Tarihçe-i Hayat - page 970

türlü ceza görmüyor. Yine Üstad›n k›l›k k›yafetiyle u¤ra-
fl›l›yor, devr-i sab›kta oldu¤u gibi, ziyaretine gelenler yine
kaydedilip karakollara ça¤r›l›yor.
Kendisini milletine hasreden seksen yafl›ndaki ihtiyar
bir din âlimi öldürülmek isteniyor; hem de Ramazan
Bayram› akflam› iftar yeme¤ine zehir konulmak suretiy-
le.
Bu ne feci, bu ne tahammül edilmez bir hâldir. Tecrit
edilmifl, daimî bir tarussut alt›nda, kap›s›nda bekçi. O
içerde ölümle baflbafla b›rak›l›yor.
Heyhat! Geliniz ey ehl-i ‹slâm! Hep beraber a¤laflal›m.
Hay›r, hay›r! Gözyafllar›yla, feryat ile tedavisi mümkün
de¤il bu derdin... Allah için u¤raflal›m.
Nihat Yazar
ì@Ġ
970 |
BED‹ÜZZAMAN SA‹D NURSÎ
I
SPARTA
H
AYATI
âlim:
ilim ile u¤raflan, ilim
adam›.
daimî:
sürekli, devaml›.
devr-i sab›k:
geçmifl devir.
ehl-i ‹slâm:
‹slâm toplulu¤u,
Müslümanlar.
fecî:
dehfletli, korkunç.
feryat:
hayk›rma, 盤l›k.
hasr:
yaln›z bir fleye veya ki-
fliye mahsus k›lma.
Heyhat:
yaz›k, çok yaz›k, ne
yaz›k.
suret:
biçim, flekil, tarz.
tahammül:
zora dayanma,
kötü ve güç durumlara karfl›
koyabilme, katlanma.
tarassut:
gözetme, göz alt›n-
da tutma.
Tecrîd:
bir kiflinin baflka bir
insan veya nesneyle olan ilifl-
kisini kesme.
1...,960,961,962,963,964,965,966,967,968,969 971,972,973,974,975,976,977,978,979,980,...1390
Powered by FlippingBook