"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Varlık Fonu

Ahmet Hamdi AYDIN
13 Şubat 2017, Pazartesi
Geçen hafta Ziraat Bankası, PTT, TPAO, Türksat, BOTAŞ, Eti Maden, Çaykur ve boru hatlarının hazineye ait hisselerinin Türkiye Varlık Fonu’na devredildiğine dair haberler yayınlandı.

Başbakanlıktan, hazinenin uhdesinde bulunan bir kısım kamu sermayeli şirketler ile özelleştirme programında bulunan bazı şirketlere ait hisselerin Bakanlar Kurulu kararıyla Türkiye Varlık Fonu’na devredildiği bildirildi.

2016 ortasında Türkiye Varlık Fonu (TVF) diye bir anonim şirket kurulmuştu.

Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye Varlık Fonu’nun kuruluş amacını şöyle açıklamıştı: “Türkiye bütçe açığı olan, dış kaynakla ekonomisini büyüten bir ülke, dolayısıyla bütçe açığını, cari açığı daha fazla açmadan kaynak oluşturarak, büyük projeleri gerçekleştirmek ve Türkiye’nin ekonomik göstergelerini dengede tutmak için Türkiye Varlık Fonu kuruluyor.”

Başbakan’ın açıklamasında bir gariplik, hatta yanlışlık var gibi… Normalde varlık fonları cari açıktan dolayı artan yabancı para rezervinden oluşur. Kısaca varlık fonu bir havuz oluşturan söz konusu rezervlerle finanse edilen devlet kontrolündeki yatırım kurumları olarak tanımlanmaktadır.

Cari açık, bir ülkenin ürettiği malların ihraç sonucu getirdiği gelirin, ülkenin yurtdışından ithal ettiği mal ve hizmetlerden az olması durumudur.

Yani bir ülkeye döviz giriş çıkışı neticesinde cari açık meydana gelir.

Bu durumda ithalat az, ihracat çoktur ve böylece ülkeye giren döviz fazladır.

İşte bu fazlalık varlık fonunu oluşturuyor ve fon ile devlet kurumları finanse ediliyor.

Cari açık ile ülkenin gelişmişlik oranı ters orantılıdır.

Yani bir ülke ne kadar çok gelişmişse cari açığı o kadar düşüktür ve döviz rezervi çoktur.

Şimdi Başbakanın açıklamasına tekrar dönecek olursak bir tersliğin olduğu anlaşılacaktır.

“Cari açığın daha fazla açılmaması için” adı geçen fonun kurulduğunu söylüyor.

Oysa cari açık ne kadar çok ise o kadar döviz fazlası var ve bu fazlalık havuza yani fona girmiş olacaktır.

Ayrıca bütçe açığı ile cari açık da karıştırılıyor.

Garip olan şey, normalde fonun amacı devlet kurumlarını finanse etmek iken, Türkiye’de devlet iktisadî kurumlarının hisseleri ile fonun oluşturulmasıdır.

Okunma Sayısı: 2642
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı