Ey bu Cami-i Emevî’deki kardefllerim ve k›rk-elli sene
sonra âlem-i ‹slâm mescid-i kebirindeki dört yüz milyon
ehl-i iman olan ihvan›m›z! Necat yaln›z s›dkla, do¤ruluk-
la olur. Urvetü’l-vüska, s›dkt›r. Yani, en muhkem ve
onunla ba¤lanacak zincir, do¤ruluktur. Amma maslahat
için kizb ise, zaman onu neshetmifltir.
DÖRDÜNCÜ KEL‹ME:
Bütün hayat›mda, hayat-› içtimaiye-i befleriyeden kat’î
bildi¤im ve tahkikatlar›n bana verdi¤i netice fludur ki:
bütün kuvvetiyle siyaseti ‹slâmiyetin hakaik›na bir hizmetkâr, bir alet yap-
maya çal›flm›fl. Fakat, o zamandan yirmi sene sonra gördü ki, o gizli mü-
naf›k z›nd›klar›n Garpl›laflmak bahanesiyle siyaseti dinsizli¤e âlet yapma-
lar›na mukabil, bir k›s›m dindar ehl-i siyaset, dini siyaset-i ‹slâmiyeye alet
etmeye çal›flm›fllard›. ‹slâmiyet günefli yerdeki ›fl›klara alet ve tâbi olamaz.
Ve alet yapmak, ‹slâmiyetin k›ymetini tenzil etmektir, büyük bir cinayet-
tir. Hatta Eski Said o çeflit siyaset tarafgirli¤inden gördü ki: Bir salih âlim,
kendi fikr-i siyasisine muvaf›k bir münaf›¤› hararetle sena etti ve siyaseti-
ne muhalif bir salih hocay› tenkit ve tefsik etti.
Eski Said ona dedi: "Bir fleytan senin fikrine yard›m etse rahmet okuta-
caks›n. Senin fikr-i siyasiyene muhalif bir melek olsa lânet edeceksin."
Bunun için Eski Said
1
p
án
°SÉn
«°u
ùdGn
h pp
¿Én
£r
«°s
ûdG n
øp
e $Ép
Ho
Pƒo
Yn
G
dedi. Ve otuz befl se-
neden beri (flimdi k›rk befl sene oldu) siyaseti terk etti.
(HAfi‹YE)
HAfi‹YE:
Üstad›m›z›n yüz otuz parça kitab› ve mektuplar›, üç mahke-
me ve hükümet memurlar› taraf›ndan tam tetkik edildi¤i ve aleyhinde ça-
l›flan zalim, mürted ve münaf›klara karfl› mecbur da oldu¤u halde, hatta
idam› için gizli emir verildi¤i halde, dini siyasete alet etti¤ine dair en ufak
bir emare bulamamalar›, dini siyasete alet etmedi¤ini kat'î ispat ediyor. Ve
hayat›n› yak›ndan tan›yan biz Nur fiakirdleri ise, bu fevkalâde hale karfl›
hayranl›k duymakta ve Risale-i Nur'un dairesindeki hakiki ihlâsa bir delil
saymaktay›z.
Nur fiakirtleri
âlem-i islâm:
‹slâm âlemi.
ehl-i iman:
hakk› kabul ve
tasdik etmifl olanlar, dînin bü-
tün hakîkatlerini kabul eden-
ler, îman sahipleri.
hayat-› içtimaiye-i befleriye:
insanlar›n sosyal hayat›, top-
lum hayat›
ihvan:
kardefller.
kat’î:
kesin.
kizp:
yalan; yalan söyleme.
maslahat:
fayda, maksat,
keyfiyet.
mescid-i kebir:
büyük mes-
cid, âlem mescidi.
muhkem:
sa¤lam.
necat:
kurtulufl, selâmet.
nesh:
kald›rma, hükümden
düflürme.
s›dk:
do¤ruluk.
tahkikat:
araflt›rmalar.
urvetü’l-vüska:
kopmaz ve
sa¤lam kulp.
1.
fieytandan ve siyasetin flerrinden Allah'a s›¤›n›r›m.
154 |
BED‹ÜZZAMAN SA‹D NURSÎ
‹
LK
H
AYATI