"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İttihad-ı İslâmın temel taşları ve Bediüzzaman - 1

Sami CEBECİ
09 Nisan 2025, Çarşamba
Büyük İslâm âlimi Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, hayatını iman ve İslâm hakikatlerine adamış, milletin ve İslâm ümmetinin birlik ve beraberliği için her şeyini feda etmiş bir İslâm fedaisidir.

Kendi tabirince dünya zevki namına hiçbir şey tatmamıştır. Bütün ömrü harp meydanlarında, esaret zindanlarında, memleket mahkemelerinde ve sürgünlerde geçmiştir. Görmediği eza ve çekmediği cefa kalmamıştır.

Bütün bunlara rağmen, o hayatından hiçbir zaman şikâyetçi olmamış ve kendisine her türlü çileyi çektirenlere, imanlarını Risale-i Nur ile kurtarmak şartıyla hepsine hakkını helâl etmiştir. Onun bütün meselesi milletin imanını selâmette görmekti. “Kur’ân’ımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa Cenneti de istemem. Orası da bana zindan olur. Eğer, milletimin imanını selâmette görürsem, Cehennemin alevleri içinde yanmaya razıyım. Çünkü, vücudum yanarken gönlüm gül gülistan olur.” diyordu. Hazreti- Ebubekir’in (ra) fedakârlığını kendine rehber yapmıştı. Zira O “Ya Rabbi! Cehennemde benim vücudumu öyle büyüt ki, mü’minlere yer kalmasın.” diyecek kadar ulvî bir fedakârlık ruhuna sahipti.

Bediüzzaman Hazretleri, sadece bu ülkenin değil, bütün İslâm dünyasının dertleriyle dertleniyor ve her türlü problemlerinde çareler üretiyordu. “Âlem-i İslâm’a vurulan darbelerin en evvel kalbime indirildiğini hissediyorum.” diyecek kadar etkilendiğini ifade ediyordu. Bediüzzaman Hazretlerinin hayatında en önem verdiği konulardan biri de İttihad-ı İslâm hakikatiydi. İslâm devletleri düzeyinde mutlaka İslâm Birliği kurulmalıydı. Mevcut dağınıklık, İslâm dünyası- nın yabancı devletlerin esaretine düşmeyi netice vermişti. Bu hususta, Yavuz Sultan Selim’e biat ettiğini söylüyordu. Zira o koca padişah “İhtilâfü tefrika endişesi, / Kuşe-i kabrimde hatta bîkarar eyle beni. /İttihatken savlet-i a’dayı def’e çaremiz, / İttihat etmezse millet, dağdar eyler beni.” diyordu.

Yavuz Sultan Selim Han’ın bu beyitlerindeki hakikatler, âhirzamanın son müceddidi olan Bediüzzaman Hazretlerinde de ifadesini buldu. Bütün mü’minleri tevhid inancı etrafında birleşmeye davet eden Bediüzzaman Hazretleri, aynı Allah’a, aynı peygambere, aynı Kur’ân’a inanan insanların, basit sebepler yüzünden ihtilâfa düşmelerini anlamsız buluyor ve bu birliğin temin edilmesi için, İhlâs ve Uhuvvet Risaleleri gibi eserler telif ediyordu.

Bediüzzaman, harici düşmanların hücumları karşısında dahili ihtilâfları bırakarak, bütün Müslümanları tek vücut hâlinde karşı koymaya çağırıyordu. “Ey ehl-i iman! Zillet içinde esaret altına girmemek isterseniz, aklınızı başınıza alınız. İhtilâfınızdan istifade eden zalimlere karşı ‘Müminler ancak kardeştir.’ Kal’a-i kudsiyesi içine giriniz, tahassun ediniz.” diyordu.

Bediüzzaman, “Mümin için mümin, sağlam yapılmış bir binanın birbirine kuvvet veren elemanları gibidir.” mealindeki hadis-i şerifi kendilerine rehber yapmakla dünya hayatında sefaletten, âhirette de ebedî hüsrana düşmekten kurtulacaklarını nazara verdi. Ve “Bu zamanda en büyük farz vazife ittihad-ı İslâmdır.” dedi.1

“Azametli bahtsız bir kıt’anın, şanlı talihsiz bir devletin, değerli sahipsiz bir kavmin reçetesi ittihad-ı İslâmdır.”2 Bu tarzdaki ikaz dolu sözleriyle sürekli İttihad-ı İslâm ile İslâm dünyasının birliğini savunan Bediüzzaman Hazretleri nasıl bir ittihattan bahsediyordu? Kastettiği birlik ne idi?

1909 yılında yayınladığı bir makalesinde, bütün Müslümanlar arasında gerek potansiyel olarak, gerekse bilfiil var olan birlikteliği murat ettiğini söylüyor ve temel taşlarını nazara veriyordu. (Devam edecek)

Dipnotlar:

1-  Divan-ı Harb-i Örfi, s. 67.

2-  Mektubat, s. 452.

Okunma Sayısı: 1408
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı