"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bu manevî yangını kimler söndürür?

Hüseyin GÜLTEKİN
20 Ocak 2025, Pazartesi
Toplumun dinî emirlere uyma nispeti iyice gerilemiş. İnançsızların, inkârcıların oranı yükselmiş.

Seksen beş milyon nüfus içinde, başta gençler olmak üzere, milyonlarca kişi bir şekilde uyuşturucunun pençesinde. Rüşvet, çalıp çırpma, içki, kumar gibi günahlara karşı dinî hassasiyetler dumura uğramış.

Tam da Üstad Bediüzzaman’ın yaklaşık bir asır önceden: “...Karşımda müthiş bir yangın var, alevleri göklere yükseliyor, içinde evlâdım yanıyor, imanım tutuşmuş yanıyor. O yangını söndürmeye, imanımı kurtarmaya koşuyorum” diye feveran ederek haber verdiği manevî yangının bütün dehşetiyle devam ettiğini görüyoruz.

Kalbimizi yaralayan, yüreğimizi yakan böyle bir tabloyu nazarlara verip gündeme getirmek istemesem de, acı gerçekler böyle. Belki de öncelikli olarak bu tehlikeli yangını söndürmekle vazifeli olan Diyanet ve bazı ilâhiyatçılar, bu yangını görmezden gelerek tedbir alma noktasında üzerlerine düşeni yapmış değiller.

Aradan geçen yirmi iki yılın sonunda, kendilerini dinin ve dindarların yegâne hamisi olarak lanse eden böyle bir iktidar döneminde dindarlığın ve dinî değerlere yönelik algının dibe vurduğu görülüyor. Gittikçe artan ahlâkî aşınmanın ve yozlaşmanın devam ettiğini, yapılan araştırmalar ve anketler ortaya koyuyor. Siyasîlerin milleti uyutmak için uydurdukları içi boş sloganlara aldanıp, bu korkunç gidişatın siyaset eliyle durdurulabileceğini hayal eden varsa vay bu milletin hâline!

Hâlbuki bütün siyasîlerle mesafeli olması gereken Diyanet camiamızın, mevcut iktidar mensuplarıyla deyim yerinde ise haşir neşir olması, her gün o siyasîlerin televizyon ekranlarında söylediklerinin benzerlerini tekrarlaması hata değil mi? Birbirinden farklı fikirdeki insanların bulunduğu cami cemaatinden bazı insanların haklı tepkilerini dikkate almadan, cuma hutbelerinde veya vaaz kürsülerinde siyaseti akla getiren meseleleri dile getirmeleri yanlış değil mi? Böyle davranmak Diyanet mensuplarının itibarlarını ve saygınlıklarını, daha da önemlisi hiçbir şeye alet edilmemesi gereken dinî değerleri zedelemez mi? Bu hâllerin samimi dindarların dahi camilerden soğumasına sebep olduğunu bilseler, iyi olmaz mı?

Aynı şekilde, Üstad Bediüzzaman’dan ders alan ve dine hizmet için yola çıkanlar da, toplumun düçâr olduğu bu ahlâkî aşınmayı, manevî erozyonu görüp çare arayışına girmesi beklenmez mi?

Üstad Bediüzzaman’ın bir asır önceden haber verdiği, bir avuç talebesiyle beraber söndürmeye çalıştığı ve günümüzde halen bütün şiddetiyle devam ettiğini gördüğümüz bu manevî yangına karşı söndürme işini siyasî kadrolara havale edenler, yanlış etmiş olmaz mı?

Okunma Sayısı: 2389
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Savaş

    20.1.2025 23:03:21

    İsra 84﴿ De ki: “Herkes kendi mizaç ve karakterine göre iş yapar.” Rabbiniz kimin doğru bir yol tuttuğunu çok iyi bilmektedir.

  • Doğukan Pamir

    20.1.2025 21:04:05

    Pelin evladımıza..... BUPAR Araştırma ve Danışmanlık Şirketi, Türkiye’nin farklı bölgelerinde ocak 2025 yılında yaptığı anketin sonuçlarını açıkladı. Anket, 12 bölge ve 26 alt bölgede 2 bin 420 kişiyle yüz yüze gerçekleştirildi. Katılımcıların görüşleri, Türkiye’nin mevcut durumu ve geleceğine dair önemli ipuçları veriyor. DİYANET'E GÜVEN Anketin bir diğer dikkat çekici sonucu ise Diyanet İşleri Başkanlığı’na duyulan güvendi. Katılımcıların yüzde 83,3’ü Diyanet’e güvenmediğini belirtirken, yalnızca yüzde 11,1’lik bir kesim Diyanet’e güven duyduğunu ifade etti. Not:Birilerinin yetiştirdiği manlı(!) nesil de Diyanete güvenmiyorsa söylenecek laf yok...

  • Savaş

    20.1.2025 21:02:47

    Ayrıca Rad süresi 11 ile Enam süresi 53 okunması ve İbrahim Günaydın beyin bu gün ki yazısı konuya ışık tutabilir.

  • Savaş

    20.1.2025 20:56:25

    Felaket ve helaket asrında doğru ile yanlış iç içe girmiş. Allah feraset nasip etsin.Allahın koruyup gözettikleri hariç herkes delâlettedir. Şeytanın en büyük hilesi........ila ahir vesselam.

  • Abdullah

    20.1.2025 18:42:52

    Bu yangını her hal-u kârda fetönün güdümüne girenler, fetönün batıl mesle ğini benimseyip tabi olanlar söndürme yecek.Halis muhlis Kur'an hizmetkârla rı söndürecek.

  • Yahya

    20.1.2025 18:39:15

    Pelin hanımefendinin 'Hutbelerin daha makul şekilde yazılması hususunda yol gösterici yazılar ve uyarılar yapabilirsiniz.' Sözü doğru.

  • Yahya

    20.1.2025 18:36:52

    Imamlar merkez hutbesini mi okudu? Diye not tutanlar , imamlar müstakil hutbe versinler ve bunları denetlesinler ne dersiniz.?

  • Hüseyin İlhan

    20.1.2025 13:33:51

    Hutbeler dün 12 Eylül ve 28 Şubat zalimlerinin emrine göre bugün ise milleti faize teşvik edenin,alıştıranın,kumarı sabilere yaptırtmaya başlayanın,zinayı suç olmaktan çıkaranın,din kardeşini katleden siyonist katillerden madalya alıp boynunda taşıyanın devrindeki hutbeler ne suya ne de sabuna dokunur. Mesela bundan 50 yıl kadar önce ULUCAMİ de Cuma hutbesi okuyan imam efendi şimdi aynı hutbeyşi okuyabilir mi.Asla,sonra risalei nur talabesi kardeşelr hoca olsun diyorsun yapma be kardeşim bunlar dini ihya edecek adam değil,siyasetçiye kalkan olacak insanları seviyooor.

  • Mustafa Said Kara

    20.1.2025 10:13:58

    Yeni Asya cemaatinde birçok imam, müezzin, vaiz, müftü ve kuran kursu hocası gibi diyanet görevlisi görev yapmaktadır. Bu yazı onları üzer. Diyanet de elinden geleni yapıyor işte.

  • Pelin Kurukahveci

    20.1.2025 10:04:17

    İlahiyatlardaki sıkıntı ise mealcilerin İlahiyat öğrencilerini etkilemelerinin önüne daha net şekilde geçilmiyor oluşudur. Mealciler fikir hürriyeti kılıfı altında her türlü tahrifi derinleştiriyorlar. İlahiyat fakülteleri mealciler konusunda daha sıkı tedbirler almalıdır.

  • Pelin Kurukahveci

    20.1.2025 10:02:13

    Gerçekten şu yazınızdaki ifadeleri görünce üzüldüm. Diyanet, imamları, kuran kursu hocaları ile bu ithamı hak etmiyor. Doğruya doğru diyebilmeliyiz.

  • Pelin Kurukahveci

    20.1.2025 10:01:11

    Siz bir takım kemalistler ve son dönemde gülenciler bazı hutbelerden rahatsız diye diyaneti insanları dinden uzaklaştırmakla suçluyorsunuz? El insaf hocam. Hutbelerde öyle bir sıkıntı varsa bile bu diyanete yapılan dinden uzaklaştırıyorsun iftirasına bizi götürmemeli. Hutbelerin daha makul şekilde yazılması hususunda yol gösterici yazılar ve uyarılar yapabilirsiniz.

  • Pelin Kurukahveci

    20.1.2025 09:58:24

    Sıbyan mektepleri var, çocuklarımızı gönderiyoruz. Bu az bir hizmet mi? Kız-erkek yatılı kuran kurslarında hafız yetiştiriyor. Bu az bir hizmet mi?

  • Pelin Kurukahveci

    20.1.2025 09:56:42

    Kaldı ki diyanet sadece hutbe yazma hizmeti vermiyor. Mesela Kuran Kursları var. Benim 55 yaşındaki annem o kurslarda Kuran öğrendi. İlmihalini öğrendi. Bu az bir hizmet mi?

  • Pelin Kurukahveci

    20.1.2025 09:55:18

    Vaazlarda Risale-i Nurlardan vecizeler ve hatta dersler yapan imamlar da var. Bu tür imamların ve vaizlerin çoğalması için Risale-i Nur cemaatleri adam yetiştirmek zorunda. Hem adam yetiştirmeyip hem de Risale-i Nurları okumuyorlar demek yapıcı bir eleştiri değil.

  • Pelin Kurukahveci

    20.1.2025 09:53:26

    Hüseyin ağabey sadece hutbeye bakarak diyanet kurumunu bu şekilde suçlamak hiç hakkaniyetli değil. Hutbelerden ancak kemalistler rahatsız oluyor. Onlarda cumhuriyetin kurucu kadrolarının adı anılmıyor diye rahatsızlar. Ayrıca hutbelerde Risale-i Nurlara muhalif olarak ne anlatılıyor mesela bir örnek verebilir misiniz?

  • Hüseyin Orhan

    20.1.2025 07:28:07

    Diyanetin verdiği her hutbeden nem kapmamak lazım. Bir takım kimseler siyasi iktidara laf söyleyemedikleri için diyanet üzerinden muhalefet yapmaya çalışıyor. Diyaneti asıl bu şekilde siyasete alet ediyorlar.

  • Hüseyin Orhan

    20.1.2025 07:26:15

    Değerli hocam camilerden fetöcülerden başka kimse soğumaz. Onların da akideleri sıkıntılı. Diğer eleştirilerinize katılıyorum. Devlete hakim olan dindarlar daha çok şey yapabilirler. Mesela devletin kumar oynatmasını engelleyebilirler. Sapkınlıkları yasaklayabilirler.

  • Osman Yıldirim

    20.1.2025 02:10:21

    Tabii Hani deniyor ya,gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklenince diğerlerine yanlış olur. Bugün türkiyemizde uygulanmakta olan sistem başta yanlış kurgulanmış yani cumhurun başı olan şahsın cumhurun tünü kucakla.asi gerekirken bir partinin mensubu ve başkanı olunca toplumda birlik ve beraberlik baştan diniamitlenmiş oluyor, ama kimin uğrunda beyefendinin keyfi bozulmasın hersey kendinde başlasın ve yine kendinde bitsin de ülkenin birliği bütünlüğü huzuru ne olursa olsun. Anlayış bu bu olunca ülkede herşeyin düzeni bozulur.

  • Burhan Kula

    20.1.2025 00:08:31

    Ateizmin Deizmin toplumda giderek neden yükseldiğine dair diyanetin ciddi bir çalışma yapması lazım

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı