Tarihçe-i Hayat - page 883

Hiç mümkün müdür ki, böyle haddinden yüz derece
ziyade teveccüh-i ammeye mazhar ve bir nutuk ile binler
adam› itaate getiren ve bir makale ile binlerle insanlar› ‹t-
tihad-› Muhammedî (a.s.m.) Cemiyetine iltihak ettiren ve
Ayasofya Camiinde elli bin adama takdir ile nutkunu din-
lettiren bir adam, üç sene Emirda¤’›nda çal›fls›n, yaln›z
befl on adam› kand›rs›n ve ahiret iflini b›rak›p siyaset ent-
rikalar›yla u¤rafls›n. Yak›n oldu¤u kabrine nurlar yerine
lüzumsuz zulmetler doldursun? Hiç kabil midir? Elbette
fleytan dahi bunu kimseye kabul ettiremez.
Dördüncüsü:
fiapka giymedi¤imi mahkûmiyetime
ehemmiyetli bir sebep göstermeleridir.
Beni konuflturmad›lar, yoksa beni cezaland›rmaya ça-
l›flanlara diyecektim ki,
“Üç ay Kastamonu’da polisler ve komiser karakolun-
da misafir kald›m. Hiçbir vakit bana demediler, ‘fiapkay›
bafl›na koy!’ Ve üç mahkemede flapkay› bafl›ma koyma-
d›¤›m ve bafl›m› mahkemede açmad›¤›m hâlde, bana ilifl-
medikleri ve yirmi üç sene baz› dinsiz zalimlerin o baha-
ne ile bana gayriresmî, çok s›k›nt›l› ve a¤›r, bir nevi ceza
çektirdikleri ve çocuklar ve kad›nlar ve ekserî köylüler ve
dairede memurlar ve bere giyenler flapka giymeye mec-
bur olmad›klar› ve hiçbir maddî maslahat giymesinde bu-
lunmad›¤› halde, benim gibi bir münzevi, bütün müçte-
hidlerin ve umum fieyhülislâmlar›n yasak ettikleri bir ser-
puflu giymedi¤im bahanesiyle ve uydurmalar ilâvesiyle
yirmi sene cezas›n› çekti¤im ve libasa ait manas›z bir
TAR‹HÇE-‹ HAYATI
| 883
A
FYON
H
AYATI
serpufl:
bafla giyilen fley, bafll›k,
flapka.
fleyhülislâm:
Osmanl›lar zama-
n›nda din ifllerine bakan ve sadra-
zamdan sonra en yüksek vazifeli
flah›s.
takdir:
be¤enme, be¤endi¤ini
belirtme.
teveccüh-i amme:
genel tevec-
cüh, umumun, herkesin, halk›n
yönelifli.
umum:
bütün.
zalim:
zulmeden, ac›mas›z ve
haks›z davranan.
ziyade:
çok, fazla.
zulmet:
karanl›k, Allah’›n nurun-
dan mahrum olma hâli.
ahiret:
dünya hayat›ndan
sonra bafllay›p ebediyen de-
vam edecek olan ikinci hayat.
bahane:
as›l sebebi gizlemek
için ileri sürülen uydurma se-
bep.
Cemiyet:
topluluk, birlik.
ehemmiyetli:
önemli.
ekserî:
ço¤u k›sm›.
entrika:
bir ç›kar sa¤lamak
veya birine zarar vermek
maksad›yla haz›rlanan düzen,
hile.
gayr-› resmî:
resmî olmayan.
iltihak:
kar›flma, kat›lma.
itaat:
söz dinleme, boyun e¤-
me, emre uygun hareket et-
me.
‹ttihad-› Muhammedî:
Sü-
heyl Pafla, Mehmet Sad›k, Fe-
rik R›za Pafla, Dervifl Vahdeti
ve arkadafllar› taraf›ndan ‹s-
tanbul’da 5 Nisan 1909 tari-
hinde kurulan bir cemiyet.
kabil:
mümkün, ihtimal da-
iresinde.
libas:
elbise.
maddî:
madde ile alâkal›.
mahkûmiyet:
hüküm giyme,
hükümlülük.
maslahat:
fayda, maksat.
mazhar:
bir fleyin ç›kt›¤› yer,
zuhur etti¤i, göründü¤ü yer.
müçtehit:
ayet ve hadisler-
den fler’î hükümler ç›karabi-
len, gerekli bütün ehillik flart-
lar›na sahip olan, genifl ve de-
rin bilgili din âlimi.
münzevi:
inzivaya çekilen,
köfleye çekilmifl, yaln›z.
nevî:
çeflit, tür.
nutuk:
söz, konuflma, hitap.
1...,873,874,875,876,877,878,879,880,881,882 884,885,886,887,888,889,890,891,892,893,...1390
Powered by FlippingBook