"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

1928’den 2020’ye Mektup

Sadettin Önal
19 Nisan 2021, Pazartesi
Mektup… Arapça’dan Türkçeye geçmiş bir kelime. Yazılmış olan şey anlamında.

Bir başka kimseye gönderilen yazılı kâğıt. Belli bir kalıbı yok. Düz yazı şeklinde uzun mesaj.

Bunlarla birlikte mektup denince internette şu da yer alıyor: Bir düşünce veya duygunun birilerine iletilmesi amacıyla yazılan özel yazılara mektup denir.

Sanki mektup devri yerini elektronik postalara devretti.

Bir düşüncenin iletilmesi. Bir fikrin aynı devirde yaşayan insanlara iletilmesi.

Veya… Bir mesajın yıllar sonraki insanlara bildirilmesi.

Bir fikrin yaklaşık bir asra yakın zamanla günümüze hitap etmesi.

Gayptan, yani gelecekten mi haber veriyor, ne?

Bu mektubun yazılış tarihi 1928.

Kuş konmaz kervan geçmez bir yerden yazılmış. Yazıldığı yer Barla.

Mektubun yazarı mı? Garibüzzaman. Namı diğer Bediüzzaman Said Nursî.

Hani tarihleri yazarken bazen yılın son iki rakamını yazarız.

1999 yerine 99, 2010 yerine 10, 2020 yerine 20 gibi.

Bu da öyle bir şey. Yirminci mektup.

Sanki 92 yıl öncesinden 2020’ye seslenircesine… Dünyadan bahsediyor. Sanki koronanın “perişan” ettiği dünyadan. İnsanlıktan bahsediyor Covid-19’un “avare”leştirdiği, dağıttığı insanlıktan.

Bir de bir insandan bahsediyor. Hayatının meyvesi olmayan bir insandan.

“Sahipsiz” bir insandan. “Hâmisiz”, koruması olmayan bir insandan. “Âciz” bir insandan ve “miskin” bir insandan. Bu özelliklerdeki insanın en yüksek dünya makamına da dikkat çekiyor!

“Bütün dünyanın sultanı da olsa kaç para eder?” diyor. İnsanlığın “avare”liğinden dem vuruyor.

(Coronanın) “perişan” ettiği dünyadan bahsediyor. Dünyanın “fâni”liğine dikkati çekiyor.

Bu ahval içindeki insana tekrar dikkati çekiyor: “Sahibini tanımazsa” diyor! “Malikini bulmazsa” diyor! İşte o insanın “sergerdan” olduğunu söylüyor.

Yani başı dönmüş ve şaşkın. Ve onun bu halini “herkes anlar” diyor. O, zamanındakileri Ayasofya Camii’ni örnek vererek ikaz etmişti. 1

Asya bir camidir demişti. Doğunun dirilişinin dinde olduğunu söylemişti. Buna uygun bir cereyan ve bir akış verilmezse sonucun başarısızlığına dikkati çekmişti.

Dördüncü devresi adileşecek demişti. Sonrakilere ise 92 yıl öncesinden sesleniyor.

Ve Bediüzzaman Said Nursî insana çıkış yolunu şöyle gösteriyor: 

Eğer sahibini bulsa, malikini tanısa o vakit rahmetine iltica eder, kudretine istinat eder; o vahşetgâh dünya bir tenezzühgâha döner ve bir tecaretgâh olur. 2

Felâket ve helâket asrının adamı! Bediüzzaman Said Nursî. Sözleriyle, Mektuplarıyla ve ikazlarıyla asra damgasını vuruyor.

Dipnotlar:

1- Nursî, Bediüzzaman Said. Mektubat, Yeni Asya Neşriyat Ocak 2017, s. 488. 

2- Nursî, Bediüzzaman Said. Mektubat, Yeni Asya Neşriyat Ocak 2017, s. 265.

***

Risale-i Nur'dan Mektubat isimli eserden 20 Mektubu okumak için tıklayınız:

http://www.risaleinurenstitusu.org/kulliyat/mektubat/yirminci-mektub/217

Okunma Sayısı: 2205
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı