kula

    14.12.2024 02:45:32

    KHK haksızlıklarına ses çıkardığınız için teşekkürler Hüseyin bey, AİHM nin YALÇINKAYA kararı resmen ortada dururken maalesef çoğu kişi korkudan bu konularda sessiz kalmayı ya da daha da kötüsü kinle hasetle cehaletle korkuyla yapılanlara destek vermeyi tercih ediyor, sözün bittiği yerdeyiz, diyecek tek şey var o da Allah büyüktür..

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı