Muhabbete en lâyk fley muhabbettir; ve husumete en
lâyk sfat husumettir. Yani, hayat- içtimaiye-i befleriyeyi
temin eden ve saadete sevk eden muhabbet ve sevmek
sfat, en ziyade sevilmeye ve muhabbete lâyktr. Ve ha-
yat- içtimaiye-i befleriyeyi zirüzeber eden düflmanlk ve
adavet, her fleyden ziyade nefrete ve adavete ve ondan
çekilmeye müstahak ve çirkin ve muzr bir sfattr...
.........
BEfiNC KELME:
Meflveret-i fleriyeden ald¤m ders budur: fiu zamanda
bir adamn bir günah, bir kalmyor. Bazen büyür, sirayet
eder, yüz olur. Bir tek hasene bazen bir kalmyor, belki
bazen binler dereceye terakki ediyor. Bunun srr- hikme-
ti fludur:
Hürriyet-i fleriye ile meflveret-i meflrua, hakikî milliye-
timizin hâkimiyetini gösterdi. Hakikî milliyetimizin esas,
ruhu ise slâmiyettir. Ve Hilâfet-i Osmaniye ve Türk or-
dusunun o milliyete bayraktarl¤ itibaryla, o slâmiyet
milliyetinin sadefi, kalas hükmündedir. Arap, Türk, ha-
kikî iki kardefl, o kala-i kudsiyenin nöbettarlardr.
flte, bu kudsî milliyetin rabtasyla, umum ehl-i slâm
bir tek afliret hükmüne geçiyor. Afliretin efrad gibi, slâm
taifeleri de birbirine uhuvvet-i slâmiye ile murtabt, alâ-
kadar olur. Birbirine manen, lüzum olsa maddeten
TARHÇE- HAYATI
| 155
LK
H
AYATI
nöbettar:
nöbet tutan. Nöbetçi.
rabta:
ba¤, ba¤layan, rabteden,
bitifltiren.
ruh:
öz, can.
saadet:
mutluluk.
sadef:
cevheri muhafaza eden
kabuk; kap; inci kabu¤u, fleffaf
sert kabuk.
sevk:
önüne katp sürme.
sfat:
nitelik, vasf.
srr- hikmet:
fayda ve gàyenin
srr.
sirayet:
bulaflma, yaylmak, gelifl-
mek.
taife:
kavim, kabîle, takm, husu-
sî bir snf meydana getiren in-
sanlar.
temin:
sa¤lama, karrfllama.
terakki:
yükselme, ilerleme.
uhuvvet-i slâmiye:
slâm kar-
deflli¤i.
umum:
hep, bütün, cümle, her-
kes.
zirüzeber:
darmada¤n.
ziyade:
fazla, çok.
adavet:
düflmanlk, kin.
alâkadar:
ba¤l, alâkal, ilgili.
afliret:
kabîle, oymak, göçebe
hâlinde yaflayan ço¤unlukla
bir soydan gelen insanlar.
bayraktar:
bayrak taflyan.
efrat:
fertler.
ehl-i slâm:
Müslümanlar.
hakikî:
gerçek.
hâkimiyet:
üstünlük.
hasene:
iyilik, güzellik, hayrl
amel; Allah rzâsna uygun ifl.
hayat- içtimaiye-i befleriye:
beflerin sosyal hayat.
hilâfet-i Osmaniye:
Osmanl
devleti.
husumet:
düflmanlk.
hürriyet-i fleriye:
dinî hürri-
yet.
kala:
kale.
kala-i kudsiye:
mukaddes
kale.
kudsî:
mukaddes, yüce, te-
miz.
maddeten:
maddi olarak.
meflveret-i meflrua:
dinin is-
tedi¤i meflveret.
meflveret-i fleriye:
dîne uy-
gun olarak yaplan meflveret.
milliyet:
milliyetçilik fikri.
muhabbet:
sevgi, sevmek.
murtabt:
ba¤l, irtibatl.
muzr:
ziyan veren, zararl,
zarara sokan.
müstahak:
hak eden.
nefret:
tiksinme, tiksinti.