bulunan Risale-i Nura, de¤il iliflmek, tamamyla terviç ve
neflrine çalflmalar elzemdir ki, geçen dehfletli günahlara
kefaret ve gelecek müthifl belâlara ve anarflistli¤e bir set
olabilsin.
@ò
Kardefllerim,
Merak etmeyiniz ve Nurun fevkalâde perde altndaki
fütuhatna kanaat ediniz. fiimdiye kadar hiçbir eserin
böyle a¤r flerait altnda bu derece tesirli intiflarn tarih
göstermiyor. Hem tam serbestiyet verilmemesinin sebe-
bi ve hikmeti, Nurlarn fevkalâde kuvvetinden korkuyor-
lar. Belki sarsnt verecek diye, tam takdir ve kabul etmek
ile beraber, flimdilik resmen intiflarndan telâfl ettiklerini
Diyanet Reisi büyük reisle görüflmesinde haber alnmfl.
Eski gibi hücum yok; belki musalâha istiyorlar. Fakat
Nurlar lehinde kuvvetli cereyanlar, inflâallah o telâfl iflti-
yakla resmen neflrine çevirecek. Hem çok enaniyetliler,
eserlerini terviç etmek için, Nurlarn meydana çkmalar-
na kskanmak damaryla taraftar olmuyorlar.
@ò
Salisen:
Risale-i Nur, haclarla hariç âlem-i slâma ya-
ylyor, kendi kendini lâyk ellere yetifltiriyor. Ve fiama el
yazs ile gönderdi¤imiz
Asa-y Mûsa
ve
Zülfikar
,
heyet-i ilmiye on befl gün tetkik etmifl, tam takdir etme-
lerine alâmet olarak demifller: Biz, bunu mecmualar
TARHÇE- HAYATI
| 791
E
MRDA/
H
AYATI
reis:
baflkan.
resmen:
resmî olarak, resmî bir
flekilde.
Risale-i Nur:
Nur Risalesi, Bediüz-
zaman Said Nursînin eserlerinin
ad.
Salisen:
üçüncü olarak.
flerait:
flartlar.
serbestiyet:
serbestlik, rahat ve
serbest olma hâli.
set:
mâni, perde, engel.
takdir:
kymet verme, be¤enme.
taraftar:
tarafl, bir taraf destek-
leyen.
terviç:
revaç verme, kymet ve
de¤erini arttrma.
tetkik:
dikkatle arafltrma, incele-
me
alâmet:
belirti, iflaret, iz.
âlem-i slâm:
slâm âlemi, s-
lâm dünyas.
anarflist:
hiç bir düzen ve
otorite tanmayan, karflklk
ve bozgunculuktan yana
olan.
belâ:
musibet, sknt.
cereyan:
akm, fikir, sanat ve-
ya siyaset hareketi.
dehfletli:
ürkütücü, korkunç.
elzem:
daha (en, pek) lâzm,
lüzumlu, gerekli.
enaniyet:
kendini be¤enme,
bencillik, egoistlik.
fevkalâde:
ola¤anüstü.
fütuhat:
zaferler, fetihler, ga-
libiyetler.
hariç:
dflar.
heyet-i ilmiye:
ilim heyeti.
hikmet:
gaye, maksat.
hücum:
saldrma.
inflaallah:
Allah izin verirse
manasnda kullanlan bir dua.
intiflar:
yaylma, yaygnlafl-
ma, neflrolunma.
ifltiyak:
aflr isteme, çok fazla
arzu etme.
kanaat:
inanma.
kefaret:
kendisi ile ifllenen bir
günahn giderilmesi.
leh:
onun tarafna, ondan ya-
na, birinin faydas için yaplan
hareket.
mecmua:
toplanp, biriktiril-
mifl, düzenlenmifl yazlarn
hepsi.
musalâha:
barfl, uzlaflma.
müthifl:
dehflet veren, ürkü-
ten, dehfletli, korkunç.
neflir:
herkese duyurma, yay-
ma, tamim.