Duâ, hilkat-i netice-i âlemdir. Onsekiz bin âlemin, hususan dünya ve ahiret âlemlerinin yaratılmasının sırrı dahi duâdır.
Kendisine, Habibi’nin (asm) duası ulaşsın diye güneşi durdurup, kameri şak ettiren yine bir sırr-ı azim-i duâdır.
Duâ öyle bir iksirdir ki, demirden dağları eritip granitleri parçalar ve bütün hesapları bozup, hesab-ı İlahiyi çabuklaştırır. Çünkü O, Hayrul Mâkirin (tuzakları ve oyunları bozan) ve Serîul Hisap (çabuk hesap gören)dir.
Bu esmanın imdada yetişmesiyle mazlum milletler ve insanlık, sukünet bulup, nefes alır. Bu noktadan Kur’an’ımızın “Duânız olmasa Rabbim katında ne ehemmiyetiniz var” (Furkan Suresi /77) ayeti, duâmızın dâisidir.
Sıkıştığımız her an, hiçbir sebebe müracaat etmeksizın O’nun rahmet kapısını çalıp, O’ndan isteriz. Dualarımızın kabulüyle de meydana gelecek fereçlerden, O’nun rahmeti ve “essebeb-i kelfail” sırrınca, sevaptar ve hissedar oluruz.
Sekine ile sükunet ve duâ ihtiyacı bu gün düne ve her zamana göre daha fazla ve elzem...
Duâda eşref ve elzem saate ulaşıp, Allah katında, ekseriyet teşkil ederek, meşruiyette kabule kârin olan duâlardan hissedar olabiliriz.
Allah’ın izniyle yürüyen dağları bile durdurup sükunetini sağlayacak Sekine duâsına, başta memleketimiz ve islam âlemi olarak, şu an bütün insanlık ne kadar muhtaçtır ki; “İnnâ Fetahne” sırrıyla sudan insan ve hayatı çıkaran ve daneleri çatlatıp onlardan bahar çiçekleri açtıran yine bir duâdır.
Ahir zamanda gelecek fereç ordularının mensupları, Sekine zırhı ile muhafaza olunurlar; onları muhafaza ile sahil-i selamete ulaştıran yine bir duâdır.
Şimdi duâya en çok muhtaç olduğumuz bir an ki, Nurun şahs-ı manevisinin her bir ferdi hiç olmazsa, Cevşen’i okuyarak manevi ‘büyük zırhı’nı giyinmeli; 19 defa okuyacağı Sekine duâsı ile de, öncelikle memleketimizin, sonra tüm İslam ve insanlık âleminin sulh-u umumi ve sükunetine vesile olmalı.
Öyleyse, Cenab-ı Hakkın sonsuz merhametiyle, duà niyetiyle, hayallerimiz ve O’na yakarışlarımızdan bile, binlerce hasene kazanabileceğimiz ve bela ve musibetlerin define vesile olabileceģimiz hakikatine iltica ederek diyoruz ki:
Şimdi tam zamanı; Cevşen ve Sekine duası seferberliği için, haydi hep birlikte duâ başına!