müminler tarafndan sarlyordu. Kanunlar, yasaklar, po-
lisler, jandarmalar, kaln hapishane duvarlar, onu
mümin kardefllerinden bir an bile ayramad. Büyük
mürflidin, talebeleriyle arasna y¤lan bu maddî kesafet-
ler; din, aflk, iman sayesinde letafetler hâline geldiler.
Kör kuvvetin, ölü maddenin bu tahdit ve tehditleri, ruh
âleminin ummanlarnda büyük dalgalar meydana getirdi.
Bu dalgalar, köy odalarndan bafllayarak, yer yer her ta-
raf sard; üniversitelerin kaplarna kadar dayand.
Yllardr mukaddesatlar çi¤nenmifl vatan çocuklar,
mahvedilen nesiller, imana susayanlar; onun yoluna,
onun nuruna kofltular. Üstadn Nur Risaleleri elden ele,
dilden dile, ilden ile ulaflt, dolaflt. Genç- ihtiyar, cahil-
münevver, sekizinden seksenine kadar herkes ondan bir
fley ald, onun nuruyla nurland. Her talebe, bir makine,
bir matbaa oldu. man, tekni¤e meydan okudu. Nur Ri-
saleleri binlerce defa yazld, teksir edildi.
Gözlerinin nuru sönmüfl, iç âlemlerinin fl¤ sönmüfl,
harabeye dönmüfl olan körler bu nurdan, bu flktan
korktular. Bu azîz adam, dillerden hiç eksik etmedikleri
nklâba, lâikli¤e aykr hareket ediyor diye, tekrar tek-
rar mahkemeye verdiler; tekrar tekrar hapishânelere at-
tlar. Kaç kere zehirlemek istediler. Ona zehirler panze-
hir oldu, zindanlar dershane... Onun nuru, Kurânn nu-
ru, Allahn nuru vatan snrlarn da aflt. Bütün âlem-i s-
lâm dolaflt. fiimdi Türkiyede, her teflekkülün, vatann
seven herkesin önünde hürmetle durmas lâzm gelen bir
kuvvet vardr: Said Nur ve talebeleri. Bunlarn derne¤i
TARHÇE- HAYATI
| 965
I
SPARTA
H
AYATI
okyanus.
zindan:
hapishane.
âlem:
dünya.
âlem-i slâm:
slâm âlemi, s-
lâm dünyas.
aflk:
fliddetli sevgi, sevda, gö-
nül verme.
aziz:
izzetli, muhterem, say-
gn.
hürmet:
sayg.
Iman:
inanç, itikat.
inklâp:
de¤iflme, dönüflüm,
köklü de¤iflme.
kesafet:
bulanklk, kir, açk
veya berrak olmama.
letafet:
latiflik, hoflluk, ince-
lik.
maddî:
madde ile alakal, cis-
manî.
mahv:
yok etme, ortadan
kaldrma.
mukaddesat:
mukaddes,
kutsal, temiz ve yüce olan
fleyler.
mümin:
iman eden, inanan.
münevver:
bilgili, kültürlü
kimse, aydn.
mürflit:
irflat eden, do¤ru yo-
lu gösteren, rehber, klavuz.
nur:
aydnlk, parlt, flk.
panzehir:
zehirin tesiri gider-
me özelli¤i olan madde.
ruh:
dirilik kayna¤, hayatn
temeli ve sebebi olan manevî
varlk.
tahdit:
hudutlandrma, snr-
lama.
talebe:
ö¤renci.
tehdit:
korkutma, gözda¤
verme.
teksîr:
ço¤altma, ço¤altma
makinesi.
teflekkül:
kurulma, kurulufl.
umman:
büyük deniz, derya,